Bayram arefesinde de ‘resmî tarih yanlışlarıyla’ uğraşmak mecburiyetinde kalmak üzücü.
Başta ‘büyük gazete’ olmak üzere bazı gazetelerde, son Osmanlı Padişahı Sultan Vahideddin’in bir fotoğrafının Burdur’daki bir okul duvarına asıldığı ifade edilerek ‘tepki’ göstermişler.
Habere göre, “tartışmalı padişah”ın fotoğrafı, okulu ziyarete giden bir ‘eğitim sendikası’ görevlilerince tesbit edilmiş ve ‘gereğinin yapılması için’ ilgililere şikâyette bulunulmuş. Tabiî bu tavra, beklendiği üzere hemen siyasî destek de gelmiş. CHP’li eski TBMM Millî Eğitim Komisyonu üyesi, başka okullarda da böyle ‘suç’lar işlendiği anlamına gelecek beyanlarda bulunmuş. CHP’li ‘uzman’, fırsattan istifade ile, ders kitaplarındaki ‘ihtilâl övgüsü’nün değiştirilecek olmasından dolayı duyduğu ‘rahatsızlığı’ da dile getirmiş. İlgili habere göre, Millî Eğitim Müdürü de “Okulda inceleme yaptıracağım, mevzuat neyse gerekeni yapacağız” demiş. (Hürriyet, 28 Eylül 2008)
Görünüşte sadece Sultan Vahideddin’in fotoğrafının asılmasına itiraz ediyorlar, ama gerçekte bütün padişahların tanınmasına, tanıtılmasına itiraz ederler. “Nereden biliyorsunuz?” diyen olursa; okul yıllarımızda benzer tartışmalara şahit olduğumuzu hatırlatmak isteriz. Maalesef, bazı öğretmenlerimiz; fırsat çıksa da Osmanlı padişahlarını, onlar üzerinden de bütün dindarları eleştirsek, aşağılasak diye beklerlerdi!
İnkâr edilmeye çalışılsa da bir ‘resmî tarih’ bir de ‘gerçek tarih’ bilgileriyle karşı karşıyayız. Resmî tarihe göre bütün padişahlar; yemiş, içmiş ve eğlenmiş. “Peki, o halde Osmanlı Devleti nasıl oldu da dünyaya hükmetti?” diye soracak olursanız o zaman da Kanuni Sultan Süleyman ve Fatih Sultan Mehmed Han gibi bir iki padişahı güya ayrı değerlendirirler. Bunun dışında bütün padişahları kötülemek için yarışırlar.
Sultan Vahideddin’in resminin okullara asılıp asılmaması önemli değil. Önemli olan onunla ilgili olan ve olmayan diğer bütün tarihî bilgilerin doğru olarak öğretilmesindedir. Her insan gibi Osmanlı padişahlarının da elbette hataları vardır. Ama bu hataları, kimsenin onlara ‘hain’ demesini gerektirmez.
Sultan Vahideddin, belki de hakkında en çok konuşulan padişahlardan biridir. Hatırlanacağı üzere, geçen yıllarda da benzer bir tartışma başlatılmış, dönemin başbakanı Bülent Ecevit, “Vahideddin hain değildi” demişti. Bu söz üzerine çok üzülen ‘tek parti’ anlayışına mensup kişiler, yıllarca “Karaoğlan” diyerek el üstünde tuttukları Ecevit’i bile defterlerinden silmişlerdi.
Peki millet bu tartışmalara ne diyor? Gerek okullarda ve gerek başka yerlerde, bunca yıldır devam eden aleyhte propagandaya rağmen Sultan Vahideddin ve diğer bütün Osmanlı padişahları hayırla yad ediliyor. Dolayısıyla, Sultan Vahideddin’in fotoğrafının “Türk büyükleri” listesinde yer alması kimseye bir şey kaybettirmez. “Eğitim sendikaları” da okulların başka problemleriyle ilgilense daha iyi olur.
Okul duvarına asılan o fotoğraf, ‘mevzuata aykırı’ diye indirilse bile Osmanlı sevgisi gönüllerden silinmez...
29.09.2008
E-Posta:
[email protected]
|