15 Ekim 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Ali FERŞADOĞLU

“Demokratik açılım” ve Bediüzzaman


A+ | A-

İktidarın yürüttüğü demokratik açılımın başarıya ulaşması, Bediüzzaman’ın tavsiyelerini dinlemesi ve öngörülerini dikkate alması derecesindedir. Neden?

Zira, hürriyet imanın özelliğidir. Hak ve hürriyetlerin kaynağı Kur’ân’dır, Sünnet-i Seniyye’dir. Bin yılı aşkındır Müslüman olan ve İslâmiyet genlerine işleyen ve onun bayraktarlığını yapan bu milletin psiko-sosyolojik altyapısı iman, Kur’ân ve İslâmiyetle binâ edilmiştir. Şu halde bu millet, ancak Kur’ân ve Sünnet’in tarif ettiği bir hürriyete, demokrasiye ve açılıma sahip çıkar.

Hürriyetin imanın özelliği, hakların kaynağının Kur’ân ve Sünnet olduğunu ispat edip izah eden, Bediüzzaman Said Nursî’dir. Şu halde, onu topluma anlatmalı, tanıtmalı ve eserlerini okutmalı. İktidar, demokratik açılımı Bediüzzaman’ın öngörülerine göre mi yürütüyor; yoksa “statükonun, derin bürokrasinin” veya “dış mihraklar üflemesi”ne göre mi?

Bediüzzaman Said Nursî, 100 sene önce, hak ve hürriyetler meselesini çözmüştü. Muhterem bir yazarımız, “İslâm toplumu ve demokrasi” başlıklı yazısında, “İSLAMIC Foundation Başkanı, Pakistanlı ilim adamı Prof. Hurşid Ahmed’in” görüşlerini değerlendirirken, onun “Batı demokrasisinin hasta ve İslâm demokrasisinin mümkün olduğunu” söylediğini nakleder. Ve ilâve eder: “İslâm demokrasisinin üzerine gelin düşünelim, gelin tartışalım...”1

Halbuki, Bediüzzaman, “demokrasi, hürriyet, insan hakları, âile, sosyal hayat, İslâm âleminin problemleri ve kurtuluş reçetesi, iman, İslâm, insan...” dahil, her konuda, orijinal teşhisler, tesbitler, çâreler, değerlendirmeler sunmuştur. Pakistan’a, Hindistan’a, Çin’e-Maçin’e, İngiltere’ye, Ahmed’e, El-Efendi’ye gitmeden önce Bediüzzaman Said Nursî’ye gitmeliyiz!

Hem bizim için, hem bu ülkenin insanları için büyük bir ayıp değil mi? Bediüzzaman, 100 sene önce, “İslâmî demokrasi, hürriyet ve insan haklarını” gayet beliğane ifâde etmiş, Kur’ânî delillerini göstermiş. Başta Münâzarât olmak üzere çeşitli eserlerde bu mevzuları ele almış ve “Siyaset tabiblerine bir reçetedir” diye sunmuş! Nur talebeleri, bu eserleri sohbetlerde, gazete, dergi, radyo ve benzeri zeminlerde şerh ediyor, izah ediyor, yazıyor, çiziyor…

Buna rağmen ne yazık ki, iktidar ile çevreleri, hâlâ resmî söylemlerin, statükonun ve derin mahfillerin peşine takılmış… Eğer samimi iseler, Münâzarât’ı, Emirdağ, Kastamonu Lâhikalarını, Şuâları nazara almalı, okumalı, okutmalı, gündeme getirmelidirler.

Esasında iktidar ve çevresinin böyle davranmasını bir derece anlamak mümkün. Zira, bir asırdır, “Demokrasi, AB karşıtlığı” ile hareket ede gelmişler, düşünceleri bu eksende yoğrulmuş. Meseleleri siyasetle çözeceğine inanmışlar. Halbuki Bediüzzaman, Risâle-i Nur mesleğinde, hak ve hürriyetler dahil, başarıya ulaşmanın, problemleri çözmenin; maddî güç, siyaset, iktidar yoluyla değil, Kur’ân nurları, iman yolu ve ihlâsla yapılacağını ısrarla vurgular. Yani, Kur’ân ve hadîsçe haber verilen, her tarafı kasıp kavuran “deccalizm, süfyanizm ve ifsat komitelerinin” fitnelerinin, siyasetle değil, ancak imân ve Kur’ân nurlarıyla durdurulabileceğinin şuuruyla hareket etmek2 gerektiğini söyler. Müstebit resmî ideolojiye, baskıcı sisteme ve ifsat komitelerine şiddetle muhalefet eder.

Dipnot: 1- Ahmet Taşgetiren, Yeni Şafak, 8 Aralık 1997.; 2- Tarihçe-i Hayatı, s. 233.

15.10.2009

E-Posta: [email protected] [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (14.10.2009) - Sahtekâr resmî söylem

  (13.10.2009) - Siyaset yoluyla mücadele

  (12.10.2009) - Gençlerin de, evlilerin de, bekârların da duâsı

  (11.10.2009) - Toplumun vazifesi ve evlendirme dairesi

  (10.10.2009) - Deccalizmle mücadeleye var mısınız?

  (08.10.2009) - Kader, kısmet ve evlilik

  (07.10.2009) - Müstebit rejimle barışılamaz

  (06.10.2009) - Fıtrat ve hukuk; dini gerektirir

  (05.10.2009) - Evlilik ve nüfusun gücü

  (04.10.2009) - Aile yuvası, ‘evlilik ve aile okulu’ olmalı

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.