Süleyman KÖSMENE |
|
Hastalar Risâlesi için son gün |
Hastalar Risâlesi siparişlerimiz için bugün son gün. Son defa çok yakınlarımızı gözden geçirdik mi? Siparişlerimizin içinde çok yakınlarımızın adı ve adedi var mı? Çok yakınlarımız diyorum; çünkü genelde—farkında değiliz, ama—ihmal ettiklerimiz veya müstağni davrandıklarımız onlar. ‘O zaten bu meseleyi biliyor’, ‘Onun zaten kitabı var!’, ‘O okusa da anlamaz ki!’, ‘O zaten şöyle…’, ‘O zaten böyle…’ gibi önyargılarımız çoğu zaman, farkında olmadan, o çok yakınlarımızla aramızda duvar olabiliyor. Ve o çok yakınlarımıza çoğu zaman sırf bu yüzden ulaşamıyoruz. Oysa bu kitabı onlara BİZ hediye edeceğiz. Bu çok farklı bir şey! Hastalar Risâlesi her ne kadar onların ellerinde var ise de, bir kez daha bu risâlenin okunmasına ve içindeki eşsiz rahmet damlacıklarına mazhar olmalarına bu kez BİZ vesile olacağız! Ve bu kez BİZİM vesilemizle ne tür bir rahmet sağanağına nail olacaklar, ne tür sırlara ulaşacaklar kim bilir! Rahmet sağanağı altında bize duâ edecekler. Biz de onlara duâ edeceğiz. Duâlarımız Arş-ı Âlâ’da buluşacak. Bu ne muazzam bir tecellî olacak! Bu duâlaşma İnşallah bizi mağfirete götürecek, bizi rızaya götürecek, bizi şefaate erdirecek, bizi cennete nâil edecek ve bizi cemal ve rü’yet-i Rahman’a mazhar kılacak! Düşünmesi bile insanın kalbine haşyet ve heyecan veriyor. Hele o Hastalar Risâlesi hediye edeceklerimiz arasında hastalar da var ise… Bu zaten sırf duâdan ibaret bir iyadetü’l-mariz, bir geçmiş olsun hükmünde Allah katında makbule geçecektir. Allah (cc), Allah için geliştirdiğimiz sosyal ilişkilerimizden, meselâ bir aç'ı doyurmamızdan, bir susuzu sulamamızdan, bir hastaya geçmiş olsun ziyareti yapmamızdan öylesine razı oluyor ki, tarifinde kelimelerimiz aciz kalıyor! Meselâ, Ebu Hüreyre’nin (ra) bir rivayetinde Resulullah Efendimiz (asm) bir mahşer sahnesini şöyle anlatıyor: “Allah mahşerde şöyle buyuracak: —Ey Âdemoğlu! Hatırlar mısın, Ben hasta olmuştum da, sen Beni ziyaret etmemiştin!” İnsan şaşkınlıktan şaşkınlığa düşecek ve diyecek ki: “Ey Rabbim! Bu nasıl olur? Sen âlemlerin Rabbi değil misin? Senin hasta olman olacak şey mi? Hem, ben sana nasıl gelebilirdim?” Allah (cc): “Hatırla ki, Benim falanca kulum hasta olmuştu. Sen bunu biliyordun! Fakat onu ziyaret etmedin! Eğer onu ziyaret etmiş olsaydın, onun kalbinde Beni bulacaktın! Onun, senin için yapacağı duâ Bana senden önce ulaşacaktı!” Allah (cc) bir diğer kuluna tekrar: “Ey Âdemoğlu! Hatırlar mısın, senden Beni doyurmanı istemiştim de, Beni doyurmamıştın!” Kul şaşkınlık yaşayacak ve diyecek ki: “Allah’ım! Sen âlemlerin Rabbi olduğun halde Seni nasıl doyurabilirdim?” Allah (cc): “Hatırla ki, Benim falanca kulum senden yiyecek bir şeyler istemişti. Senin de elinde yiyecek vardı! Fakat ona yiyecek bir şeyler vermedin! Onu doyurmadın! Eğer onu doyursaydın, ona olan ikramını ve onun senin hakkındaki duâsını senden önce Benim yanımda bulacaktın!” Yüce Allah (cc) bir başka kuluna yine: “Ey Âdemoğlu! Hatırlar mısın, senden su istemiştim de, Bana su vermemiştin!” Kul şaşıracak ve: “Allah’ım! Sen âlemlerin Rabbi iken ben Seni nasıl sulayabilirdim?” diyecek. Yüce Allah (cc): ‘Kulum! Hatırla ki, Benim falanca kulum senden su istemişti. Sen de suya sahiptin. Fakat ona su vermedin! Eğer ona su verseydin, ona verdiğin suyun kat kat karşılığını ve onun sana duâsını derhal Benim yanımda bulacaktın! Sen bunu düşünemedin!’ buyuracak.”1 Bu mahşer sahnesi, bizim, çoğu zaman yapma kudretine sahip olduğumuz halde yapamadıklarımızın bizim için ne denli hesap meselesi olduğunu, oysa bunların Allah katında ne büyük değer taşıdığını bildiriyor. Öyle ki, aslında bir hasta ziyareti hiç de pahalı bir iş değil. Bir açı doyurmak için bir servete ihtiyaç yok. Bir susuza su vermek için kişide sadece bir nezaket meziyeti olması yeterli. Bütün mesele, fırsat elimizdeyken fırsatları servet bilmek! İşte Hastalar Risâlesi kampanyası indirilmiş fiyatıyla elimize böyle bir mânevî servet fırsatı sunuyor. Bu servet fırsatından yararlanmak için bugün ve kim bilir şu dakikalar son gün ve son dakikalar. Şu an verdiğimiz siparişler Cuma günü elimizde olacak çünkü. Bunun için gazetemizin abone-dağıtım servisini şu an aramamız yeterli. Mânevî servette hisselerinizin ziyade olması duâlarımla.
Dipnotlar:
1- Müslim; 2569; Riyâzü’s-Sâlihîn, 4/109-110. 23.12.2009 E-Posta: [email protected] |