Muzaffer KARAHİSAR |
|
Asiye Teyzenin umre hazırlığı |
Geçtiğimiz Mevlid Kandilinin ertesi sabah görüştük Asiye Teyze ile. Onun hayatından kesitler; çektiği sıkıntılara karşı sabırlı ve tevekküllü olması onu manevi bir olgunluğa, yüceliğe nasıl eriştirdiğini anlamaya, tanımaya değer bir şahsiyet. Beş yüzlük tesbihi ile uyanık geçirdiği geceler, dualar, zikirler ve salavat-ı şerifeler onu kalben ve ruhen ileri mertebelere yüceltmiş. Asiye Teyze, yıllardır özlemini, aşkını ve sevdasını çektiği mukaddes beldelere, Kâabe’ye ve Allah’ın Resülüne olan bir yolculuğun arefesinde. İlk defa yetmiş beş yaşında, böyle bir umre ziyareti ile oraları görmenin, kavuşmanın heyecanını yüreğinde yaşıyordu. Bu ziyaret öncesi Mevlid Kandili gecesinde huzurevinde sabaha kadar ışığı sönmeyen odalardan birisi de onun odasıydı. Beş gün sonra umre yolculuğu başlayacak olan Asiye Teyze, gece yaptığı ibadetleri, duaları ve gece çalışan personele yaptığı sohbetleri, muhabbetleri ve gece ikramlarını kısaca söyleyip, sürekli olarak umre yolculuğu için hazırlıklarını, meraklarını, heyecanlarını anlatıyordu. Yolculuk için çantasını, valizini günler öncesinden hazırladı. Bir huzurevi sakini olarak bütün dünyalığı ve varlığı da zaten o valizin içinde toplanmıştı. Elinden, harçlığından arttırıp biriktirdiği tasarrufu, onu umre yolculuğuna götürüyordu. Hayatı boyunca çektiği sıkıntıların, acıların, yoklukların karşısında sabırla, azimle, dua ve tevekkülle durması, her musibette Allah’a sığınmasının neticesinde, Allah’ın kendisine nimetler ikram ve ihsan ettiğinin farkında; bu ikramlardan bir tanesinin de bu yaşta lütfettiği gideceği yolculuk olduğunu biliyor. Pasaportu aldığı günden bu tarafa buralarda olmadığını, aklının, kalbinin, ruhunun oralarda olduğunu söylüyor. Asiye Teyze on beş yaşında evlenmiş. O yıl eşi Kore’ye asker olarak gitmiş, savaşa katılmış. Savaşın en şiddetli ve dehşetli durumlarını yaşamış. Etrafındaki arkadaşları hep şehit olmuş. Kurşunların yağmur gibi yağdığı cephede herkes can derdindeymiş; cesetlere, yaralılara basarak savaş ortamında taarruz ederek, mevzide görevini yapmış, savaşmış. Sonunda ruhî sıkıntılar ve bunalıma girmiş bir Kore gazisi olarak, üç-dört tane madalya ile memleketine dönmüş. Askerden dönünce çok asabi, çok hırçın birisi olarak çabuk kızıp sinirlenen, sinirlendiği zaman ortalığı yakıp yıkan bir yapıya sahip olmuş. Bu yüzden çocuklarını ve Asiye Teyze’yi çok dövermiş. O, bütün bunlara yıllarca sabırla, tahammülle dayanmış. Eşi vefat etmeden beş çocuktan iki tanesini evlendirmişler. Eşi vefat ettikten sonra kalan üç çocuğunu da kendisi evlendirmiş. Zaman geçmiş durumları düzelmiş, beş katlı ev yaptırmışlar Aydın-Söke’ye. Daha sonra oğlu iflas edince bütün evler, mallar ve paralar bir anda yok olmuş. Bu yokluklar, sıkıntılar ve kayıplar Asiye Teyze’de kazanca dönmüş. O kayıp olanlara, gidenlere, batanlara değil; yüzünü ve gönlünü varlıklar, zenginlikler, güzellikler kudret elinde bulunduran Allah’a yönelmiş. Aradığını, beklediğini, umduğunu O’nda bulmuş bir bahtiyar. O’nun sevgili Resülüne aâşık olmuş bir ihtiyar. Oğlu Mevlüt ameliyat olmuş ve ameliyatlı iken hastaneden annesine telefon etmiş, mukaddes yolculuk için uğurlamaya gelemeyeceğini söylemiş. Rüyasında annesinin vefat ettiğini gördüğünü söylemiş. Annesi de telefonda o mukaddes topraklarda kalmak için dua ettiğini oğluna bildirmiş. Gözü, gönlü saf Asiye Teyze radyo programlarından tanıdığı Bediüzzaman’a hayranlığı var. Onunla ilgili radyodaki konuşmaları, dersleri hayranlıkla dinlediğini söylüyor. Asiye Teyzenin dilinden düşürmediği duası: “Allahın azabına da, lütfuna da, kahrına da şükür. Bir değil binler kere hamd ü senalar olsun. İmanımız yoldaş, mekanımız cennet olsun. Allah gönlümüzün muradını versin.” Mevlid Kandili günü huzurevinde yaşlıları ziyaret ettiğimde herkeste bir heyecan ve hazırlık görürüm. O gün bir telaştır, gider. Kimisi o günü oruçlu geçirir, kimisi mevlid okutur, Kur’an okutur, şeker dağıtır. Ziyaret gelen herkese, o günün kandil olduğunu; bol bol salavat-ı şerife, namaz, dua, şükür, zikir, tesbih edilmesini tavsiye ederler. Bunlardan bir tanesi de Asiye Teyze. Gideceği Umre yolculuğunda ona hayırlı yolculuklar temenni ve duası ile Allah’a emanet ediyoruz.
26.03.2010 E-Posta: [email protected] |