Ali FERŞADOĞLU |
|
Aşkın için ne öl, ne öldür, Allahaşkına! |
Mahkeme reisi katile sorar: “Niçin öldürdün?” Katil cevap verir: “Aşık olduğum için!” Bu ne aşktır ki, canı, cananı yok ediyor! Gerçek aşık sevgilisine kıyabilir mi? Yoksa sevgi ve aşkı karşılık bulamayınca nefret ve öfkeye mi dönüşüyor? *** Aşk nedir? Bir şeyi ya lezzet, ya menfaat, ya güzelliğinden veya mükemmelliğinden dolayı severiz. Duygu yoğunluğuna göre bir şeye meylederiz. İşte bu meyil sevgidir. Ve basamak basamak yükselir, şiddet peyda eder, tutku halini alırsa aşk olur. Aşk, “şiddetli bir sevgi”1 muhabbetin karesi ve sevginin kaynama derecesidir. Şöyle de tarif edilmiştir: Meylin iki katı ihtiyaç; ihtiyacın iki katı aşktır. Aşkın iki katı ise incizap; cezbeye (çekim alanına) kapılmaktır.2 Eğer çekim, Hakk’a yönlendirilirse, İlâhî aşk olur. Aşk, “hakikî ve mecazî” olmak üzere iki kısımdır. Mecazî aşk: Allah sevgisine ulaşma yolunda, O’nun yarattığı geçici suretlerden birini sevmektir. Buna dünyaya karşı gösterilen şiddetli arzu da denebilir. Eğer sevgimize istikamet vermez, dengelemez, yerinde kullanmazsak o zaman sevgimiz maddeye, nefse, kadına/erkeğe, para-pula, şan-şöhrete yönelecektir. Oysa dünyaya ve nefis hesabına içindekilere âşık olup bağlanmak anlamsız, 3 hatta zararlı. Mecazî âşıkların yüzde doksan dokuzunun sevgilisinden şikâyet eder.4 Çünkü, hakikî aşktan sapılmıştır. Mecazî aşk ve maşuklar/âşık olunanlar fanidir, eksiktir, geçicidir; ebedî aşk için yaratılan kalbi tatmin edemezler. Mecazî aşkı, ancak hakikî aşka dönüştürerek kurtulabiliriz. 5 Hakikî aşk: Gerçek aşktır, İlâhi aşktır, Allah aşkıdır. Sevilen her şeyi, Allah hesabına sevmektir. Habib, Vedûd ve Rahim (şefkat, yardım ve sevgiyi ihtiva eder) tecellilerinde/yansımalarında ilerlemektir. *** Sevgi, aşk bir sermayedir. Onu istediğimiz yöne veya kişiye yönlendirebiliriz. Bu bakmak ve görmek gibi bir şeydir. Görmek elimizde değil, ama, bakmak elimizde. Yani istediğimiz şeye bakma iradesine sahip olduğumuz gibi, sevgimizi de istediklerimize yönlendirmede serbest bırakılmışız. İlme, araştırmaya, okumaya, san’ata, çalışmaya, insanlık, hatta varlık adına ve faydasına olacak her şeye, hatta sevgilimize olan aşkı; aşıkları Yaratan’a yönlendirerek gerçek aşka çevirip -hastalık olmaktan çıkarabilir- sonsuzlaştırabiliriz.6 Gençler, “Aşıkız, hemen evlenmeliyiz!” anaforuna yuvarlanmadan, “Kimi, nasıl, ne kadar, kimin hesabına sevmeliyiz?” sorularının cevaplarını verebilecek şekilde eğitilmeliyiz… Aşk duygusu bize; kulluk yoluyla, mahbûbiyete (sevgi makamına) kadar gitmek;7 Mutlak seven ve sevilen Allah’a ulaşmak için verilmiştir.
Dipnotlar:
1- Mektubat, s. 37; 2- Sünûhât, s. 35. 3- Sözler, s. 187; 4- A.g.e., s. 332; 5- Mektubat, s. 16.; 6- Lem’alar, s. 253; 7- Mektubat, s. 442; 10.05.2009 E-Posta: [email protected] [email protected] |