On küsûr yıl, Yeni Asya gazetesi Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz Bölgesi temsilciliği yaptım.
Üç-dört ayda bir bu mahallere gidip, dostlarımız ile hasretlik giderirdik.
Amasya, Tokat, Erzincan, Erzurum, Ağrı, Iğdır, Bayburt, Gümüşhane, Rize, Trabzon, Gresun, Ordu, Samsun ve de Sinop, benim gezmem gereken mahaller idi.
“Araya hasretlik girdi. Hazin hazin ağlar gönül” dercesine hasretliğin çaresi dostlar ile buluşup hatıraları tazelemek, samimi dostluğun gereğidir.
Aradan iki yıl geçmişti.
Bazı dostlarımızı çeşitli vesileler ile görmüş olsak da, eski tadı bulmak zordu.
İşte, geçtiğimiz günlerde Tokat Turhal’dan başlayan gönül turumuzda, gazetemizin gayretli ve ehl-i ilim yazarlarından Mehmet Ali Kaya Bey’i makamında ziyaret edip, güzel dostluk ve muhabbetlerinden sonra, Tokat’ın merkezindeki büromuzun yeni mekânında emektar Ahmet Tan Ağabey ile Azam Bey’i gayret içinde gördük.
Dostlarımızla akşam sohbetinden sonra, kafilemize katılan emekli başmüfettiş Ahmet Kara Beyefendi ve emektar eğitimci Osman Aktaş ile Erzincan’a ulaşmak için mesafe katediyoruz.
Akşam yine Erzincan’ın can dostları ile Risâle-i Nur’un deryasından istifade etmek için satırlarındaki harikalıklarla hemhâl oluyoruz.
28 Ekim’de, temsilcimiz Arif Çenel Beyin oğlu Said kardeşimin düğününde kısa bir konuşmadan sonra Erzurum’a uluşmak için yola koyulduk.
Yolda Erzincan’ın nezih kara üzümünden tatmak için durduk. Taze dalında üzümlerden yedik. Üzümü bize sunan lise mezunu öğrenciden, Ahmet Kara Hocamızın “Namaz kılıyor musun delikanlı?” sorusuna karşılık:
“Ağabey, bizim namazımız yoktur” cevabını aldık.
“Neden?” sorusuna genç, şöyle cevap verdi:
“Biz Alevîyiz.”
Ahmet Bey, delikanlıya, bir Küçük Sözler hediye etti.
Ve yolumuza devam ettik. İyi ki devam ettik, daha sonra emniyet gerekçesi ile Erzincan-Erzurum yolu kapanmış.
Akşam, Atatürk Üniversitesi öğrencileri ile tanıştık ve sohbetler yaptık.
Sabah kahvaltısını ise, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı’nın kayınpederi Raif Bey’in evinde yaptık.
Sahabe-i Kiram’dan Abdurrahman Gazi’nin kabri ziyaret edilmeden Erzurum’dan ayrılınmaz. Tarihî mekânları ziyaretten ve temsilcimiz Selim Bey’in misafirperverliğinden sonra İspir, Pazaryolu, İkizdere, Ovit dağını aşarak Rizeli dostlara ulaştık akşam üstü.
Bizim derdimiz, Risâle-i Nur’dan çıkan muhabbet duygusunu dostlar ile paylaşmaktır.
Ahmet Kara Bey, 1971 yılında bu ilimizde İmam Hatip Lisesi Müdürlüğü yaptığı için buralarla ciddî alâkaları var. Özellikle, Toprak ailesinin birbirinden güzel fertleri ile...
Yol üzerinde Trabzon var. Bu kahraman insanlarla da, yaklaşık iki yıldır uzak kaldık. Hasretlik ve dostluğun getirdiklerini, ancak böyle izale edebiliyoruz.
Sırası ile Gresun, Ordu, Perşembe, Fatsa, Ünye ve tekrar Tokat ilimize uğrayarak yılların biriktirdiği eski dostlukları, yani eskimeyen dostlukları yâd etmiş olduk.
Siz siz olun, “Seyahat edin, sıhhat bulun” hadisini hayatınıza tatbik edin.
01.11.2007
E-Posta:
[email protected]
|