Nasıl geçti? Muhakkak ki zararlı değildir. O zaman ölçü az mı çok mu faydalı geçti sorusu olmalı herhalde.
Oruç, artı teravih namazları, artı Kur’ân okumaları, artı dini kitap okumaları ve dini sohbetler… Şöyle bir ayı gözümüzün önüne serelim.Elimizi başımıza koyalım ve vicdanımızı konuşturalım.
İbadetlerimizde bir değişiklik oldu mu? Kulluğun bu güzel kapısı ibadetlerimizde bir huzur bulabildik mi? Tatlı bir lezzetle, derin bir haz ile ubudiyetin zirvelerine doğru bakabildik mi?
Özellikle kendimizde, nefis ve ahlak terbiyemizde bir mesafe katedebildik mi? Hoş ve güzel faaliyetler bizde makes bulabildi mi?
Anne ve babamıza, yakın büyük akrabalarımıza gerekli yakın ilgi ve alakayı göstererek onların gönüllerini hoş tutarak memnun edebildik mi?
Ailemizde, çocuklarımızda ne gibi güzel gelişmelere şahit olduk. Dünya ve ahiret adına İslami, imanî, Kur’ani hangi değerlere sahip çıkabildiler? Bu konularda beklediğimiz ümid ettiklerimiz gerçekleşti mi?
Akrabalarımızla alakalı vazifeleri, sorumlulukları yerine getirebildik mi? Göstermelik, baştan savma şeklinde değil de gerçekten candan ve hasbi olarak onlarla alakadar olabildik mi? Bir nebzede olsa dertlerine merhem sürebildik mi?
Çevremize, dostlarımıza, arkadaşlarımıza güzel mesajlar, faydalı örnek yasayışlar verebildik mi? Çevremizden İslamı hakkıyla yaşayan kişidir diye kendimize şahitler bulduk mu? Dostlarımız iki günlük dünya hayatı için değil de baki, ebedi bir hayat için mi oldu? Arkadaşlıklarımız kısır mefaatler için mi yoksa sonsuz meyveler veren bir hayat için mi oldu?
Netice itibariyle mübarek Ramazan-şerif bizim için az veya çok faydalı olarak yaşanabildi mi? Eğer önemli olan faideler ise beklentilerimiz de bu yönde olmalıdır inşallah…Nice nice Ramazanlara…
28.09.2008
E-Posta:
[email protected]
|