13 Ekim 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Cevher İLHAN

“Ermeni açılımı”nda handikap…


A+ | A-

“Ermeni açılımı” da, tıpkı ismi “demokratik açılım” ve sonra “millî birlik projesi” olarak değiştirilen “Kürt açılımı” gibi ciddî bir handikapla karşı karşıya…

Önceki gün İsviçre’nin Zürih şehrinde Türkiye ve Ermenistan Dışişleri bakanlarınca imzalanan ve iki ülke arasında “ilişkilerin normalleştirilmesi”ni hedefleyen protokolün imza töreninde, Türk Dışişleri Bakanı’nın yapacağı konuşmaya Ermenistan Dışişleri Bakanı’nın itirazıyla yaşanan üç saatlik gecikme krizi, normalleşmenin kolay olmayacağını gösteriyor. Davutoğlu’nun imza töreninde, Türkiye’nin Kafkaslarda topyekûn barış ve çözüm çerçevesinde Karabağ sorununa ve dikkat çekecek olmasının krize sebebiyet vermesi, “protokol”ün başarısının zorluğunu ortaya koyuyor.

Erivan, Ankara’nın yirmi bin insanın katledildiği, Ermenistan’ın işgal ettiği beş bölgenin başında gelen ve bir milyon Azerî kaçkının (göçmenin) yurtlarından-evlerinden sürülerek perişan edildiği Karabağ işgaline en ufak bir atıfta bulunulamasını dahi kabul etmiyor.

“1915 olayları” olarak telâffuz edilen Ermenilerin “soykırım” iddiasının ve Karabağ işgalinin “ilişkileri normalleştirme protokolü” sürecinden tamamen ayrı olduğunu ve kesinlikle müzâkere konusu olamadığını Cumhurbaşkanı Sarkisyan’dan Dışişleri Bakanı Nalbantyan’a kadar Erivan yönetiminin en üst seviyesinde ileri sürülüyor.

Hâlen anayasasında, Doğu Anadolu bölgesinin “Büyük Ermenistan”a dahil olduğu belirtilen, okullarda, haritalarında Kars’tan, Ardahan’dan Van’a kadar “Ermenistan” olarak okutan Ermenistan, bu konuda hiçbir müzâkereye yanaşmıyor. Bir tek 13 Ekim 1921 Kars Anlaşmasıyla belirlenen sınırları tanıyacağı belirtiliyor; lâkin bu hususta da açık bir güvencede bulunmuyor…

“KARABAĞ TAAHHÜDÜ” NE OLACAK?

Buna mukabil, Türkiye’nin, temel tezi olan “Dağlık Karabağ bölgesinden çekilmedikçe Ermenistan’la sınır kapısını açmama” kaydından peşinen vazgeçtiği görülüyor.

Oysa Türkiye, 1993’te Demirel hükûmeti zamanında 100 bin ton buğday yardımı yaptığı Ermenistan’ın Karabağ’ı işgali üzerine sınırları kapatmış; BM ve AGİT Minsk Grubu kararları çerçevesinde Karabağ işgali sonra ermeden sınırların açılmayacağını ve Ermenistan’la hiçbir diplomatik diyalogun kurulmayacağını “önşart” olarak koşmuştu.

Gelinen noktada Ankara’nın bu “şartı”ndan caydığı su yüzüne çıkıyor. Sözkonusu protokolle, iki ülke arasındaki mevcut sınırların uluslararası hukukun ilgili anlaşmalarında belirlenen biçimiyle tanınması ve Erivan’ın “soykırım” konusunda bir “komisyon” kurulması”na râzı olmasının ötesinde bir gelişme gözükmüyor. Ermenistan’ın 88 yıldır tanımadığı sınırları tanımasının Türkiye’ye ne sağlayacağı, doğrusu merak konusu. Keza “soykırım” konusunda Ermeni tezine taraf olduğu âşikâr olan İsviçre’nin arabuluculuğunda, Ermeni diasporasının merkezi Fransa’nın gözetiminde kurulacak “komisyon”un ne kadar yansız kalacağı şüpheli…

Bu durumda, kala kala aslında Obama’nın Türkiye’ye gelişiyle hızlanan, Amerikan Dışişleri Bakanı Clinton’un sonuna kadar eline telefonla tarafları imzaya ikna ettiği ve hiçbir “bağlayıcılığı”nın olmadığı taraflarca açıkça deklâre edilen protokolün diplomasi dilindeki “iyiniyet beyânı”yla kalınmakta…

Bundandır ki, Cumhurbaşkanı Gül’ün “tarihî fırsat” olarak nitelendirdiği, “yerli” medyanın büyük bir kısmının Amerikan ve Batı medyasıyla birlikte “tarihî imza” diye lanse ettiği, hakkında üç kelimelik bir konuşmanın dahi krize neden olduğu “protokol”un “açılım”ı sağlayamayacağı endişesi artmakta. Siyasî gözlemciler, mâlum “protokol”ün imzalanmasıyla Ankara’ya baskıların daha yoğunlaşacağına dikkat çekmekteler. Mesele bununla da kalmamakta; Türkiye “Ermenistan’ı kazanacağım” derken Azerbaycan’ı kaybetme riskiyle yüzyüze kalmakta…

“İYİNİYET” BEYÂNI, “AÇILIM”A YETECEK Mİ?

Doğrusu, işin iç yüzü, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un, “Karabağ’ ihtilâfı çözümü bir süreçtir” yorumunda ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in “fiyasko” hükmünde düğümleniyor. Tespit şu ki, her iki ülkenin parlamentolarının onayıyla yürürlüğe girecek protokolle, Türkiye, Ermenistan sınırını açacak. “Soykırım” iddiası “komisyon”a havale edilecek. Karabağ işgali ise bu “sürece” bağlı olarak ortada bırakılacak…

Peki, Cumhurbaşkanı Gül’ün nazara verdiği “iyiniyet beyânı” bu “açılım”a yetecek mi? Dahası bu süreçte Ermenistan on altı yıldır işgal ettiği Karabağ’dan ve diğer Azerbaycan topraklarından çıkmazsa, Türkiye ne yapacak? Başbakan Erdoğan’ın Azerbaycan Millî Meclisi’nde söz verdiği, “Türkiye, Azerbaycan ile Ermenistan arasında Dağlık Karabağ konusunda mutâbakat sağlanmadığı sürece Ermenistan’la bir adım atmayız; Karabağ işgali sona ermeden Ermenistan sınırını açmayız” taahhüdü ne olacak?

Neticede, Bediüzzaman’ın, “Şu milletin saadeti ve selâmeti, Âdem zamanından beri beri bizimle yolda arkadaşlık eden komşularımız Ermenilerle ittifak ve dost olmaya vâbestedir (bağlıdır)” ifâdesi eksenide, “mütezellilâne (acz ve mağlubiyet içinde) dost olmak değil, izzet-i milliyeyi (milletin izzetini, hakkını ve hukukunu) muhâfaza ederek musâlaha (barış) elini uzatma” gerçeği bir defa daha te’yid edilmekte. Aksi halde “Ermeni açılımı” da noksan kalır…

13.10.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (12.10.2009) - Bir mukayese ve bir soru…

  (10.10.2009) - “Said Nursî” atfı... (3)

  (08.10.2009) - “Said Nursî” atfı... (2)

  (07.10.2009) - “Said Nursî” atfı... (1)

  (06.10.2009) - Türkiye Afganistan’da cepheye mi sürülüyor? (2)

  (05.10.2009) - Türkiye, Afganistan’da cepheye mi sürülüyor? (1)

  (03.10.2009) - AKP iktidarının İsrail tezadı…

  (02.10.2009) - New York–Ankara çelişkileri…

  (30.09.2009) - Çarpıklıklarla dolu ABD ziyareti…

  (29.09.2009) - Rusya’nın İslâm dünyasıyla musâlâhası…

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.