Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı kurumları 5502 sayılı yasa ile kaldırılarak yerlerine Sosyal Güvenlik Kurumu oluşturulmuştur. Anılan yasa ile Sosyal Güvenlik Kurumlarının “tek çatı” altında birleşmesi gerçekleşmiştir. Ancak sosyal güvenlik reformunun ikinci ve en önemli ayağını oluşturan ve herkese eşit sosyal güvenlik hakkının ve-rilmesini öngören 5510 sayılı kanun halen yürürlüğe girmemiştir.
5510 sayılı sosyal güvenlik reform yasası, her ne kadar ülkemizdeki tüm sosyal güvenlik kapsamında çalışan kişileri tek bir çatı altında birleştirse de, toplumsal hayatımızın gereği olarak kişilerin çalıştığı işlerdeki statü ve meslek farklılıkları devam edecektir. Yani esnaf esnaflığını, işçi işini, memur ise memuriyetini yapacaktır. Tüm bu kişileri tek bir meslekte ya da uğraşıda birleştirmek ya da hepsini aynı işi yapıyor olarak kabul etmek mümkün değildir. 5510 sayılı reform yasası da bu gerçekliği göz önünde bulundurarak, yasada SSK’lıları 4/a’lılar, Bağ-Kur’luları 4/b’liler ve Emekli Sandığı mensuplarını 4/c’liler olarak nitelendirmiştir. 5510 sayılı yasadaki bu farklılıkların sebebi; kişilerin nereden emekli olunacağının tespiti yapılırken, son yedi yıllık prim ödemelerinde en çok hangi vasıfla (işçi, memur, esnaf) nereye daha çok prim ödemişlerse, o şartlarla emekli olunma kuralının 5510 sayılı yasanın yürürlüğünden sonra da aynen devam edilecek olmasındadır. Bilindiği üzere, ülkemizde SSK kapsamında olanlar esnaf ve memurlara göre daha esnek ve kolay şartlarda emekli olmaktadırlar. İşçilerin emekli olma şartlarındaki esneklikler ve kolaylıklar eğer reform yasasının taslağında bir değişme olmazsa, aynı şekilde devam edecektir. Yani yeni yasa kurumların tek çatı altında birleşmesini benimsemiş olsa bile, çalışanları çalışma şartlarına ve mesleklerine göre ayrıştırmaya devam etmiştir.
Bilindiği üzere, şimdiki 2829 sayılı hizmet birleştirme yasasına göre, kişiler emekliliklerine son yedi yıl (2520 gün) kala Bağ-Kur, SSK ya da Emekli Sandığı’ndan hangisine daha çok prim ödemişse o kanun kapsamında emekli olmaktadır. İşte 5510 sayılı reform yasası yürürlüğe girdikten sonra da, kişiler son yedi yıllık prim ödemelerinde en çok ne olarak (işçi, esnaf, memur) prim ödemişlerse, o şartlarda emekli olmaya devam edeceklerdir. Bu konuda anlattıklarımız 5510 sayılı reform yasasının taslak metnindeki hükümlere göre açıklanmıştır. Ancak, anılan metin henüz kanun olmayıp taslak niteliğinde olduğu için değişme ihtimali bulunmaktadır.
KIBRIS, KORE VE İSTİKLÂL
SAVAŞI GAZİLERİNİN AYLIKLARI
Millî mücadeleye iştirak eden ve bu sebeple kendilerine İstiklâl madalyası verilmiş bulunan Türk vatandaşları ile 1950–1953 yılları arasında Kore’de fiilen savaşa katılmış olan Türk vatandaşlarına ve 1974’teki Kıbrıs Barış Harekâtına fiilen görev alarak katılmış olan Türk vatandaşlarına, hayatta bulundukları sürece, 1005 sayılı kanuna göre Emekli Sandığı tarafından aylık bağlanmaktadır. Bu şekilde Emekli Sandığı’ndan aylık alanların sayısı yaklaşık 52 bin kişidir. 4432 sayılı kanunun yürürlük tarihi olan 04.08.1999 tarihine kadar Kıbrıs, Kore ve İstiklâl Savaşı aylıklarını yalnızca gazilerin kendileri almakta ve bu aylıklar aylığı alan kişiler öldüklerinde eş, çocuk, ana veya babalarına ve-rilmemekteydi. 4432 sayılı kanunun birinci maddesiyle 1999 yılında 1005 sayılı kanunun birinci maddesine bir fıkra eklenmiş ve 4432 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 04.08.1999’dan itibaren Kıbrıs, Kore ve İstiklâl Savaşı gazilerinin aylıkları bu kişiler öldüklerinde dul eşlerine de verilmeye başlanmıştır.
Ancak, 1005 sayılı kanun hükümlerinde Kıbrıs, Kore ve İstiklâl Savaşı gazileri vefat ettiklerinde, Emekli Sandığı tarafından bağlanılan aylıklarını geride yetim kalan çocukları ile ana ve babalarının alacağına yönelik bir düzenleme olmadığı için, Kore, Kıbrıs ve İstiklâl Savaşı gazilerinin aylıklarını hiçbir şekilde yetim çocukları ile ana veya babaları alamamaktadır.
DENEME SÜRELİ ÇALIŞTIRDIĞINIZ İŞÇİLER
Akın SERİNKAN/Tokat: Ben bir işverenim. Yaptığım iş gereği, işyerimde çalıştıracağım işçileri belli bir denemeden geçirdikten sonra işe almayı ve sigortalarını da işe almaya kesin karar verdikten sonra yapmayı düşünüyorum. Sizce yapacağım usul yasalara uygun mudur ve bu konuda bana neler tavsiye edersiniz?
Sayın okurum, 4857 sayılı iş kanununa göre, çalışma biçimleri bakımından diğer iş söz-leşmelerinin yanında bir de deneme süreli iş sözleşmesi vardır. 4857 sayılı kanunun 15’inci maddesine göre, deneme süreli çalıştırılan işçilerin bahse konu bu deneme süreleri en fazla iki ay olabilir. Bu süre toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir. Deneme süresi içinde taraflar iş sözleşmesini bildirim süresine gerek olmaksızın ve tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır. Ancak, işçileri çalıştırdığınız ve onları sizin verdiğiniz işleri yapıp yapamayacaklarını denediğiniz zaman bile, sigortasız çalıştıramazsınız. Çünkü 506 sayılı kanunun 6’ncı maddesinde; “Sigortalılar ile bunların işverenleri hakkında sigorta hak ve yükümleri sigortalının işe alındığı tarihten başlar. Bu suretle sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez. Sözleşmelere, sosyal sigorta yardım ve yükümlerini azaltmak veya başkasına devretmek yolunda hükümler konulamaz” hükümleri bulunmaktadır. Bu hükümlerden dolayı, işe aldığınız işçileri deneme süreli olarak çalıştırsanız bile, en geç işe başlattığınız gün itibariyle sigortalı yapmak zorundasınız.
SOSYAL GÜVENLİK REFORMUNDA
ANLAŞMA TAMAM
Ülkemizde herkesi kapsama alanına alan toplumun bütün kesimini ilgilendiren sosyal güvenlik reform yasasında sona gelindi. Bu hafta içinde TBMM’nin genel kuruluna getirilerek yasalaşması beklenen tasarıda sendikalar ve sosyal tarafların isteklerinin yüzde 80’i hükümet tarafınca kabul edildi. Aralarında uzlaşmaya varılan konuları özet olarak belirtelim. Emeklilik için gereken prim ödeme gün sayısı yeni işe giren SSK’lılarda 7200 olarak belirlenirken, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı mensupları için 9 bin gün olarak belirlendi. Hükümet emeklilik için gerekli olan yaş şartı konusunda 65 yaş şartından geri adım atmadı. Emeklilik yaşı 2036’dan sonra kademeli olarak artacak. Erkeklerde 2046’da, kadınlarda 2048’de 65’e çıkacak. Böylece prim ödeme gün sayısını dolduranlar yaşları dolana kadar emekliliklerini bekleyecekler. Aylık bağlama oranı, halen sistemde olanlar için ilk 10 yıl yüzde 3 olacak. Daha sonra yüzde 2’ye inecek. Yasa çıktıktan sonra yeni işe girenlerde ise bu oran ilk yıldan itibaren yüzde 2 uygulanacak. SSK’lılar ölüm aylığından yasa çıktıktan sonra da şimdi tabi oldukları mevzuattaki gibi 900 gün primle 5 yıl sigortalılık süresi olması hâlinde ölüm aylığından yararlanabilecekler. Emekli aylıklarının hesabında güncelleme katsayısı yüzde 30 oranında yansıtılacak ve emekliler ülkenin büyüme hızının yüzde 100’ü üzerinden değil, yüzde 30’u üzerinden ancak pay alabilecekler. Tasarıda emzirme ve çeyiz yardım miktarlarının ne kadar olacağı kanunla belirleniyordu. Ancak, yasa çıktıktan sonra bu miktarlar SGK Yönetim Kurulu’nun kararı ve Çalışma Bakanlığı’nın oluru ile belirlenecek ve bu kararlarda sosyal tarafların temsilcileri de olacak. Gazeteciler, pilotlar ve postacılar gibi bir takım iş kollarında fiili hizmet zamları kaldırılacak. Sosyal Güvenlik reform yasası tasarısı hakkında en bariz gelişmeler ve değişiklikler şimdilik bunlar. Ancak anılan tasarı yasalaşırsa okuyucularımıza bu köşeden en geniş ve yararlı bilgileri vereceğiz.
OKUYUCU SORULARI
Abdülhalik ÖZTÜRK/İstanbul: 10.02.1962 doğumuyum. Bağ-Kur’a 11.07.1984 tarihinde başlangıç yaptım. Bağ-Kur sigortalılığımı 06.11.1996 tarihinde sona erdirdim. Daha sonra 01.11.1997 tarihinde SSK’da sigortalı oldum. Şu ana kadar toplam 3269 gün SSK prim ödeme gün sayım var ve halen SSK primi ödüyorum. 1991 yılında Bağ-Kur’la çakışan 12 aylık Emekli Sandığı prim ödemişliğim var. Ne zaman emekli olurum ve çakışan süreler için ne yapabilirim?
Sayın okurum, verdiğiniz bilgilere göre Bağ-Kur’dan toplam 4075 gün (Emekli Sandığıyla çakışan 12 aylık sürenizi düştüğümüzde) sigortalılık süreniz var. Bu süre 3269 günlük SSK sürenizle birlikte toplam 7344 gün yapıyor. Emekli olmanız için prim ödeme gün sayınızı (5225 gün) tamamlamışsınız. 48 yaşınızı doldurduğunuz tarih olan 11.02.2010 tarihinde SSK’dan emekli olabilirsiniz. 1991 yılında Bağ-Kur’la çakışan Emekli Sandığı süreleriniz varsa bahse konu bir yıllık süre Bağ-Kur’dan sayılmaz. Çünkü bu gibi çakışma durumlarında Emekli Sandığı hizmetlerine itibar edilir. Ancak SSK’ya müracaat ederek 12 aylık Emekli Sandığı süreleriniz SSK hizmetlerinizle birleştirebilirsiniz.
Muzaffer YILDIRIM: 01.08.1962 tarihinde doğdum. SSK’ya ilk olarak 01.02.1984 tarihinde giriş yaptım. SSK’da toplam olarak 5900 gün prim ödeme gün sayım var. Askerlik süremi de borçlanırsam SSK’dan ne zaman emekli olabilirim?
Sayın okurum, SSK’dan emekli olmanız için gerekli olan prim ödeme gün sayısını (5225 gün) tamamlamışsınız. Ancak emekli olmak için gerekli olan yaş şartı sizin için 48 yaşın dolduğu tarihtir. Askerlik sürenizi borçlandığınızda (askerliğinizi 18 ay yaptığınız varsayılmıştır) emeklilik yaşınız 47’ye inecektir. Buna göre siz askerliği borçlanmazsanız 02.08.2010 tarihinde, askerliği borçlanırsanız 02.08.2009 tarihinde SSK’dan emekli olabileceksiniz.
NOT:
Sosyal güvenlik haklarınızdan haberdar olmak ve sosyal güvenlik sıkıntılarınızla ilgili her türlü sorununuza çözüm bulmak için her hafta Perşembe günleri bu köşede buluşalım. Faks ve e-postalarınızı bekliyoruz. E-posta: [email protected] Faks: 0212 515 67 62
27.03.2008
E-Posta:
[email protected]
|