Yaklaşık iki senedir inşaatı devam eden Nurs'taki "Bediüzzaman Külliyesi", bugün itibariyle yeni bir safhaya gelmiş bulunuyor.
Değişik vesilelerle sizleri haberdar etmeye çalıştığımız bu külliyenin betonarme işleri hemen hemen tamamlanmış durumda.
İmkânsızlıklar sebebiyle geçen sene üstü kapatılamayan cami bölümünün ana (büyük) kubbesi de geçtiğimiz günlerde kapatılarak, kaba inşaatı tamamlandı.
Şimdi, sıra geldi duvarların örülmesi, mermerlerin döşenmesi, elektrik ve kalorifer tesisatının kurulması ile büyük ve küçük kubbelerin kurşun plakalarla kaplanması işine...
Bütün bu işlerin yapılabilmesi için, yine sizlerin yardımına büyük ihtiyaç var.
Zira, daha evvel de belirttiğimiz gibi, Nurs'lu ağabeylerimizin maddî imkânları son derece kısıtlıdır. Kıt kanaat geçiniyorlar. Buna rağmen, külliyenin inşası için canla başla çalışıyorlar.
Kaldı ki, Nurs köyü sadece orada yaşayanların değil, hepimizin. Nesl–i mübarekten gelen Sofi Mirza, Nuriye Hanım ile çocuklarının, torunlarının mezarı orada. Orada doğan ve çocukluğunu o köyde yaşayan Üstad Bediüzzaman'ın yakın akrabaları halen orada. Nurs köyü, tıpkı Barla gibi geniş bir Nur menzilidir.
Ayrıca, Türkiye'nin hemen her yerinden ve dünyanın muhtelif merkezlerinden buraya ziyaretçi akını var. Bazı günler 200–300 kişiyi bulan ziyaretçilerin ağırlanabilmesi için ise, köyün merkezî mahallinde birkaç misafirhaneye ihtiyaç hasıl olmuş durumda.
Daha evvel yine hatırlatmıştık ki, inşa halindeki üç katlı bu mübarek külliyenin (Haşiye) önemli bir bölümü misafirhane olarak tanzim ediliyor. Külliyenin diğer bölümleri ise, cami, dershane, sohbet odası, Kur'ân kursu, abdesthane, gasilhane, vs... şeklinde planlanmış.
Nurslu ağabeylerimizin niyet ve arzusu, bu yıl kış bastırmadan evvel, hiç olmazsa külliyenin ibadet (cami) ve misafirhane kısmını kullanılabilir hale getirmektir.
Ancak, bu işi yapmaya madden güçleri yetmemektedir. Sizlerin desteğine ihyaçları var. Onlar namına bu hususu sizlere arz etmeyi burada bir vazife, bir vecibe telakki ediyoruz.
Ehl–i dünyanın sponsorları, külliyeye kendi isimlerini vermek karşılığında her türlü yardımı yapma teklifinde bulundukları halde, "Bediüzzaman" ismini gölgelemeyi asla düşünmeyen ve buna rıza getirmeyerek maddî teklifleri ellerinin tersiyle iten sâdık, hâlis, çilekeş, vefakâr ve fedakâr Nurslu ağabeylerimizi bizler de aynı duygularla bağrımıza basıyor ve her zaman için onların yanında, yardımında olduğumuzu burada bir kez daha beyan etmek istiyoruz.
İrtibat
Nurs'ta inşa edilen bu mübarek cami ve külliyeye yardım için, köylüler tarafından kurulmuş bulunan ayrıca bir dernek var.
Bu dernek adına açılan banka hesabı ise, aşağıdaki gibidir:
Ziraat Bankası Hizan Şubesi
Hesap no: 4450 6210
Daha teferruatlı malûmat için, ayrıca inşa hizmetleriyle birinci derecede alâkadar olan muhterem Hikmet Okur'u aşağıdaki telefon numalarından da arayabilirsiniz:
(0532) 593 07 97
(0505) 950 00 62
........................................
(Haşiye) Rüyâ–yı sâdıka
Nurs köyünde inşa edilmekte olan Bediüzzaman Külliyesi hakkında, bir ağabeyimizin (ismi mahfuz) yakın zamanda görmüş olduğu pek güzel ve mübarek bir rüyâ var.
Esasında, bu sıradan bir rüyâ olsaydı, ondan bahsetmeyi hiç düşünmezdik. Ancak söz konusu "rüyâ–yı sâdıka" olunca, durum elbette ki farklı olur.
Ayrıntılarını Nurs'tan Hikmet ve Hayrullah Okur'dan öğrenebileceğiniz bu mübarek rüyânın hülâsası şudur:
Rüyâsında İstanbul'dan Nurs'a giden bir ağabeyimiz, yapımı devam eden "Bediüzzaman Külliyesi"nin durumunu merak ile görmeye gider. Bir de bakar ki, Resûl–i Ekrem (asm) ile Bediüzzaman Hazretleri bizzat oradalar. Üstelik, onları külliyenin inşaatında bilfiil çalıştıkları bir vaziyette görür.
Heyecan içinde uyanan bu ağabeyimiz, rüyâsını Nurslu ağabeylere anlatır; onların şevk ve gayretlerinin ziyadeleşmesine vesile olur.
09.08.2007
E-Posta:
[email protected]
|