Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 27 Aralık 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Davut ŞAHİN

Milletin duyguları sömürülmesin



Star’da yeni bir program start aldı: Hayalin İçin Söyle!

İlerde çok da tartışılacak bir program olduğunu söyleyebiliriz.

Sebebine gelince.

Doğrudan insan istismarına yönelik bir format belirlemişler. Jüri koltuğuna oturan, müthiş egolarıyla yarışmacıları adeta ezen “sultan”, “duayen” ve “imparator” stüdyoda hazır bulunuyor.

Kim bu “duayen”: Muazzez Abacı…

İmparator: İbrahim Tatlıses!

Ve sabahların sultanı: Seda Sayan.

Maşallah kendilerine biçtikleri misyonlarla birbirine iltifat yağmuruna tutuyorlar. Sonra da dönüp, yarışmacıların duygularını eziyor, dürüstlük primi topluyorlar.

Bu programlar, müthiş bir duygu sömürüsü yaşanırken, onlar da yalancıktan “es, pes geçtin” diyerek eleştiri yapıyor.

*

Entresandır, gerek Popstar Alaturka’nın, gerekse Herkesin Hayalleri Var programının jüri üyeleri “süyük sanatçılar” son zamanlarda kendi meslekleriyle ilgili bir şey üretmediklerini görüyorsunuz.

Evet, üretim yok.

Var olan tek şey; tüketim.

“Duayenler”, ama üretimde eksi sıfırın altına düşmüşler.

Orhan Gencebay, Bülent Ersoy, Ebru Gündeş, İbrahim Tatlıses, Seda Sayan, Müslüm Gürses... say sayabilirsen.

Ferdi Tayfur’un son çalışması satmadı. Dizi yaptı, tutmadı. Bunalıma girdiği bir gerçek… Sıkıntısını “boşanarak” atmaya çalıştı. Bir hafta bürosundan çıkmadı. Şimdi de Asya ülkelerine uçarak bunalımını aşmaya çalışıyor.

Müslüm Gürses bile artık kaset çıkarmıyor… Reklamlarla idare etmeye çalışıyor.

Söyler misiniz, ismini saydığımız çok saygı duyulan şarkıcıların doğru dürüst albümü çıkıyor diyebilir misiniz?

Peki ne yapıyor, nasıl geçiniyorlar?

Çok basit… Üretmek zor geldiği için, magazin programlarına malzeme oldukları sansasyonel haberlerle gündeme geliyorlar. Sansasyon demek, bedava reklam demek. Böylelikle stüdyolara girip üretim yapmaktansa, bir format altında yarışma programında jüri üyeliği yapmak daha cazip… Çünkü oturdukları yerden paraları cukkalıyorlar.

Yani, eski şöhretin sermayesini tüketiyorlar. Tüketim, aynı zamanda sansasyonu, kokuşmuşluğu ve tahribatı beraberinde getiriyor. Her gün magazin sayfalarında ahlâksızca yazılıp çizilen “beraberlikler” tüketim toplumunu daha fazla tahrip ediyor.

“Duayen”miş, “İmparator”muş, “Sultan”mış… Hadi canım sen de!

27.12.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (26.12.2007) - “İhale” sanatçıları

  (25.12.2007) - Mizaha tahammül edebilmek

  (20.12.2007) - Notlara devam

  (19.12.2007) - Ülke gerçekleri

  (18.12.2007) - Medya kazanı

  (15.12.2007) - Fazıl Say gitmek istiyormuş

  (14.12.2007) - Devlet okulundan özel koleje

  (13.12.2007) - “Mor”aranlar

  (12.12.2007) - Tersten okunan çağrı

  (11.12.2007) - Kaybetme korkusu

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri