Dünyamızı tehdit eden ‘küresel ısınma’ sebebiyle önümüzdeki yıllarda ‘su savaşları’ çıkacağı yönünde iddialı tahminlerde bulunuluyor.
Bilhassa Ortadoğu ülkelerinde hissedilen su kıtlığının, komşularımızla aramızın açılmasına sebep olabileceği de iddia ediliyor.
Elbette bu iddialar sadece bugün dile getirilmiyor. Neredeyse çocukluğumuzdan beri bu yöndeki iddiaları duymuşuz. Zamanla ‘su’yun, ‘petrol’den daha kıymetli olacağı hep söylendi. Başlangıçta bu sözler ciddiye alınmamış olsa da önümüzdeki yıllarda ‘su’yun çok daha önem kazanacağı anlaşılıyor.
Uzmanların tesbitine göre Türkiye, dünya ortalamasına yakın suya sahip. Tedbir elden bırakılırsa, ‘içme suyu’ konusunda sıkıntıya girebiliriz. Sahip olduğumuz içme suyu kaynaklarını acaba doğru şekilde değerlendirebiliyor muyuz? Bu soruya ‘evet’ demek mümkün değil. Bazı bölgelerimizde içme suları boşa akarken, bazı bölgelerimizde de su sıkıntısı yaşanıyor.
Meselâ, Karadeniz bölgesinde çok sayıda içme suyu kaynağına sahibiz. Fakat bu sular bir anlamda boşa akıp gidiyor. Madem su, geleceğin stratejik ürünü, o halde suların boşa akıp gitmesine razı olmamalıyız. Türkiye, haklı olarak milyarlarca dolar harcayarak ‘petrol boru hatları’ döşüyor. Niçin benzer şekilde ‘su boru hatları’ döşemeyelim?
Bugün için belki ‘uçuk’ bir teklif olarak görünüyor, ama önümüzdeki yıllarda bu konu ciddî olarak tartışılmaya aday. Meselâ, Karadeniz’deki ‘dere’lerimizi bu maksatla değerlendirsek zarar mı ederiz? Yapılacak bir proje ile Karadeniz Bölgesinin temiz içme suları, boru hatları ile büyük şehirlerimize taşınabilir. Böyle bir projenin bugün için pahalı olacağı söylenebilir. Fakat üzerinde düşünülüp uygun projeler yapılırsa kârlı bir yatırıma bile dönüşebilir. Keşke böyle bir proje gecikmeden hayata geçse ve artan ‘su’yumuzu komşularımıza da satabilsek...
Su konusundaki gelişmeleri değerlendiren Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hızır Önsoy şöyle demiş: ‘’Alışılageldiği gibi, günlük politikalarla günümüzü kurtarmaya çalıştık. Orta ve uzun vadeli planlarımız, bilimsel su yönetimimiz olmadı. Şu anda su sorunu bütün dünya ülkelerinin kapısına geldi, dayandı. Bunu biz de yakından hissetmeye başladık. Yıllık 186 milyar metreküp brüt yüzeysel su potansiyelimizin (...) maalesef sadece yüzde 35’ini kullanmaktayız.’’
Önsoy da su boru hattından yana: ‘’Petrol ülkesi olan Cezayir’de bir litre su, üç litre benzin fiyatında iken bizim ülkemizde üç litre benzin için yaklaşık 50 litre su parası ödüyoruz. Görülüyor ki artık suyumuzun kıymetini bilelim. Nasıl ki günümüzde petrol boru hatları gündemdedir, yakında su boru hatları neden gündeme gelmesin?’’
Evet, su boru hatları gündeme gelecek ve gelmeli. İnşallah bu konuda da geç kalmayız...
05.10.2008
E-Posta:
[email protected]
|