Mehmet KARA |
|
Siyasetin bayramlaşması da böyle olur! |
Kurban Bayramını idrak ettik. Bayram huzur içinde geçerken, yollardaki kazalar yine milletin yüreklerini burktu. Dokuz günlük bayram tatili ise bugün bitiyor. Bu yüzden bugün yola çıkacakların dikkatli araba kullanmasını tavsiyede ediyoruz. Bayram tatilinde siyasetteki tartışmalar da devam etti. Gaflar, açık unutulan mikrofonlardan yayılan sesler bayramlaşmalarda yaşandı. Partilerdeki bayramlaşmalarda en çok konuşan MHP’li Osman Durmuş’un hem DP, hem de HAS Parti heyetlerine karşı yaptığı gaflar çok konuşuldu. HAS Parti’nin ziyaretinde “liderlerin üslûbu” tartışma konusu oldu. Durmuş’un diğer parti liderlerinin üslûbunu eleştirirken, Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin üslûbunun örnek (!) alınmasını istemesi tartışmayı alevlendirdi. Bu sözler üzerine HAS Parti heyetinden Havva Karademir buna itiraz etti. O da kendi genel başkanının örnek alınmasını istedi. Peşinden de “Kimse sütten çıkmış ak kaşık değil” demesi bayramlaşmada olması gereken “hoşgörü”yü azalttı. Hele hele Durmuş’un bu sözden sonra Saadet Partisi’ndeki kavgayı hatırlatması, Karademir’in Mehmet Şandır’ın polemiklere sebep olan “Başbakanın dili koparacağız” sözünü hatırlatması ile bayramlaşmayı polemiğe dönüştürmüş oldu. Durmuş’un Erdoğan’a yönelik “Oy ihtiyaç olunca ’Ülkücü kardeşlerim’, ihtiyaç olmayınca ’Kafatasçı’... Bu nasıl perhiz nasıl lahana turşusu” sözleriyle gerginlik sona erdi. Ancak daha sonra AKP heyetini karşılamadı. Bunun sebebini de anlatalım. Durmuş’un gafları (!) ilk değil. Sene başında Durmuş, Tayyip Erdoğan’ı yakışıksız bir ifade ile “peygamber”e benzetmesi de TBMM Genel Kurulu’nda kavgaya sebep olmuştu. Bu kavgada AKP Konya Milletvekili Orhan Erdem’in parmağı kırılmıştı. Adı geçen milletvekili Erdem, MHP’yi ziyaret eden AKP heyetinde vardı, ama Durmuş bu heyeti karşılamada yer almadı. Eğer orada olsaydı, neler yaşanırdı, yeni gaflar olur muydu? diye düşünmeden edemiyoruz. Durmuş’un gafları bununla da kalmadı. Demokrat Parti heyetine karşı söylediği cümlede gafın ötesinde bir şeydi. Kamerelara da yansıyan görüntülerde Durmuş, DP heyetinde “Sizin genel başkanınız Cindoruk’tu değil mi?” deyince adeta soğuk bir rüzgâr esti. DP Dış İşler Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Ünal, iki elini yana açarak “Eee her halde” demesinin ardından, ziyaret oldukça kısa sürdü. Heyet “biz kalkalım” diyerek MHP Genel Merkezinden 5 dakika sonra ayrıldı. Bu arada HAS Parti’den bahsetmişken, bayramlaşmada dikkate çeken bir olayı daha aktarmak gerekiyor. Bilindiği gibi, Numan Kurtulmuş, SP Genel Başkanlığına seçildikten sonra partide “ak saçlılar” denilen isimleri listeye almayınca günlerce süren bir mücadele başlamıştı. Kurtulmuş, özellikle Şevket Kazan ve Oğuzhan Asiltürk tarafından sert eleştirilere maruz kalmıştı. Sonrasında yapılan kongrede aday olmamış ve HAS Parti adıyla bir parti kurmasına kadar olaylar gitmişti. Birkaç ay önce gerçekleşen bu olaylardan sonra HAS Parti heyeti SP’yi bayramlaşmak amacıyla ziyaret etti. Ondan önce parti heyetlerini karşılayan Genel Başkan Yardımcısı Kazan, CHP, MHP, DSP heyetlerini, hatta yine kendilerinden ayrılan ve parti kuran AKP heyetini kabul ederken, HAS Parti heyetini karşılamaması da dikkat çeken bayramlaşma görüntülerindendi. HAS Parti’yi karşılamak için de epey bir süre geçmesi gerekiyor her halde. Diğer polemik ise, iktidarla anamuhalefet partisi arasında yaşandı. AKP Ankara Milletvekili Haluk Özdalga’nın partiler arası bayramlaşma programında açık unutulan mikrofondan yansıyan sözleri CHP’yi hayli kızdırdı. Özdalga, kendini savunurken CHP kanadından sert cevaplar gelmeye devam ediyor. Bayramda yapılan konuşmalarda da yine liderlerin birbirlerine karşı üslûpsuz beyanları devam etti. Bayramdan yeni çıkmışken, bu sözleri yazmanın pek doğru olmayacağını düşünüyorum. Ama şunu söyleyebiliriz. Liderler yine bildiğiniz gibi karşılıklı polemiklere, birbirini anlamamaya devam ettiler… Oysa ki bayramlar dargınlıkların ve küslüklerin sona erdiği günlerdir. Siyasette yeni bir sayfa açmak gerekirken, bunun yapılmadığı görülüyor. Siyasetteki bayramlaşmalarda bu görüntüler yaşanırken, bayramın birleştiriciliği, kardeşliği, sevgiyi, dayanışmayı ve hoşgörüyü arttıran mânâsına uymayan yüzü yine ortaya çıktı. Siyasetteki karşılıklı polemik ve üslûpsuz tartışmalar biraz yumuşasa da aynen devam ediyor. 21.11.2010 E-Posta: [email protected] |