Bediüzzaman Hazretleri Lem’alar’da der ki: “Şeriat-ı Muhammediye ve Sünnet-i Ahmediyede hiçbir mesele yoktur ki, müteaddit hikmetleri bulunmasın. Bu fakir, bütün kusur ve aczimle beraber bunu iddiâ ediyorum ve bunun ispatına hazırım. Hem şimdiye kadar yazılan yetmiş seksen Risâle-i Nuriye, Sünnet-i Ahmediyenin ve Şeriat-ı Muhammediyenin (asm) meseleleri ne kadar hikmetli ve hakikatli olduğuna, yetmiş seksen şahid-i sadık hükmüne geçmiştir. Eğer bu mevzua dair iktidar olsa, yazılsa, yetmiş değil, belki yedi bin risâle, o hikmetleri bitiremeyecek.”
Bediüzzaman Hazretleri aynı yerde, İslâmın meseleleri ve prensiplerinin, bizzat müşahedesiyle, zevken ve binlerce tecrübesiyle ruhî, aklî ve kalbî özellikle sosyal hastalıklarda son derece faydalı bir deva olduğunu, felsefî ve hikmetli meselelerin onların yerini tutmayacağını da gayet net olarak belirtir.1
Evet, Kur’ân, içinde yaşadığımız problemlerin yegâne çözüm kaynağı. Hayata mâl edildiği, hakikatleri bir bir yaşandığında halledilemeyen mesele kalmaz. Değil sadece mânâlarını anlayıp pratiğe dökmek, onu bizzat okumanın, Esmâ-i Hüsna’yı zikretmenin de streslerden tutun nice rahatsızlıklara ilâç olduğu da bir hakikat.
Dünkü makalemizde Esmâ-i Hüsna’nın insanın organlarında bile nasıl müsbet sonuçlar meydana getirdiğini belirtmiştik. Biogeometrinin mûcidi Mısırlı doktor İbrahim Abdülkerim mânevî enerjiyle dolmak için Esmâ-i Hüsna’yı okuduktan sonra şu meâldeki âyetleri okumanın da enerjiyi kat kat arttırdığını ortaya koymuş. Bu âyetlerin meâlleri şöyle:
“Allah mü’minler topluluğunun gönüllerini ferahlandırsın ve kalblerindeki ıztırabı gidersin.”2
“Ey insanlar, size Rabbinizden bir öğüt, gönüllerin derdine bir şifa, mü’minlere bir hidayet ve rahmet gelmiştir.”3
“Onda insanlar için şifa bulunur.”4
“Biz Kur’ân’dan mü’minler için bir şifa ve rahmet olan şeyi indiriyoruz.”5
“Hastalandığında bana şifa veren Odur.”6
“O, iman edenler için bir hidayet rehberi ve bir şifadır.”7
Meâllerini verdiğimiz bu âyetlerin asıllarını okumanın şifa verdiği birçok tecrübeyle sabittir.
Bunlardan biri, büyük âlim Kuşeyrî’nin başından geçiyor:
Birgün Şeyh Ebu Kasım Kuşeyri rüyasında Peygamberimizi (asm) görür. Mahzundur Kuşeyrî. Sebebini sorar Allah Resûlü (asm). Oğlunun hasta olduğunu söyler. Bunun üzerine Kâinatın Efendisi (asm), “Neden şifa âyetlerinden istifade etmiyorsun?” der. Bunun üzerine İmam Kuşeyrî yukarıya aldığımız âyetleri okur ve oğlu şifa bulur.8
Evet, en büyük şifa kaynağı, Kur’ân.
Dipnotlar:
1- Lem’alar, s. 60.
2- Tevbe Sûresi : 14.
3- Yunus Sûresi: 57.
4- Nahl Sûresi: 69.
5- Şuara Sûresi: 80.
6- İsra Sûresi: 82.
7- Fussılet Sûresi : 44.
8- el-Burhan fî Ulûmi’l-Kur’ân: 1:435.
11.03.2009
E-Posta:
[email protected]
|