Bediüzzaman Hazretleri, Hanımlar Rehberi’nde tesettürün kadınlar için fıtrî olduğunu ifade ederken, misâl olarak Avrupalı kadınların, polislere, bakışlarıyla kendilerini rahatsız eden erkekleri, “Bu alçaklar bizi göz hapsine alıyorlar…” diye şikâyetlerde bulunduğunu anlatır…
O yıllardan bu güne benzer misalleri medyada gittikçe sıklaşan periyotlarda görmek mümkün.
İşte asrımız kadınının fıtrata dönüş hareketinin bir yansıması olan ilginç haberlerden bir demet…
En mutlu kadın…
Amerika’da ortaya çıkan anti feminist bir kadın hareketi olan “Feragat Eden Kadınlar”, faaliyetlerini Avrupa’ya yaymaya başladı. Laura Doyle adında Kaliforniyalı bir ev kadını tarafından kurulan ve kadınları kocalarına itaat etmeye çağıran hareket, başta İngiltere olmak üzere bir çok Avrupa ülkesinde örgütleniyor.
33 yaşında part time çalışan bir reklâm yazarı olan Doyle, feragat etme felsefesini, kötüye giden 11 yıllık evliliğini kurtarmaya çalışırken geliştirmiş. Geçirdiği dönüşümü şöyle anlatıyor:
“Çevremde iyi giden evliliklere baktım ve gördüm ki, kimi paranın kontrolünü kocasına bırakmış, öteki kocasının giyim zevkini hiç eleştirmemeyi ilke edinmiş... Ben de bunun üzerine dırdıra son verdim. Onu para ve kariyer meselelerinde sıkıştırmaktan vazgeçtim.” Deneyimlerini “The Surrendered Wife-Feragat Eden Kadın” adlı kitabında toplayan Doyle’un felsefesi kısaca, “En mutlu kadın kocasına itaat eden kadındır” cümlesinde toparlanabilir.
Bu harekete destek verenler şöyle diyorlar: “Boşanma istatistikleri kadınların son 30 yılda bir şeyleri yanlış yaptığını gösteriyor. Laura, düşündüğünü söyleme cesaretini gösterebildi ve onun tavsiyelerini uygulayan bir çok kişi şimdi daha mutlu bir hayat sürüyor.”
(Mart 2002 tarihli gazeteler…)
Havva prensibi
“Kendi doğal rollerini bırakıp erkeklerle rekabete girişen kadınlar, hiçbir alanda tam başarı sağlayamıyor. Kadının bir şeyler öğrenmesi, eğitim görmesi ve evinin dışında görevler üstlenmesi tabiî ki normal, ancak belli bir ölçüyü korumak kaydıyla… Kadınlar ailelerine geri dönmeli.”
Bu sözler de başarılı bir Alman kadın televizyon programcısına ait. Fikirlerini “Eva prensibi” isimli kitabında toplayan Eva Herman’ın bağlı olduğu yayınevi, kitabı “Feminizm koca bir yanılgıdan mı ibaret?” sorusuyla tanıtıyor…
(14.8.2006, Zaman)
Zor ve keyifli…
“Bence annelik oyunculuktan çok daha zor, ama zor olduğu kadar da keyifli. Çocuklarım için her gün Allah’a şükrediyorum.”
Hollywood’un ünlü kadın oyuncularından Gwyneth Paltrow aynı zamanda iki çocuk annesi…
(5 Mart 2007, Günaydın)
Süper kadın değil, mutlu kadın…
İngiltere’de çalışan kadınlar üzerine yapılan ve The Gurdian’da da yayınlanan bir habere göre, çalışan İngiliz kadınların üçte ikisi “Çocuk da yaparım, kariyer de” demenin aslında gereksiz yere her şeyi sırtlanmakla eş anlamlı olduğuna karar vermişler ve daha geleneksel aile modellerine dönmeyi arzu ettiklerini belirtmişler. İş ve ev hayatını dengede götürmeye çalışan “süper kadın” değil, evde çocuğuyla zaman geçiren “mutlu kadın” olmak istediklerini, aileyi erkeğin geçindirmesi gerektiğini ifade etmişler.
(Kaynak: Cumhuriyet,
15 Mayıs 2005)
11.03.2007
E-Posta:
[email protected]
|