Mehmet KARA |
|
Dinî değerlerle şaka mı olur! |
Siyasette üslûpsuzluk had safhaya ulaştı. Manevî değerler üzerinden yapılan tartışmalar milletin tepkisini çekiyor. Bir süreden beri yaşanan bu üslûpsuz (başka bir kelime bulamadığımız ya da yazamayacağımız için böyle diyoruz) tartışmalar artık iyice haddini aşmaya başladı. “Bu kadarı da artık fazla” dedirtecek noktaya geldi. Öncelikle, milletin meclisinde yaşananları özetleyelim: Yumruklar havada uçuştu… MHP’li ve AKP’li milletvekilleri birbirine girdi… Sağlık Bakanı Akdağ gözlüklerini çıkartarak MHP sıralarına yürüdü, iki bakan arkadaşı kollarından tutarak zor durdurdular… Yumruklara hedef olan TBMM İdare Amiri Orhan Erdem’in kaşı yarıldı, hastaneye götürüldü… Sinir krizi geçiren Bursa Milletvekili Ali Koyuncu ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı… Meclis’te yaşanan yumruklaşmalar sırasında, milletvekilleri dışında sadece stenografların girebildiği genel kurul salonuna Bahçeli’nin korumaları “İçeri gireriz cezamızı çekeriz” diyerek girmek istediler… Bu olaylar Meclis Genel Kurulunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer hakkında MHP’nin verdiği gensoru görüşmeleri sırasında milletin iradesinin ve demokrasinin tecelligâhı olan Meclis’te yaşandı. Önerge sahibi olarak konuşan Sağlık eski bakanlarından MHP Kırıkkale Milletvekili Osman Durmuş’un alaycı bir tavırla “Hele beyaz gömlekli doktorlar yok mu? Nejat Uygur’u ziyaret etmek isteyen hanımefendiye ‘Gülhane’ye gelmeyin’ demişler. Sizi beyaz gömlekliler sizi! Üç beş kuruşu görünce kendinizi ne sanıyorsunuz? Peygamber olarak anılan bir Başbakanın eşini nasıl kabul etmezsiniz? Üç beş kuruş paranıza mı güveniyorsunuz? Sizin muayenehanelerinizi kapatsın da bir görün” sözlerinin ardından önce kimseden pek ses çıkmadı. Durmuş’un konuşmasından sonra CHP adına Çetin Soysal konuştu. Burada da konu gündeme gelmedi. Tâ ki, AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ konuşmasında bu sözlere dikkat çekinip ardından cevap vermesiyle salon karıştı ve üstte yazdığımız sahneler yaşandı. Bozdağ’ın, “AKP Grubunun, Grup Başkanına, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına ne AK PARTİ Grubunun içerisinde ne AKP’ye gönül vermiş insanların içerisinde bugüne kadar ‘Peygamber’ diyen bir densiz çıkmamıştır” demesinin ardından MHP sıralarından daha önce AKP Aydın il başkanı olan ve sonrasında belediye meclis üyesi seçilen İsmail Hakkı Eser’in sözleri olduğu hatırlatılsa da tartışmalar yumruklaşmaya kadar gidip, istenmeyen görüntülerin yaşanmasına sebep oldu. (Şunu not düşelim “Peygamber gibi anılan bir başkan” diyen Eser Ankara’ya çağrılarak istifa ettirildi.) İki gündür televizyon ekranlarında ve gazete sütunlarında “yakışıksız sahneler” tekrar tekrar veriliyor. Bir yandan böyle bir yakıştırmaya tepkiler de devam ediyor. Birkaç gündür Türkiye bu kavgaları konuşuyor. Önceki gün tartışmayı çıkaran partiler teker teker gelip kendi yaptıklarının doğru olduğunu savunsalar da, savunulacak bir şey olmadığı ortada. H H H Bu görüntüleri gece gördüğümüzde “İyi ki gece yarısına yakın bu kavgalar oldu da çocuklar bu görüntüleri görmediler” diye sevinmiştik. Çünkü bu görüntüler hakikaten çocukların izlememesi gereken görüntülerdi. Büyükler onlara iyi örnek olmuyorlardı çünkü. Tam da bu tartışmanın yaşandığı günün ertesi günü, Erzurum Gençlik İl Spor Müdürlüğünün “gülümsemesi gereken gençlerimiz projesi” kapsamında çocuklar TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’i ziyaret etmişlerdi. Şahin, “Genel Kurul’da yaşanan olayları vatandaşlarımız ve bu yavrularımız da izledilerse gülümseyemediler ve üzüntü duydular. Ben de üzüntü duydum” diyerek haklı tepkisini dile getirdi. H H H Milletin vekilleri buradan dersler çıkarmak durumundalar. Bu kavgadan sonra görüntüyü özetlemek gerekirse… Böyle bir Meclis’ten sivil ve demokrat bir anayasa ve inançlar önündeki engellerin kaldırılması konusunda mutabakat sağlanacağını beklemek hayalperestlik olur. Hükümet bu meselelerin çözümünde—her zaman söylediği gibi—mutabakat arıyor. CHP ile baştan beri zaten mutabakat içinde olamayacakları belliydi, şimdi de MHP’yle böyle bir kavganın ardından bu mutabakatın kolay olmayacağını gösterdi. İkincisi, mukaddes değerlerimizin bu şekilde uluorta şaka malzemesi yapılması yanlıştır. Bunu AKP’li bir belediye meclis üyesinin yapması ne kadar yanlışsa, bunun bütün milletin izlediği meclis genel kurulunda yapılması çok daha yanlıştır. Üçüncüsü, GATA’da yaşanan başörtüsü ziyaretçi sıkıntısının “sağ bir parti” tarafından—ertesi gün yanlış olduğu söylense de—sahiplenir şekilde üslûp kullanılması milletin gözünden kaçmadı. İşin özeti, şu haklı veya bu haklı diye kimse bir şey söyleyemez. İktidara da muhalefete de yakışan bir şey değildi. Yedi yaşındaki kızımın söylediği gibi “koca koca amcalar niye kavga ediyorlar? Bir de milletvekili olacaklar…” Özetin de özeti bu… 05.02.2010 E-Posta: [email protected] |