Allah’ın ibda ve inşa tarzında iki tarz yaratışı vardır. Ya bütünüyle yoktan yaratır, buna ibdâ denir. Ya da yine önceden yarattığı varlıklardan yeni bir şey terkip ve icad eder. Buna da inşâ denir.
Emr-i “Kün feyekûn”e malik bir Yaratıcıdır Allah. Yani birşeye ol derse hemen oluverir. Bazan peygamberleri eliyle mû'cize, evliya kulları eliyle de kerâmetler ihsan eder.
Ancak her şey her zaman olağanüstü tarzda olmaz. Dünya imtihan dünyasıdır. Her şeyi bir sebebe bağlar.
Maide Sûresi’nin 111’le 115. âyetleri arasında anlatıldığı gibi Hz. İsa’nın (as) gökten indirdiği sofrada sebepler bütün bütün ortadan kaldırılmıştır. Hz. İsa (as) gibi sevgili bir kulunun duâsı üzerine gökten bir sofra indirmiştir Cenâb-ı Hak. Sonsuz kudretin eseriydi bu. Yolunda olan kullarına Allah’ın ihsan ettiği bir sofraydı.
“İman ettik, şahit ol ki biz Müslümanlarız” diyen Havariler Hz. İsa’ya (as) “Ey Meryem oğlu İsa! Rabbin bize gökten bir sofra indirebilir mi?” diye sormuşlardı. Hz. İsa'da (as), “Eğer gerçek mü’minlerseniz Allah’tan korkun” diye cevap vermişti.
Onlar, “Biz o sofradan yemek istiyoruz. Tâ ki kalplerimiz tatmin olsun; senin hak peygamber olarak bize doğruyu söylediğini bilelim ve buna şahitler olalım” demişlerdi.
Bunun üzerine Hz. İsa (as), “Ey Rabbimiz olan Allah! Bize gökten bir sofra indir. O bize, şimdikiler ve sonrakiler için bir bayram ve Senden bir mû'cize olsun. Bizi rızıklandır. Rızık vericilerin en hayırlısı Sensin” diye duâ etti.
Cenâb-ı Hak buna, “Muhakkak Ben onu size indiririm. Fakat ondan sonra sizden kim inkâra saparsa, âlemlerde kimseye vermediğim bir azapla onu cezalandırırım” diye cevap vermişti.
Derken iki bulut arasından kırmızı bir sofra indi. Cenâb-ı Hak Hz. İsa’nın (as) duâsını kabul etmişti.
Gözyaşlarını tutamadı Hz. İsa (as). Ağlamaya başladı ve şu duâyı yaptı: “Ya Rabbi, beni şükreden kullarından et. Bunu bir nimet kıl, ceza kılma.” Sonra da Hz. İsa (as), “Bismillâhi Hayrirrâzikîn (Sen rızık verenlerin en hayırlısısın)” diyerek sofrayı açtı.
Havariler merak ve heyecan içindeydiler: “Bu sofra dünyadan mıydı, ahiretten miydi?” Merakla sordular.
“İkisinden de değil” dedi Hz. İsa (as). “Bu, Allah’ın kudretiyle yoktan var ettiği bir ziyafettir. İstediğinizi yiyin ve Allah’a şükredin.”
Sofra bir Pazar günü inmişti. Onun için Hristiyanlar o günü bayram yaparlar.
Ne gariptir ki İsrailoğullarından bir kısmı bu mû'cizeyi gördükleri halde inkâra sapmışlar, Allah da onları domuz sûretine çevirmişti.
05.01.2009
E-Posta:
[email protected]
|