Şaban DÖĞEN |
|
Bayramda sevinebilmek |
Başlangıcı rahmet, ortası mağfiret, sonu da Cehennemden kurtuluş olan Ramazan ayını bitirirken biiznillah sevinç ve mutluluk günleri olan bayrama ulaştık. Nefisle yapılan mücadelede nefsin sırtını yere getirmenin peşin ücret ve ödül günleridir bayram günleri. Ahiretteki ücretine ise sınır yok. Ramazan nefis ve şeytanla çok yönlü yapılan bir savaş günü oldu. Ayrıca iç içe girmiş, peşpeşe gelen sıkıntı ve musibetlerle de denedi Rabbimiz bizi. Trakya’yı ve 100 yılda bir görülen ve İstanbul’u vuran su baskınları şaşkına döndürdü insanları. Kâinatın tek hakimi olan Rabbimiz gafletlerimizi dağıtıp acz, za’f ve fakrımızı ciddî şekilde hissettirdi. Ölümün, musibetlerin ne kadar yakın olduğunu bütün zerrâtımızla anladık. Her an Allah’ın bizi görüp gözettiğini, Onun rahmet, himâye ve ihsanlarıyla ayakta kalabildiğimizi bir kere daha gördük. Yardımlaşma ve dayanışma duygularımız harekete geçti. Bayramda bu duygularımızı daha pekiştireceğiz. Verdiğimiz fitreler yetmeyebilir. Çevremizde ne kadar yoksul, yetim, kimsesizler; yakınlarımız ve komşularımızdan ihtiyaç sahibi olanlar varsa onları sevindirmeye devam. Yetim başı okşamanın ne kadar önemli olduğunu Allah Resûlü (asm) ne güzel göstermiş: “Kalbinin yumuşaması, işinin rast gitmesi için, yetimlere merhamet et, başlarını okşayıp ihtiyaçlarını karşıla, yediklerinden yedir. O zaman sertliğin, sıkıntın gider, işlerin de yoluna girer.”1 Bizzat Peygamberimiz (asm) örnek olmuş. Akrabe oğlu Beşir Uhud’da babası şehit düşünce sahipsiz kalmış. Kâinatın Efendisi (asm) evlerini ziyaret ettiğinde Beşir’i ağlar vaziyette bulmuş. Gözyaşlarını dindirmek için, kendisini babası yerine kabul etmesini istemiş. “Ben baban, Âişe de annen olsun istemez misiniz?” buyurmuş. Teselli bulup sevinçten uçar hâle gelen Beşir’in gözyaşları dinmiş, sevinmeye başlamış. Hz. Peygamber gibi bir babası, Hz, Ayşe gibi bir annesinin olması kimi sevindirmez ki! Hz. Ayşe’nin himayesinde daha Beşir gibi nice yetimler bulunmaktaydı.2 Şu mübarek Ramazan günlerinde yetimleri, yoksulları; musibetzedeleri, ihtiyaç sahiplerini sevindirmenin tam zamanı. Dertlerden, sıkıntılardan kurtulmanın en kestirme yollarından biri. Bayramınızı tebrik eder; şahsımız, ailemiz ve alem-i İslâm ve insanlık için hayırlar getirmesini Cenâb-ı Erhamü’r-Râhimîn’den niyaz ederim.
DİPNOTLAR: 1- Tirmizî, Büyu’: 73; Ebû Davud, Büyu’: 51. 2- DİA, Beşir bin Akrabe maddesi, 6:4. 20.09.2009 E-Posta: [email protected] |