Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 01 Temmuz 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Hüseyin GÜLTEKİN

Siyasî arenadaki ayak oyunları



Siyasî zemindeki kayganlığa ve siyasîlerin ayak oyunlarına akıl erdirmek mümkün değil. Doğrularla yanlışlar harmanlanarak milletin önüne sunuluyor ve bu şekilde akıllar çelinmeye, zihinler bulandırılmaya, kafalar karıştırılmaya devam ediliyor.

Perdeler arkasından hazırlanan oyun ve senaryolarla gerçekler kamufle edilerek yine millet kandırılmaya çalışılıyor, yine halktan gerekli destek ve gücü almak için, olmadık vaadler sıralanıyor.

Umut bağladıkları, bel bağladıkları en önemli unsur, tahkik ehli olmaktan uzak büyük halk çoğunluğu... Sergilenmekte olan ayak oyunlarını, kurulan tuzak ve oyunları fark edebilmekten aciz saf Anadolu insanının varlığı siyasîlerin her dönemde umutlarını arttıran, iştahlarını kabartan yegâne sermaye olmuştur her zaman.

Millet çoğunluğunun safderunluğu, siyasî kadroların işini kolaylaştırmaktadır maalesef. Demokrasiyi seçimden seçime rey kullanmaktan ibaret bilen, sâir zamanlarda seçtiği vekillerinden hiç bir hesap sorma alışkanlığı bulunmayan bir çok insanımızın bu lâkaytlığı mevcut siyasîlerin işini kolaylaştırmakta.

“Verdiğimiz söz ve taahhütlerimizi nasıl olsa unuturlar veya bizi hiçbir zaman hesaba çekmezler” varsayımıyla hareket eden siyasîler, hiçbir mahcubiyete girmeden meydanlarda nutuklar atarak, mitingler tertip ederek yine milletten rey isterler.

Son bir iki aydır Mecliste ve siyasî arenada hükümet ve muhalefet kanadında oynanan ayak oyunlarını, sergilenen tuzak ve senaryoları çözebilen var mı acaba? İşin perde arkasını görebilen var mı? Siyasîlerin söyledikleriyle gerçek niyetlerini bilen var mı?

Hükümet kanadı yaklaşık beş yıldır yaptıklarını ve yapamadıklarını bir kenara koyarak, ülke gündemini cumhurbaşkanı seçimine endekslemiş oldu. Yaptıklarını ve söz verip de yapamadıklarını adeta millete unutturarak, mağdur ve mazlûm pozisyonuna girme başarısını göstererek puan toplamaya çalıştı. İşin doğrusu bu oyunu iyi oynadı, kusur ve kabahatlarını bir anda unutturmayı iyi becerdi.

Öyle ki cumhurbaşkanını seçtirememenin faturasını da, kendi beceriksizliğini hiç nazara vermeden muhalefetin iki küçük partisine yükleyerek işin içinden sıyrılıverdi. Perde arkasında oynanan oyunlardan, sergilenen senaryolardan habersiz halkı da bu şekilde yönlendirmeye çalıştı.

Velâkin herkesin kabul edeceği bir gerçek var ki, milletin sıkıntıları devam ediyor. Dinî argümanları öne çıkararak uzunca bir süredir kimseye nasip olmayan bir oy çoğunluğuyla tek başına hükümet olan mevcut hükümetin söz verip de çözemediği o kadar çok problem var ki... Başörtüsü yasağına ek olarak “kamusal alan” denilen yasak bölge ucubesi... İmam hatip lisesi mezunlarının önündeki engeller... Fikir ve düşünceye karşı uygulanan sansür ve yasaklar... Alkol, uyuşturucu, kumar ve fuhuş gibi illetlerin artarak devam etmesi...

Evet, bütün bunlar mevcut hükümetin kerratla söz verip de yapamadığı ve bizce milletin ebedî hayatını tehdit eden problemler. Ama hepsi şu anda güme gitti, unutturuldu... Varsa yoksa cumhurbaşkanını seçtirmeyenler suçluydu çünkü...

Muhalefet kanadındaki samimiyetsizlikler, ayak oyunları da daha farklı... Milletin değerleriyle kavgayı dâvâ edinen, iyiye de kötüye de muhalefet etmeyi huy edinen, sürtüşme, çekişme ve problem üretmeyi muhalefet zanneden anamuhalefet partisinin yaptıklarını geçiyoruz. Çünkü o partinin yapısı herkesin mâlûmu.

Evet siyasî arenadaki karmaşa ve ayak oyunları devam ediyor. Millet, perde arkasındaki senaryolardan bîhaber... Milletin sıkıntılarını, problemlerini dert edinen yok gibi... Siyasîlerin kendi aralarındaki satranç oyunu devam ediyor. Menfaat üzerine dönen günümüz siyasetinin en ağır bedelini milletimiz ödüyor. Bediüzzaman’ın şeytandan kaçar gibi nefretle kaçtığı siyaset bu olsa gerek...

01.07.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (24.06.2007) - Zihnimdeki suâller

  (17.06.2007) - Hem dindar, hem siyasetçi olmak

  (10.06.2007) - Siyasette kafa karışıklıkları

  (03.06.2007) - Nifak ve çıkarların son bulması için

  (27.05.2007) - Bazı hassasiyetler fayda getirir

  (20.05.2007) - Hoş olmayan hatıralar

  (13.05.2007) - Yalnız dindar olmak yetmiyor

  (06.05.2007) - Dinî yaşantıdan başka çare yok

  (29.04.2007) - Cevap bekleyen suâller

  (22.04.2007) - İfsat komiteleri

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004