Bu zamanda mide rahatsızlığı olmayan çok az sayıda insan var.
Özellikle yirmili yaşlardan itibaren pekçok kimsede görülen, otuzlu yaşlarda ise had safhaya çıkan ve eğer tedâvisi yapılmazsa başka hastalıkları da tetikleyen mide rahatsızlıkları, bugün tıp dünyasının en öncelikli meşguliyetleri arasında yer alıyor: Habire ilâçlar üretiliyor, diyetler uygulanıyor, ameliyatlar yapılıyor, vesaire...
Giderek daha yaygınlaşan bu amansız hastalığın şüphesiz ki, bir değil, birçok sebebi var: Üzüntü, sıkıntı, stres, kalitesiz yağlar, düzensiz beslenme, zararlı yiyecek–içecekler, su ve hava kirliliği...
Yaşadığımız tecrübe
Mide fesadı hususunda, bizim de yaşadığımız ciddî tecrübeler var.
Yirmili yaşlarda sancılanma başladı. Otuzlu yaşlarda 3–4 kez kanama oldu. Gastritle başlayan rahatsızlık, sonunda ülsere dönüştü.
Hasılı, ameliyatlık bir duruma geldik... Kullanmadığımız ilâç kalmadı. Ancak, bunların hiçbiri "kesin çözüm" olmadı.
Sonunda anladık ki, bizdeki bu marazın iki önemli sebebi var: Biri üzüntü, sıkıntı, yoğun stres; diğeri ve en mühimmi ise, tevekküldeki zaafiyet, yahut yanlış tevekkül...
Tedâvi arayışımız, doğru tevekkül ve "alternatif tıp"la devam etti. İlk etapta, zeytinyağlı "Kudretnarı" kullandık. Bu ilâcın, ayrıca ballısı da var.
Kudretnarının çok büyük faydasını gördüm. Ağrılar, sızılar (arada bir nüksetmekle beraber) minimum seviyeye indi.
Bunun yanı sıra uyguladığımız en büyük tedbir, çiçek ve margarin yağlarına paydos ederek, halis zeytinyağına dönmek oldu.
* * *
Evet, halis, katışıksız (yani % 1 asitli sızma) zeytinyağı, bedenî sıhhat itibariyle hayatımın dönüm noktası oldu, diyebilirim.
Yaklaşık on beş yıldır, hemen her yemekte bu yağı tercih ediyoruz. İkinci tercihimiz ise, az miktarda olmak üzere tereyağıdır.
Ağırlıklı olarak zeytinyağını kullandığımızdan bu yana, şükürler olsun, ciddî bir rahatsızlığımız olmadı.
Arada bir, şurada burada yediğimiz başka yağlarla pişirilmiş yemeklerin, menfî tesirler uyandırdığını da ifade etmiş olalım.
Kur'ân'da da ehemmiyetle zikredilen zeytin mu'cizesi ve bu nimetten imal edilen sair ürünlerin, insan hayatında müsbet mânâda pekçok ve pek büyük tesirleri var.
Bununla beraber, zeytin meyvesi gibi, zeytinyağının da birkaç çeşidi olduğunu bilmek lâzım. Faydası olacağı kanaatiyle, bu hususa da bir sonraki yazıda değinmeye çalışalım.
GÜNÜN TARİHİ 1 Kasım 1922
Saltanatın sonu
Osmanlı Saltanatının mukadderatı hakkında Millet Meclisi'nde yapılan görüşmeler sona erdi.
Meclis'te, Saltanat ile Hilâfet makamının birbirinden ayrılması ve Saltanatın kaldırılması yönünde tarihî bir karar alındı.
Bir gün evvel Mudafaa–yı Hukuk Grubunda konuşulan bu mesele, M. Kemal'in teklifi ile Meclis gündemine getirilmişti.
Yapılan müzakereler neticesinde, 623 yıldır tarih sahnesinde varlığını sürdüren Osmanlı Devletine son verilmesi kararı alındı.
Böylelikle, yedi düvelin birden yüklenerek yıkamadığı Osmanlı Saltanatını, kendi elimizle yıkıp tarihe gömmüş olduk.
Benzer bir mesele, yüzyıllar önce (1688) İngiltere'nin (B. Britanya Krallığı) de gündemine gelmişti. Yeni hazırlanan anayasa, demokrasiye kapıyı aralamış, ancak kraliyeti de tümüyle gözardı etmemişti.
İngiltere'de, halen sembolik bir değer taşıyan krallık sistemi devam ediyor. Ancak, hayatın her kademesinde geçerli olan ve ağırlığını hissettiren sistem, yine demokrasidir.
Bu karma sistemin ismi, "meşrûtî monarşi" şeklinde de ifade edilebiliyor.
Dolayısıyla, bu toprakların fatihi olan Osmanlı'ya da sembolik bir statü verilebilirdi. Ancak olmadı.
01.11.2007
E-Posta:
[email protected]
|