Diziler sayesinde Türkiye’den kilometrelerce uzakta oluşumuzu hissetmiyoruz artık. Sanki dışarı çıkıversek hemen şuracıkta İstanbul, Kız Kulesi, Boğaz Köprüsü var.
Son zamanlarda sıkça duyar oldum bu sözü, “Ben var ya memleketteyken hiç dizilerin yüzüne bakmazdım, vakti boşa harcamak gibi gelirdi bana, ama gel gör ki şimdi nerede ne var ayrıntısıyla takip eder oldum.”
Hani öyle sandığınız gibi eli boşların ekran karşısına dizilmesi değil bu, bilinçli yapılan bir tercih. Onlarca iş arasına sıkıştırılmış, günün içinden bir enstantane. Son derece ilmî tartışmaların çay faslına burnunu sokacak arsız bir alışkanlık üstelik. ‘Zamanımızı iyi değerlendirmeliyiz, okunacak tonlarca kitap, öğrenilecek sayısız bilgi dururken biz kendimizi nelere kaptırıyoruz’ yakınmalarını arada bir duysak da bir türlü değişmeyen gerçeğimizle karşı karşıyayız. Biz de sizin gibi dizi izliyoruz. Türk televizyonları ve internet sayesinde.
Önce “Hayır hayır!” diyor, sonra “Evet evet!” diyoruz. “Ne yapalım ülkemizi çok özlüyoruz” arkasına sığınanlar, “Türkiye’de olup bitenlere diziler ayna tutuyor” bakış açısıyla eleştirel yaklaşanlar, “Bir de biz görelim, ne varmış bu kadar gündemi sallayacak?” meraklıları, kısacası ne ararsanız var bu topluluğun içinde.
***
İnsanlar, arada bir nerede olduğunu ve nerede yaşadığını unutmak isterya hani, işte öyle bir şey, kapıldığımız. Tamı tamına bir saat, “uzak” kavramını unutuyoruz. Ailecek yenen akşam yemeği sofralarına konuk oluyoruz dizilerdeki. Bizim masamızdaki boş sandalyeleri dolu hayal ediyoruz. Tabakların biri geliyor biri gidiyor, meğer biz ne kalabalıkmışız diyoruz. Gurbette doğup büyüyen ve ülkelerine gitme fırsatı elde edememiş çocuklar da memleketlerini diziler sayesinde tanıyorlar. İşte bu sebeple ailelere çok büyük görev düşüyor, her şeye rağmen ne yapıp edip yılda bir defa sıla-i rahim yapmak.
Türkiye’den yeni gelenler için ise, Türk dizileri hiç de cazip değil. Çünkü Amerika‘da keşfedilmesi gereken çok fazla şey var düşüncesiyle gelmişler buralara. Başlıyorlar önce Amerikan filmlerinden, dizilerinden teker teker izlemeye, fakat olmuyor, “Bir şeyler eksik, espriler yavan, bir kuruluk, bir acımsılık var. Başka kültür bu” diyorlar ve en az bir yıl sonra içinde Türk geçen, memleket izleri taşıyan her şeye hazine bulmuş muamelesi yaparak dört elle sarılıyorlar. Aslında üzerinde titizlikle durulması gerekenler; dizi kalitesi, seçimin iyi yapılması, zamanı kullanma şekli, çocukların ebeveynleri gözetiminde televizyon izlemeleridir.
18.12.2006
E-Posta:
[email protected]
|