"Gerçekten" haber verir 18 Ocak 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Süleyman KÖSMENE

Gazze için kunut duâsı-2



Trabzon’dan Bekir Bey: “Sıkıntılı zamanlarda Peygamber Efendimiz (asm) kunut duâsı okurmuş. Farklı kunut duâları olduğunu da duydum. Ümmetin sıkıntıda olduğu günümüzde kunut duâsı ile Allah’a sığınmaya çok muhtacız. Gazze için kunut duâsı çağrıları var. Gazze için kunut duâsı okumak istersek nasıl okuyalım? Sabah namazında okunduğunu duydum. Neresinde, nasıl okuyacağımızı izah eder misiniz?”

Farklı rivâyetlerden geldiğinden ve her birisi de vahiyce tanzim edilen duâ zenginliği taşıdığından yer yer mezheplerce farklı şekillerde okunan kunut duâları Cenâb-ı Hak tarafından tilâvetsiz mânâ (vahy-i gayr-i metlüv) olarak nâzil buyurulmuş, Peygamber Efendimiz (asm) tarafından da duâ diliyle metinleştirilmiştir. Yani kunut duâlarında mânâ Cenâb-ı Hakk’a, metin Peygamber Efendimiz’e (asm) aittir.

Peygamber Efendimiz’in (asm) yetmiş hafız ve İslâm tebliğcisinin müşriklerce kurulan haince bir tuzakla şehit edilmesinin ardından okumaya başladığı ve her türlü fitneden, fesattan, düşmanlıktan, küfürden, şirkten, dalâletten, isyandan, tuğyandan ve şerrin her türlüsünden Allah’a sığınmak için okuduğu kunut duâları, ümmet için sıkıntılı zamanlarda bir Allah’a sığınma, acizliğini ve kulluğunu şefaatçi kılarak Allah’tan yardım isteme, dünya ve ahiret belâlarından, darlıklarından, dertlerinden, mûsibetlerinden, afetlerinden, tehlikelerinden ve sıkıntılarından Allah’a iltica etme ameliyesidir.

Hanefilere göre kunut duâsı vitir namazının üçüncü rekâtında Fatiha ve zamm-ı sûreyi okuduktan sonra, rükûa varmadan, eller kulak hizasına kadar kaldırılıp, tekbir alınıp, eller bağlanarak okunur.

Şafiilere göre ise kunut duâsı sabah namazının farzının ikinci rekâtında rükûdan doğrulunca eller duâ eder gibi açılarak okunur. Nitekim Enes b. Mâlik haber veriyor ki: “Hz. Peygamber (asm) dünyadan ayrılıncaya kadar sabah namazında kunut yaptı.”1

Şafiiler Ramazan ayının ikinci yarısında vitir namazında da kunut duâsı okurlar. Ayrıca Şafiilere göre herhangi bir musibet ve felâket ânında kılınmakta olan bir namazda da, son rekâtın rükûundan sonra ayakta eller açılarak kunut duâsı okunabilir. Ki bu da sünnettir.

Mezhepler bu görüşlerini sünnetten almışlardır. Esasen bunlar görüş değil, sünnetten yapılan tesbitlerdir. Yani Peygamber Efendimiz (asm) bu biçimlerin her birisine uygun örneklik olacak şekilde kunut duâsı okumuştur. Biz felâket ve helâket asrının ümmeti olarak, Gazze gibi kanayan bir yaramızın devam ettiği ve ümmetin çözüm hususunda bir araya gelmekten de imtina ettiği şu günlerde yukarıdaki şekillerden birisine uygun olarak kunut duâsı okuyabilir ve ümmet adına her türlü felâketten Allah’a sığınabiliriz.

Zaten hangi mezhepten olursak olalım vitir namazında ya da sabah namazında vacip veya nihayet sünnet olarak ve sürekli biçimde (günlük ibadetlerimiz içinde) kunut duâsı okuyoruz. Uygulamakta olduğumuz kunut duâsı bizim ve ümmetin felâketlerden Allah’a sığınmamız için aslında yeterli bir duâ formatı ihtiva etmektedir.

Fakat böyle nefesimizi tutup darlıklar yaşadığımız ve psikolojik travmalarımızı duâya çevirmeye ihtiyaç duyduğumuz zamanlarda, gözyaşımızı duâ ile Allah’a arz etmek için duâmızı her mezhebin muteber şekilleriyle zenginleştirmekte hiçbir sakınca yoktur. Duâmızı diğer kunut duâlarıyla birleştirerek daha geniş anlamlı bir duâ portföyü oluşturabileceğimiz gibi, yukarıdaki şekillerden hepsini birden uygulayarak da kunut duâmızı sürdürebiliriz. Farklı mezhepten oluşumuzun bu meselede hiçbir sakıncası yoktur. Çünkü hepsi de ibadettir, hepsi de sünnetten alınmıştır.

Hasan b. Ali (ra) demiştir ki: “Hz. Peygamber bana bir duâ öğretti, vitir’de kunut duâsı olarak onları okuyordum: ‘Ey Allah’ım! Verdiğin hidayetinde beni dâim kıl! Verdiğin afiyetlerle beni afiyette kıl. Emanına aldığın yerde beni de emanına al! Bana verdiğini mübarek kıl! Kaza ettiğin şeyin şerrinden beni koru! Sen hükmedersin, fakat kimse sana hükmedemez. Senin dost edindiğin zelil kılınamaz. Senin düşman olduğun aziz olamaz. Sen yücesin, ey Allah’ım sen büyüksün.”2

Yarın İnşallah devam edelim.

Dipnotlar:

1- İmam Ahmed

2- Ebu Dâvud/1425; Tirmizî/424

18.01.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (17.01.2009) - Gazze için kunut duâsı-1

  (15.01.2009) - Uhrevî amellerde ortaklık-2

  (14.01.2009) - Uhrevî amellerde ortaklık-1

  (13.01.2009) - Dünya gözüyle Allah'ı görmek

  (12.01.2009) - Hayatın yirmi dokuz hassası

  (10.01.2009) - Savaşın efendilerini boykot

  (09.01.2009) - Rü’yâ üzerine-2

  (08.01.2009) - Rü’yâ üzerine-1

  (07.01.2009) - Yeşil ağaçtan ateşin çıkması

  (06.01.2009) - Mahkeme-i Kübrâ’da akıl ve kul hakkı

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır