İstanbul Yenibosna’dan Haşim Ekinci: “Anne karnında 4 aylık çocuk için fitre verilir mi?”
Henüz anne karnında bulunup, doğmamış olan çocuk için fitre vermek vacip değildir. Ancak siz verirseniz fazlınızdan vermiş olursunuz. Zayi olmaz. Sevaptan ve bereketten hâlî olmaz.
***
Ahmet Aslanbaş: “1- Kiraya verilen evlerin zekâtı olur mu? 2- Borçlu kimseler için zekât ibadeti nasıl olmalıdır?”
1- Kiraya verilen evlerin mülkiyet olarak kendisinin değil; kira gelirinin zekâtı olur. Kira gelirinin zekâtı yıllık olarak hesaplanır ve verilir. 2- Borçlu birisi önce borcunu öder. Sonra; geriye nisap miktarı parası kalırsa, parasının zekâtını hesaplar ve verir.
***
İsmet Aktaş: “Bir kimse imsak vaktinde uyanamayıp, tam sabah ezanı okunmaya başlayınca sahur için bir bardak su içmiş, tabiî ki bunu bilmediği için yapmış, yani ezan okunmaya devam ederken ezanın sonuna kadar bir şey yenilip içilebilir gibi bir bilgiye sahip olduğu için bunu yapmış. Böyle biri kaza mı tutmalı, yoksa kefaret mi?”
Ülkemizde sahur bitince sabah ezanı okunuyor. Ezanın başlangıcı sahurun bitiş saatidir. Ezan başladığında yemeyi ve içmeyi bitirmelidir. Ezan devam ederken yemeye veya içmeye devam eden orucunu tehlikeye atar.
Ancak bunu bilmeden ve sahurun bitmediği zannıyla yapan birisi için, bundan dolayı kefaret gerekmez. O gün orucuna devam eder. Ramazandan sonra ihtiyaten bir gün kaza eder.
***
Şanlıurfa’dan Mehmet Demir: “1- Bir fakire satılan mal veya verilen bir borcu; o fakir parayı veremiyorsa zengin o parayı zekâttan sayabilir ve düşebilir mi? 2- Zengin bir kayınpeder fakir bir damadına zekât olarak bir ev bağışlayabilir mi? Çünkü kayınpederin bağışlayacağı ev bilindiği gibi 81 gr altın miktarını geçtiği için o damat zengin sayılmaz mı?”
1- Zengin ve zekât yükümlüsü birisi, fakirden alacağı parayı almayıp zekâtına sayabilir. Yani alacağı parayı zekât niyetiyle o kişiye bağışlayabilir, o kişinin mülkiyetine geçirebilir. Bu bağış (mülkiyete geçirme) zekât niyetiyle olursa, zekât yerine geçer.
2- Nisap miktarı malının zekâtı bir ev tutan bir zengin, bu evi bir fakire vermekle zekâtını vermiş olur. Böylece fakir kişi ev sahibi olur. Evin 81 gram altından fazla olması ve 81 gramı geçtiği için artık o fakirin zengin sayılması gibi bir ince hesaba gerek yoktur. Çünkü ev aslî ihtiyaçtandır ve ihtiyaç için elde tutulan hiçbir eve zekât düşmez. Dolayısıyla sadece evi olup, başka bir şeyi olmayan birisi zengin sayılmaz.
***
Sibel Yıldız: “Biriktirdiğimiz paradan ev almak için her ay para ödüyoruz. Bu iki sene sürecek ve sonunda yine yüklü bir miktar para ödememiz gerekecek. Dolayısı ile şimdiden borçluyuz. Elimizdeki paranın ve altının zekâtını verecek miyiz?”
Borcunuz elbette öncelik taşıyor. Fakat hem borçlusunuz, hem elinizde nakit var! Bu çelişkiden kurtulmanız lâzım. Önce, elinizdeki nakit kadar borcunuzu bir ödeyin. Borçluysanız, elinizde nakit tutmayın, borcunuzu bu nakitle öncelikli olarak ve hemen ödeyin. Daha sonra paranız kalırsa ve kalan bu paranın üzerinden bir yıl geçerse, kalan para üzerinden zekât hesaplaması yapmalısınız.
***
Nuray Hanım: “Annem 10 Ağustos günü rahmetli oldu. 13 yıldır aklı ermeden yaşadı. Biz iki kız kardeş çok iyi baktık. Hep elimizden yedi içti, altını temizledik. Aklı ermediği için bakımı çok zordu... İlâç yazdılar. Ben ilâçları alıp geldim yutturdum ama nefes borusuna kaçırmışım. Gözümüzün önünde kalp krizi geçirmiş anlamadık. Bebe bisküvisiyle ilâçlarını verirken boğazına kaçırdım ve ambulans geldi zaten o anda kaybettik. Ben kendimi çok suçluyorum bu konuda... Son günü ölüm anında eziyet çektirdim gibi bilmeden. Bu konuda aydınlanmak istiyorum.”
Başınız sağolsun. Sizi tebrik ve tes’id ediyorum. Rahatsız olan annenize güzel muâmele yapmanız örnek bir davranış. Siz bunu başarmışsınız. Son andaki olayda sizin kusurunuz gözükmüyor. Takdir böyle imiş. Kendinizi hırpalamayın. Annenize bol bol duâ edin. Allah sizi annenize cennette kavuştursun. Âmin.
***
Zülal Kaya: “Evliyim. Ailemin borçları var ve şehir dışında okuyan kız kardeşim bulunmaktadır. Zekâtımın bir kısmını kız kardeşime verebilir miyim?”
Kız kardeşinize zekât vermeniz size iki kat sevap kazandırır. Birisi zekât sevabı, diğeri sıla-i rahim, yani akrabaya yakınlık gösterme sevabıdır. Siz her ikisine de talip olmuşsunuz. Dolayısıyla, okuyan kız kardeşinize öncelikli olarak zekâtınızı verebilirsiniz.
24.09.2008
E-Posta:
[email protected]
|