“PKK artık ayağını denk alsın. Unutmasın ki artık bizim için PKK’nın oradaki kampları ve hareketleri BBG evi (Biri Bizi Gözetliyor) gibidir. Yeter ki gidip vurabilme imkânı sağlansın. Oraları artık elimizin, avucumuzun içi gibi biliyoruz…”
Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt, yapılan Kandil operasyonunu böyle değerlendirdi ve operasyonu “çıplak gözle” ve bütün komutanlarla birlikte izlediğini söyledi.
Sonrasında Büyükanıt’ın izlediği görüntüler Genelkurmay tarafından televizyon kuruluşlarına verilerek yayınlandı. PKK’lıların, operasyonun hemen ardından telsizle konuşmalar yaptıkları yazıldı. Hatta, “Vu..Vu.. vurulduk… saldırı... vurulduk... herşey yıkıldı” dedikleri gazete sütunlarında yer aldı
* * *
Türkiye bir yandan Kurban Bayramı yaşarken bir yandan da geçtiğimiz haftasonu Türk Silahlı Kuvvetlerinin PKK’nın kamplarına yaptığı operasyonu tartışıyor.
Hükümetin yaklaşık iki ay önce TBMM’den aldığı ve geçtiğimiz günlerde Genelkurmay’a verdiği yetkiyle harekete geçen TSK, elli kadar F-16 ile PKK kamplarını bombaladı, terör örgütündeki zayiatın henüz ne kadar olduğu bilinmiyor.
Dış basında operasyonun, Türkiye’nin PKK’ya karşı bugüne kadar yaptığı “en büyük operasyon” olarak nitelendirildi. Ve bu dört saatlik operasyonun maliyetinin 20 milyon dolar olduğu açıklandı.
Şüphesiz ki, büyük bir operasyondu, terör örgütüne büyük zayiat verdirildi. Ve bu operasyonların devam edeceği devletin en yetkili ağızlarından dile getiriliyor. Şunu kabul etmek lâzım ki, ABD’nin istihbaratı ve yeni sistemle donatılan F-16’ların nokta vuruşu yapması büyük başarı.
Operasyonun üzerinden 4-5 gün geçtikten sonra şimdi bu operasyonların tek başına çare olup olmayacağı tartışılıyor. Geçmişte 24 hava harekâtı yapıldığı düşünüldüğünde bunun tartışması da gayet normaldir.
Ama şu gerçeği de görmek lâzım. Sınır ötesine karadan birliklerimizde girerek PKK’yı o bölgede bitirebilir. Ama onu besleyen zemin yok edilmediği sürece bu operasyonların ne derece başarılı olacağı önyargısız, kimseyi suçlamadan, insanlar hain ilân edilmeden tartışılmalıdır. Kaldı ki, PKK sadece o bölgede yok ki…
Zira, yıllardır görüldü ki, sadece silâhla mücadele terörün bitmesine yeterli olmuyor.
* * *
İşte bunun için; bölgenin sosyal ve ekonomik yapısı, dikkate alınarak kalıcı politikalar üretilmeli…
Din faktörü ihmâl edilmemeli, İslâmın birleştirici özelliği dikkate alınmalı, kardeşlik duygularını pekiştirici adımlar atılmalı…
Bölgedeki sivil toplum kuruluşları ile diyaloğa girilmeli… İfade ve düşünce özgürlüğü geniş tutulmalı… Devlet, halka değer verdiğini göstermeli…
Terör örgütünün istismar sahaları yok edilmeli… Dağa çıkışı önleyecek tedbirler alınmalı… Dağdan indirmeye dönük çalışmalar hızlandırılmalıdır… Devlet millet kucaklaşması sağlanmalıdır…
Hükümetin hazırlıklarını sürdürdüğünü pişmanlık yasası bu arada hemen “güncellenmeli” ya da yeni bir kanun çıkarılmalı…
Ve bunlar hemen yapılmalı…
NOT: Kurban Bayramınızı tebrik eder, Cenâb-ı Hak’tan bütün insanlık için hayırlar getirmesini niyaz ederim.
21.12.2007
E-Posta:
[email protected]
|