H. İbrahim CAN |
|
Başbakan’ın Amerika gündem(ler)i |
Başbakan Erdoğan, Amerika’da yoğun bir gündeme yetişmeye çalışıyor. İki Konferans, Güvenlik Konseyi toplantısı, ikili görüşmeler ve G20 zirvesi… Bunların her biri kendi içinde önemli. Ancak bunların yanı sıra adı bilinen, ama muhtevası gizli gündemin de bulunması kaçınılmaz. Irak’tan çekilmenin Türkiye üzerinden gerçekleşmesi bunlardan birisi. Amerika çekilmenin önemli bir kısmının Türkiye sınırı üzerinden, Türk limanlarını ve kendi üslerini kullanarak gerçekleştirmek istiyor. Bu konu bu ziyaret esnasında masada bulunacak. İkinci gündem maddesi Türkiye’ye satılacak füze sistemi. Ülkemizin son yıllardaki en büyük askerî anlaşmalarından birisi olan bu satış, aynı zamanda Amerikan silâh sanayii için de önemli bir ticaret olacak. Biz kime karşı ve niye kullanacağız? Bu henüz belirsiz. Bir yandan İran dahil bütün komşularımızla iyi geçinme, işbirliği yapma politikaları geliştirirken, öbür yandan böylesine büyük ve maliyetli bir savunma sistemi kurmanın mantığını anlamak güç. Türkiye-Ermenistan ilişkilerindeki yol haritasının bundan sonrası, özellikle de bu kapsamda Ermenistan sınır kapısının açılması takvimi, Dağlık Karabağ sorununda ilerleme sağlanması, bir diğer gündem maddesi. Bu arada Afganistan’a daha fazla Türk askeri gönderilmesi ve Türk birliklerinin operasyonel faaliyetlerde kullanımına izin verilmesi de Amerika’nın gündem maddelerinden. Afganistan’daki Amerikan ve NATO birliklerinin komutanı General Stanley McCharytal, bu ülkeye ek kuvvet gönderilmesi halinde başarısız olacaklarından yakınıyor. Hem de Amerikan askeri sayısı 32 binden 62 bine çıkarılmışken. Almanya, İngiltere ve en son da İtalya kamuoyu, Afganistan’daki kayıplarından dolayı askerlerini çekmek için hükümetlerine baskı yapıyor. Bu durumda doğacak boşluğu dolduracak kuvvet lâzım. Umarız bu taleplere olumsuz cevap veririz. Gündemin diğer maddesi ülkemizin çok etkili bir katılım sergilemediği G20 zirvesi. Bu zirvede küresel ekonomiyi düzlüğe çıkaracak yeni tedbirler görüşülecek. İngiltere, şimdiye kadar Amerikalı tüketiciye güvenen dünya ekonomisinin yeni motorunun Çinli tüketiciler olması için plan teklifi hazırladı. Bu plan bizim Çin uçak gemisinin boğazlardan geçişine izin verirken kurduğumuz hayale benziyor. Birbuçuk milyara yakın Çin’liden Türkiye’ye akın akın turist getirmek, her Çinliye bir portakal satmak gibi Zihni Sinir projelerimize karşın, Çin’den daha fazla mal alma, her yeri 1 liralık mal satan Çin mağazaları ile doldurma sonucunu almıştık. Gündemde son olarak demokratik açılım—ya da Kürt açılımı—bulunuyor. Bu süreçteki kilometre taşlarının geçilmesi zamanı geldi. PKK’nın silâhsızlandırılmasında ABD’den önemli bir beklentimiz var. Bu arada af ya da ‘eve dönüş’ adımında terör örgütünün lider kadrosunun ikna edilmesi, bunların yerleştirileceği yerin belirlenmesi, malî kaynaklarının kontrol altına alınması konusunda da Amerika’nın öncülük yapması gerekiyor. Görüldüğü gibi gerek açık, gerekçe gizli gündem hayli yoğun. Umarız bu ziyaretten Nasrettin Hoca gibi ikinci bir fille dönülmez. 24.09.2009 E-Posta: [email protected] |