Seçiminizi yapın. Bu, işin yüzde birini ancak kapsar. Ona “cüz’î irade” diyoruz. Tercih bu.
Cenâb-ı Hak mükemmel bir hafıza vermiş.
İrade vermiş, akıl vermiş, göz vermiş ve bunları kullanmayı serbest bırakmıştır.
Serbestiz, ister doğruya, ister yanlışa doğru bunları yönlendiririz.
Seçim bu.
Yaklaşan seçimlerde bu iradenizi kullanırsınız. Partiniz kazanır veya kaybeder.
Bu bir memleket meselesidir.
Oysa bizler, hergün kendi dünyamızda birçok seçim yaparız.
Hepsi kendi hayatımızın katmanlarındadır.
Bu tercihimizi ya hayra, ya da şerre kullanırız. Hazret-i Ömer (r.a) sorarmış her akşam kendisine:
“Bugün Allah için ne yaptın?”
Seçim elbette çok önemli.
Bu, yılda veya birkaç yılda bir kapımızı çalar.
Oysa biz öyle önemli seçimler yaparız ki hayatımızda, partisi de, adayları da hep bizle beraberdir.
Hayatı ve onun hallerini çok önemli anlar olarak kabullenenlere ne söylenir?
Ya hayatı oyuncak olarak kabullenenler... Seçimini hergün her an kaybederler.
Siz seçimi elbette merak edersiniz. Bizim seçimimizin kuralları, Yüksek Seçim Kurulu yok iken de vardı.
Oylarımız bazen açık, bazen gizli yapıldı. Kendimiz tasnif ettik bu oyları.
Bazılarınca “çok önemli” addedilen hayat olayları, aslında koca bir hiçten başka birşey değildi.
28.06.2007
E-Posta:
[email protected]
|