26 Temmuz 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Süleyman KÖSMENE

Elli seneye denk bir ibadet gecesi


A+ | A-

Hadislerde “Nısf-u Şaban” olarak ifadesini bulan mübarek bir günün içindeyiz. Nısf-u Şaban, üç ayların ikincisi olan Şaban ayının ortası. Berat Gecesi ile başlayan gün. Kurtulmak isteyen için, beratını almak isteyen için mahşerden önce verilmiş rahmet dolu, mağfiret dolu, yüksek fırsatlar dolu gecelerden birisini daha bu gece –İnşallah- idrak edeceğiz. Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) Şaban ayının on üçüncü gecesi geldiğinde mübarek başını secdeye koydu. Ümmeti için af ve mağfiret istedi. Kendisine ümmetinin üçte birinin bağışlandığı müjdelendi. Resul-i Ekrem (asm), on dördüncü gece tekrar secdedeydi. Yine ümmetinin bağışlanmasını istiyordu; ümmetinin üçte ikisinin mağfiret edildiği müjdelendi. Ve on beşinci gece yeniden o mübarek baş Allah’ın huzurunda secdeye kapandı. Allah Resulü (asm) ümmetinin tamamının bağışlanmasını istiyordu. Bu gece, Allah’tan yüz çevirenler dışında, ümmetinin tamamı bağışlandı.1

Resul-i Ekrem Efendimiz (asm) Şaban’ın on beşinci gecesinde: “Ya Aişe, bu gece nasıl bir gece, bilir misin?” buyurdu. Hz. Aişe (ra): “Allah ve Resulü daha iyi bilir” dedi. Peygamber Efendimiz (asm): “Bu gece Nısf-u Şaban’dır. (Şaban ayının yarısıdır.) Dünya işleri ve kulların işleri bu gece Yüce Hakka arz edilir. Bu gece cehennemden azat edilenlerin sayısı; kelb kabilesinin koyunları sayısından daha fazladır. Bu gece bana ibadet yapmam için izin verir misin?”

Hazret-i Aişe (ra): “Olur ya Resulallah!” dedi.

Peygamber Efendimiz (asm) kalkıp namaza durdu. Ayakta durması uzun sürmedi. Fatiha Sûresini okudu; sonra küçük bir sûre okudu. Ardından secde yaptı. Gecenin yarısına kadar secdede kaldı. Daha sonra ikinci rekâta kaktı. Ayakta iken, birinci rekâtta okuduğu kadar bir şey okudu. Sonra yine secdeye vardı. Bu defa da tan yeri ağarıncaya kadar secdede kaldı. Secdede o kadar kaldı ki, Hazret-i Aişe Resulullah’ın (asm) ruhunun kabzolunduğunu sandı. Secdeden kalkması uzayınca, Hazret-i Aişe (ra) telâşlandı, kendisine yaklaştı. Mübarek ayaklarına dokundu. Hareket ettiğini görüp canlılık hissedince rahatladı.

Kulak verdi. Peygamber Efendimiz (asm) secdesinde şöyle yalvarıyordu: “Allah’ım! Azabından affına sığınırım. Gazabından rızana sığınırım. Senden Sana sığınırım. Şanın yücedir. Sen kendi zatını övdüğün gibi, seni övemem!”

Sonra Hazret-i Aişe (ra) sordu: “Ya Resulallah, bu gece secdende bir şeyler okuduğunu duydum. Bunları daha önce okuduğunu hiç duymamıştım.”

Peygamber Efendimiz (asm): “Sen onları öğrenebildin mi?” buyurdu.

Hazret-i Aişe (ra): “Evet ya Resulallah!” deyince, Peygamber Efendimiz (asm) bundan hoşlandı da: “Ya Aişe! Onları hem sen öğren, hem de başkalarına öğret” buyurdu.

Resulullah Efendimiz (asm) buyurdu ki: “Şaban ayının on beşinci gecesinin ilk vaktinde Cebrail (a.s) bana geldi; dedi ki: “Ya Muhammed, başını semaya kaldır, bak!” Sordum: “Bu gece nasıl bir gecedir?” Hazret-i Cebrail (as) şöyle anlattı: “Bu gece, Allah, rahmet kapılarını açar. Kendisine şirk koşmayanların hemen hepsini bağışlar.”

“Gecenin dörtte biri geçtikten sonra, Cebrail (as) yine geldi ve şöyle dedi: “Ya Muhammed başını kaldır, semaya bak!”

“Bir de baktım ki, ne göreyim, cennet kapıları açılmış. Cebrail’e (as) sordum: “Bu kapılar ne zamana kadar açık kalacak?” Cebrail (as) şöyle dedi: “Allah’ın, Beni Kelp kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısından daha fazla kimseyi cehennemden azat edinceye kadar.” 2

Peygamber Efendimiz (asm) devamla: “Şâban’ın 15. gecesi geldiğinde geceyi uyanık ibadetle, gündüzü de oruçlu olarak geçirin. O gece güneş battıktan sonra Allah rahmetiyle dünya semasına tecelli eder ve şöyle seslenir: ‘İstiğfar eden yok mu, affedeyim ve bağışlayayım. Rızık isteyen yok mu, rızıklandırayım! Başına bir musibet gelen yok mu, sağlık ve afiyet vereyim!’ Bu, tan yerinin ağarmasına kadar böylece devam eder.” 3

Bir mektubunda ehl-i îmân ve ehl-i hizmetin her bir gecesinin, Leyle-i Mi'rac, Leyle-i Berat ve Leyle-i Kadir kadar kıymettar olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz eden Bediüzzaman Hazretleri 4, Berat Gecesinin mahiyetini ve bu gecede neler yapacağımızı şöyle ifade eder: “Bu gelen gece olan Leyle-i Berat, bütün senede bir kudsî çekirdek hükmünde ve mukadderat-ı beşeriyenin programı nev’înden olması cihetiyle Leyle-i Kadr’in kudsiyetindedir. Herbir hasenenin Leyle-i Kadir’de otuzbin olduğu gibi, bu Leyle-i Berat’ta herbir amel-i sâlihin ve herbir harf-i Kur’ânın sevabı yirmibine çıkar. Sair vakitte on ise, şuhur-u selâsede yüze ve bine çıkar. Ve bu kudsî leyali-i meşhurede onbinler, yirmibin veya otuzbinlere çıkar. Bu geceler, elli senelik bir ibadet hükmüne geçebilir. Onun için elden geldiği kadar Kur’ânla ve istiğfar ve salâvatla meşgul olmak büyük bir kârdır.” 5 Cenâb-ı Hak, bu gecede elli senelik ibadete denk kılacak ameller yapmayı sizlere ve bütün ümmete müyesser kılsın. Berat geceniz mübarek olsun. Amin.

Dipnotlar:

1- H. Dini K. Dili, s. 4294; 2- İbni Mâce, ikame: 191; 3- İbni Mâce, İkame, 191; 4- Kastamonu Lâhikası, s. 58; 5- Şuâlar: 505.

26.07.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (25.07.2010) - Boşanmada nezaket usûlü

  (23.07.2010) - Sesteki helâl güzellik

  (21.07.2010) - Yirmi Dördüncü Lem’a’nın diliyle tesettür

  (20.07.2010) - Kısa kısa

  (19.07.2010) - Hizmet ve aile ilişkileri

  (18.07.2010) - Gecenin sonu: İmsak ve fecir

  (16.07.2010) - Hayra çıkan tarihler

  (15.07.2010) - Bir hamdden binler hamdler nasıl doğar

  (14.07.2010) - Vefa mü'minin yüz akıdır

  (13.07.2010) - Kaza namazının hükmü


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.