Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 20 Nisan 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Mustafa ÖZCAN

Safeviler-Vehhabiler



Şiilik meselesine skala biçiminde yaklaşmak lâzım. Elbette onlarla ortak bir zeminimiz var. Bu da ehl-i beyt muhabbetidir. Sünniler ve özellikle de sufi kesimler Ehli beyt muhabbeti ile meşbudur. Bu ilişkilerin birinci kademesi ve ortak zeminidir. İkinci kademede ise fıkhî ekol olarak Caferilik vardır. Üçüncü kademede ise genel bir siyasî ve inanç cereyanı olarak İmamiye dahil Şiilik ekolleri vardır. Bu anlamda, Alevilik Şiilik değildir ve ehl-i beyt muhabbetini meslek edinmiş ve bunun üzerinde şekillenmiş bir cereyan ve meşreptir.

Caferilik meselesine gelince, bu meselede Şeltüt ve Mahluf’un farklı yaklaşımlarını biliyoruz. Ayetullah Teshiri ise Şia ile Sünnilik arasında yüzde 95 nisbetinde beraberlik bulunduğunu söylemiş ve bu yönde Hayreddin Karaman da ondan bir nakilde bulunmuştur. İltibasa sebep olmamak için burasını tavzih etmekte fayda var. Ayetullah Teshiri’nin bahsettiği yüzde 95’lik müşterek alan Şiilik ile Sünnilik arasında değil Caferilik ile diğer Sünni ekoller arasındadır. Yani Eş’arilik veya Maturidilik ile mukabilindeki İsna Aşeriye Şiiliği arasında değildir. Yanlışa meydan vermemek için bunun altını çizmek gerekiyor. Hatta Zeydilerin bir kısmı Hanefidirler. Veya geçmişte Mutezile’nin bir kısmı fıkıhta Hanefi ekolüne tabi olmuştur, ama bu onu akaid bağlamında Sünni kılmamıştır. Fıkhî yakınlıktan akaid yakınlığı çıkarmak işi vulgarize etmek, sulandırmak olur ve hakikat bağlamında öyle de değildir. Ama Caferilerle fıkhî alanda yüzde 95’lik mutabakat Vehbi Zuheyli gibi ulemaya göre de bir gerçektir. İslâm Fıkhı ve Kaynakları adlı eserinde Vehbi Zuheyli İmamiyye (burada kasdedilen İmamiyenin fıkhî ekolü olan Caferiliktir) ile Sünni fıkıh ekolleri ve mezhepleri arasında 17 aslî meselede ihtilâf olduğunu kaydetmektedir. Bu da usûlde değilde fürûda yüzde 5’lik bir ihtilâf alanı demektir (Dr. Adab Mahmud El Hemşi, el Mehdiyyü’l muntezar: fi rivayati ehli’s sünneti ve’ş şiati’el imamiyye/dirase hadise nakdiyye, S: 410).

***

Vehbi Zuheyli’nin fıkhî alandaki görüşü böyle olmasına rağmen Doha’da Karadavi’nin Şii yayılmacılığı karşısında çıkışına en hararetli desteklerden birisi kendisinden gelmiştir. Keza Şam’ın bazı kasabalarında teşeyyü hadiselerine rastlandığının işitilmesi üzerine araştırma yapmak üzere cemaatini görevlendirmiştir. Bu da onun usûl konusunda çok titiz ve dikkatli olduğunu gösterir. İlyas Üzüm’ün de işaret ettiği gibi asıl hilâf alanı usûldedir. Sözgelimi Mehdi’nin doğduğu ve zuhuru İmamiyenin zorunlu addettiği konularından birisidir. Bu noktada onların hilâfına düşünenler tekfir edilirler.

Genellikle Şiilik-Selefiyye zıddiyetinden ve kutuplaşmasından dolayı Şiiler tekfirci Vehhabilerden bahsediyorlar. Elbette fırkalar arasında tekfire en yakın olanların başında Selefilik akımı geliyor. Ama Selefilik de skala biçimindedir. Kendilerine ‘eseri’ veya ‘eserci’ diyen selefiler arasında her türlü akım vardır. Mutedili olduğu gibi aşırıları veya tekfircileri de bulunmaktadır. Bununla birlikte, İslâm dünyasında asıl kutuplaşma alanı Şiilerle-Selefiler arasındadır. Daniel Pipes gibilere göre onlar İslâm dünyasının gürültücü azınlığıdır. Selefiler de aynı şeyi bir şekilde İran kaynaklı Şiilik veya teşeyyü akımları ve hareketleri için söylüyor. Selefiler ile Şiiler arasında büyük bir güven bunalımı var. Her iki taraf da diğerinin gizli ajandasından ve gündeminden bahsediyor. Şiilere göre İslâm dünyasındaki bütün selefi hareketlerin gerisinde Suudlular var. Buna El Kaide’yi de dahil ediyorlar. Halbuki bu yakıştırmadır. Zira Kaide İran’dan ziyade Suudi Arabistan için tehlikelidir. Kim bunun tersini düşünüyorsa sadece aldanmıyor, aynı zamanda aldatıyor da. Zira Kaide’nin müşterek zemini İran’da değil Suudi Arabistan’da bulunuyor. Bundan dolayı bu zemini harekete geçirerek Suudi Arabistan’ı devirmek istiyor ve potansiyel olarak da böyle bir imkânı var. Bu uzak bir ihtimâl de olsa potansiyel olarak variddir. Bundan dolayı Suud Kaide’yi millî güvenliğine İran’dan daha ziyade tehlikeli buluyor. Bunun dışında sınırları dışında taktik olarak Kaide gibi örgütleri destekleyebilir mi? Kendisine bulaşma tehlikesini göze alırsa evet. Şiiler Selefileri genel olarak tekfirciler olarak anıyorlar. Selefilerin onlara karşı kullandığı kavram ise Safeviler.

***

Vehhabi-Safevi kutuplaşması Irak’ta kendisini Kaide ve Şii milisler olarak ortaya koyuyor. Ve bunlar taifî kültürün ve fıkhın bir ürünü olarak birbirlerini tasfiyeye yöneliyorlar. Pakistan’da Sipah-ı Muhammed, Sipah-ı Sahabe zıtlaşması gibi Irak’ta da ölmeden önce Zerkavi’nin Mehdi Ordusuna karşı Ömer Ordusu kurmayı tasarladığı söyleniyor. Burada bilmemiz gereken en önemli nokta, tekfirciliğin tek yanlı bir hareket olmadığıdır.

20.04.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (19.04.2007) - İhtilâfın tabiatı

  (18.04.2007) - Rövanş alındı mı?

  (17.04.2007) - ‘Fikirde uzlaşma, eylemde birlik’

  (16.04.2007) - Ütopya üzerinden siyaset

  (15.04.2007) - Keşke ABD’nin ellerini kesselerdi

  (13.04.2007) - Kürdistan’dan Kürtland’a

  (12.04.2007) - Özrü kabahatinden büyük

  (11.04.2007) - Barzani - Tudjman

  (20.02.2007) - Boğaz’ın mesajı: Sulh-u kül

  (19.02.2007) - Bulgaristan'ın Mehmet Âkif'i

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004