"Gerçekten" haber verir 04 Mart 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formuİletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Faruk ÇAKIR

Gönüllü sansürcüler



Her türlü medya vasıtasının değişmeyen gündemlerinden biri de ‘sansür’ iddialarıdır. Siyasî sistem nasıl olursa olsun; mutlaka sansürden, baskıdan ve engellemelerden şikâyet edenler olur. Benzer şikâyetler az ya da çok ‘hür ve demokrat’ ülkelerde de dile getirilebilir.

Türkiye şartlarında hadiseye baktığımızda, baştan sona çelişkiler yumağı ile karşı karşıya olduğumuz görülür. En fazla sansürün uygulandığı dönemler ‘tek parti’ ve ihtilâller dönemidir. Elbette ‘tek parti öncesi’ dönemde de sansür uygulanmıştır, ama demokrasinin ‘d’sinin olmadığı dönemlerdeki sansür uygulaması liderliği kimseye bırakmayacak nisbettedir.

Sansür ya da baskının anlaşılabilmesi için yapılan keyfî uygulamalara ‘Bu sansürdür’ denilmesi gerekmez. Uygulamalar, neticeleri itibarıyla değerlendirilir. 1950 öncesi tek parti devrindeki keyfî uygulamaları bir yana bırakıp, çok uzak olmayan ‘28 Şubat süreci’ne bakalım. Bilhassa bu dönemde ayyuka çıkan ‘akredite’ uygulaması başlı başına bir sansür değil midir?

Gözden uzak tutulan bir sansür çeşidi de, medya patronlarının ya da gazetecilerin ‘menfaatleri gereği’ gönüllü sansürcü olmasıdır. ‘Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez’ kaidesince hareket eden bu cenah, haberleri ters yüz etmekle güya maddî kazanç elde ediyorlar, ama aslında kendi ayaklarına kurşun sıktıklarının farkına varamıyorlar.

28 Şubat günlerini unutanlar için ‘dün’den örnekler de verebiliriz. Malûm, son günlerde bazı gazeteler yakın tarihlerdeki ‘darbe planları’yla ilgili çok önemli yayınlar yaptı. İddialara göre bir dönem genelkurmay başkanlığı yapan bir general, yürürlükteki kanunlara göre apaçık ‘suç’ olan fiillere imza atmış. “Ben ne dersem o olur, o oldu” anlamındaki sözleri bazı gazetelerin manşetlerini ya da internet sitelerini süsledi. Hadi onu da bir yana bırakalım, bazı ‘itirafçı’ların sarsıcı iddiaları sonrası ‘bir kısım medya’nın “Görmedim, duymadım, bilmiyorum” tavrı baştan sona gönüllü bir sansürcülük değil mi?

Bütün bu hadiseler yaşanırken maddî menfaatlerine dokunan ekonomik uygulamaları ‘sansür’ diye eleştirmek acaba inandırıcı olur mu? Tamam sansürün her türlüsüne karşı çıkalım, ama önce ‘gönüllü sansür’cülüğü bir yana bırakmak gerek.

‘Bir kısım medya’nın son yıllarda gizlediği, görmezden geldiği haberleri ‘sansür dosyası’nda toplamaya kalksak her halde ‘Ergenekon dosyaları’ kadar bir yekûn teşkil eder. O halde gönüllü sansürcülerin, hukukî sansürcülerden şikâyet etmeye hakları kalmaz.

Üzerinden 12 yıl geçen ‘28 Şubat süreci’ bir de bu gözle ele alınsa, acaba nelerle karşılaşacağımızın farkında mıyız? Kendi yazarlarını ‘andıç’layan gazete yöneticileri acaba ‘sansürcü başı’ ödülü almayı hak etmiyor mu? Ya da keyfî kriterlerle uygulanan ‘akredite’ kıstaslarına sessiz kalanların sansüre karşı çıktıklarına inanmak mümkün mü?

04.03.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (04.03.2009) - Gönüllü sansürcüler

  (03.03.2009) - Güven kaybı

  (02.03.2009) - Geçim, hürriyetleri unutturmasın

  (01.03.2009) - Merhaba asker!

  (28.02.2009) - Kaldı 988 yıl!

  (27.02.2009) - ‘Kaza’dan oy çıkarmak

  (26.02.2009) - Aziz cemaat!

  (25.02.2009) - Sizi şarapçılar sizi!

  (24.02.2009) - 40. yıla yakışan coşku

  (23.02.2009) - Onun adı kumardır

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır

Kurumsal Linkler:
Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl

Reklam Linkleri:
Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla