Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 11 Aralık 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

İsmail BERK

YÖK Başkanı



Önümüzdeki dört yıl için, yeni YÖK Başkanı belli oldu. Hayırlı uğurlu olsun. Sayın Cumhurbaşkanı, isabetli bir tercih yapmıştır. Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, bilim dünyasının parlak zekâsını temsil eden bir sima olarak bilinir.

Akademik kariyeri, sosyal bilimlere vukufiyeti ve sosyoloji alanında yürüttüğü projelerle bilinen bir bilim insanı. Demokrasi kültürüne inanmış, toplumun sosyal realitelerine saygılı ve çalışkan bir ilim adamı. İnsanî değerleri gayretleriyle pekişen bir şahsiyettir.

Özcan, ODTÜ kökenli. Sosyoloji Bölüm Başkanlığı yapmış, en son TÜBİTAK Başkan Yardımcısı görevinde bulunmuş ve başarı yolculuğunu tırmandıran bir şahsiyet. Yeni YÖK Başkanı, üniversiteler ve YÖK sisteminin yenilenmesi için, geçmişi itibariyle güven veren, uluslar arası saygınlığı olan, yurtdışı üniversitelerde çalışmayı bilen ve evrensel ölçeklere sahip kapasitesi ile şaşırtıcı başlangıçlar yapabilir.

Uygulamaya geçme, kurumla yüzleşme ve sonrasında hayal kırıklığı yaşatacak gelişmeler hariç, yeni YÖK başkanı bilimin üretim gücünü ve zihnî gelişmişliğini arttıracak biri olarak algılanıyor.

Kangren olmuş bir YÖK’ün üç günde tanzimi beklenemez. Ancak çözmesi gereken öncelikler açısından baktığımızda, üniversitelerin önemli dört adım atması gerekiyor:

Bunlardan birincisi ve lokomotif özellikli öncelik; demokratik düşünce üretecek, farklılığı hazmedecek ve serbest araştırma, çalışma ve tartışma ortamını sağlayacak bilim merkezlerine dönüştürülmesidir. İnnovatif bir düşünce perspektifine kavuşmuş üniversiteler; bilim bereketini, düşünce derinliğini ve toplumsal problemlere akademik bir ciddiyet kazandırma sorumluluğunu kazandıracaktır. Gerisi çorap söküğü gibi gelecektir.

İdeoloji farkını destekleyen, görüş ayrılıklarını bir bilim verisi kabul eden, sosyal laboratuardan insana dair verilerle yol alan bir bilim projeksiyonu, bu ülkeyi gerçekten diriltir.

AB sürecinde 7. çerçeve kapsamında, üniversiteleri proje merkezleri yapan, ürettikleri projelerin değeri ile kendilerini geliştiren ve harıl harıl zihni yoğunluğun beyin gücünü sanayiye, eğitime ve kalkınmaya katma değer katan bir ekonomik büyüme lideri yapmak, şüphesiz hepimizi heyecanlandırır.

Makro bakışı, demokratik zeminde yakalamış, pozitif rekabete ve üretken yenilenmeye inanmış, icatlarıyla mucitleri tescil olmuş, yüksek fikrî eserleri ve mülkiyetleri patentlenmiş bilim yuvalarına cesaret verecek bir YÖK şemsiyesi gerekli.

İkinci olarak, bilim adamı yetiştirmeyi özendirecek altyapı yatırımlarına ağırlık verilmelidir. Yeni üniversitelerle birlikte ortaya çıkan bilim insanı ihtiyacını karşılayacak, yurtdışındaki beyin potansiyelimizi geri getirecek sempatik ve cazip, aynı zamanda demokratik bir iklimin hazırlanması önemli bir açılım sağlar.

Üçüncü olarak ve belki de eşit önceliklerde düşünülecek ana konulardan biri de, öğrenci merkezli bir felsefenin ve niyetin hissettirilmesidir. Bilinen ifadeyle, öğrenci memnuniyetini esas alan düzenlemeler yapmaktır. Öğrencinin; yurdu, bursu, kredisi, laboratuvarı, materyali, kültürel faaliyetleri, motivasyonu, bilim heyecanı, kariyer beklentileri, kendini ifade etme ve istediği gibi kendine ait temel haklarını düzenleme imkânı sağlanmalıdır. Öğrenciler, giyim ve kuşam gibi bağnaz yasakalrla sınırlandırılmamalıdır.

Dördüncü olarak; yeni özel üniversitelerin kuruluşunu teşvik edecek, yasal düzenlemeleri hafifleterek cazip kılacak düzenlemelere gidilmelidir. İlçelere kadar bilim kampüslerini kuracak yerel dinamizmi, yatırım düşünen sivil toplum kuruluşlarını harekete geçirecek bir destek vermelidir.

Özel girişime fırsat sağlayan bir süreçte, yüksek öğretim yatırımları kat be kat artacaktır. Üniversiteye giriş sınavlarının yeniden gözden geçirilmesi, biriken öğrenci yığınının bir çözüme kavuşturulması da,ayrı bir konu başlığı olarak zikredilebilir. Yüksek öğretimin doğru bir insana emanet edilmesi, Mehmet Sağlam hocadan sonra yakalanan doğru bir tercih.

Tekrar hayırlı uğurlu olsun.

11.12.2007

E-Posta: [email protected].


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (10.12.2007) - Gündelik hayatta din araştırması

  (09.12.2007) - Namazla kazanmak

  (06.12.2007) - Hacca hazırlanırken

  (05.12.2007) - Tören “terör”ü

  (04.12.2007) - Girişimci üniversite

  (03.12.2007) - GAP’la kalkınmak

  (02.12.2007) - Günün beş dönemi

  (29.11.2007) - Tevhid ve tevhide

  (28.11.2007) - Kozan'da korkak ruhun dayatması

  (27.11.2007) - 21. Yüzyıl anayasası

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri