İlmi bir gerçekti, erkeklerin kadın konusundaki zayıflıkları. ABD’de son yapılan araştırmalar, kadınların cinselliği haftada bir iki kez, erkeklerinse yaklaşık her 58 saniyede bir düşündüğünü gösteriyordu. Her iki toplum birbirinden farklı olsa da erkeğin ve kadının yapısı neticede değişmiyordu. (Tesettür âyetlerini bir de bu açıdan düşünmekte fayda vardı!)
Erkeğin cinsellik noktasındaki zayıflığının farkında olan kadınların, bunu adeta bir silâh gibi kendi menfaatleri için kullanmaları garipti! Adeta kadınlar bu noktada erkekleşiyor, erkekler de kadınlaşıyordu…
Kadınlara neler oluyordu?..
Bizim Aile dergisinin Aralık sayısını bir inceleyin bakalım. Sizler ne düşüneceksiniz?..
Not: Derginin kapağını görüp ince bir noktayı hatırlatan pek çok okuyucumuz oldu. Sizlerle paylaşmak isterim. Ahi Evran’a ait olan sözün orjinali “Eline, diline, beline hakim ol!” şeklindeydi. Zira, “EDB” dizilişi, aynı zamanda şimdilerde müziği, sineması, gazete haberleriyle toplum hayatından kaldırılmaya çalışılan “edeb” kavramına işaret ediyordu.
Hatasız kul olmaz…
Hatasız, kusursuz olmak Allah’a mahsus. İnsan bir iş yaparken farkına varmadan yanlış bir adım atabilir, bunu fark edip anladığında onun bunun üstüne yamamaya çalışmadan hatasına sahip çıkar ve problemi çözüme ulaştırır. Belki de bir krizi fırsata dönüştürme imkânıdır bu.
Hatalarına sahip çıkma cesaretini gösterebilenler, zamanla daha az hata yapmayı öğrenirler. Hatta, zamanla başkalarının hatalarını düzeltecek düzeye gelebilirler…
Hiç hata yapmayanlar, hiç iş yapmayanlardır. Riski göze alma cesaretini gösteremezler.
İşte bir anne babanın çocuklarına verebileceği en önemli hayat derslerinden bir tanesi, hatasına sahip çıkıp düzeltebilmeyi öğretmektir.
Bu dersi ne derece öğretebiliyoruz, kendimizi sorgulamamız gerek.
Sözgelimi, “Beceremiyor” diye evlâdına basit ev işlerini bile yaptırmayan anne, şefkatini suistimal ettiğinin ve aslında ona en büyük kötülüğü yaptığının farkında mıdır?
Yavru kuşlar bile düşe kalka acemi kanat çırpışlarıyla ebeveynlerinin kılavuzluğunda uçmayı öğrenirken, anne babaların evlâtlarına hata yaptırıp sıkıntı çektirmemek adına hayat denizinde yüzmeyi öğretemeyişi ne acı!
Hayvanlar âlemini ibret nazarıyla tefekkür edip, dersler almamız gerek… Hele de kuşları…
Bilim dünyasından
hatalarıyla yükselenler…
Yaratılış âleminin sırlarını keşfetmekle meşgul olan bilim adamlarının dünyasından hatalar eksik olmuyor. İşte ilim dünyasında hatasını fırsata dönüştürebilenlerden iki örnek:
1- 20. yüzyılın en büyük keşiflerinden birisi olan ışığın sabit hıza sahip olduğu gerçeği bir hata neticesinde keşfedildi.
İki Amerikalı fizikçi, ışığın boşlukta yayılamayacağını ispat etmeye çalışıyorlardı. Yaptıkları deneyler sonunda, teorilerindeki hatayı fark edip, kabul ettiler ve doğruya ulaştılar. Işığın hızı sabitti. Hatta bu keşifleriyle Nobel ödülü bile aldılar.
2- Ampulün mucidi Thomas Edison’a sorarlar: “999 kez hata yapmanıza rağmen, bininci deneyi yapacak gücü nereden buldunuz?”
Edison’un cevabı ilginç: “Ampulün icadı bin aşamalı bir süreçti. Hata gibi görünen ilk 999 aşama, bininci ve son aşamaya götüren öğretilerle doluydu. Bu hataları yapmasaydık, ampulü bulamazdık.”
Hakikat nurunun peşinde olup, hata yapmaktan korkmamak gerek!
Hata yeter ki, maksatlı ve hileyle yapılmamış olsun…
24.12.2006
E-Posta:
[email protected]
|