04 Aralık 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Abdil YILDIRIM

Cehennemi hak etmek zoru başarmaktır


A+ | A-

Fani dünya cazip geldi, aldandın,

Hazır lezzetlerin zevkine daldın,

Kervan uzaklaştı, geride kaldın,

Davran gönül, daha ne bekliyorsun.

A.Y.

“Hayatta en başarılı insanlar kimlerdir” diye sorulduğunda, “Cehennemi hak edenlerdir” denilse hiç de yanlış olmaz diye düşünüyorum! Gerçekten de bir insanın cehenneme müstahak olması, çok zor bir iştir. Cenâb-ı Hak merhametlilerin en merhametlisi olduğundan ve kullarını çok sevdiğinden, hiçbir kulunun cehenneme girmesini arzu etmemiş. Onun için cehennem yollarına büyük barikatlar koymuş. Tövbe kapısını her an açık tutmuş, işlediği günahtan dolayı pişmanlık duyarak tövbe edenleri affedeceğini vaad etmiş. Kullarını cehennemden korurken, cennete giden yolları da kısaltmış ve kolaylaştırmış. Buna rağmen, ekser insanların cehenneme giden yolu takip ediyor olması, insanı hayret içinde bırakıyor doğrusu.

Rabbimiz biz kullarını o kadar çok seviyor ki, tâbiri caizse, cennet ve cehennem imtihanında kulları lehine pozitif ayrımcılık yapıyor. İşlenen her bir günahın bedelini bir olarak yazarken, yapılan her bir güzel iş ve hayırlı amel için on sevap yazıyor. Yani insan bu büyük sınavda daima on puan önde bulunuyor. İşlediği günahından dolayı pişman olup tövbe edenlerin günahlarını affettiği gibi, onları sevaba çevirmek sûretiyle sevap hanesine artı puanlar ekliyor.

Cenâb-ı Hak, kullarını cennetine koymak için her zaman yeni fırsatlar yaratıyor. Onlara ekstra imkânlar sağlıyor, Rahman ve Rahîm olduğunu her an hissettiriyor. Günün bazı saatlerinde, haftanın bazı günlerinde, yılın bazı aylarında yapılan güzel amelleri ve hayırlı işleri daha fazla sevapla mükâfatlandırıyor. Meselâ sabahın seher vaktinde kılınan namazı ve o saatlerde yapılan zikir ve tesbihâtı, Perşembe akşamı ve Cuma vaktinde kılınan namazları, üç aylarda ve hususan kandil gecelerinde yapılan ibadetleri, bire bin ve bire otuz bine kadar çıkan sevaplarla bereketlendiriyor. O günlerde bile günahlar yine bire bir olarak yazılıyor.

Yine böyle özel günlerde umumî aflar ilân ederek, tövbe edenlerin büyük günahlarını sıfırlıyor. Bir kulun günahı ne kadar çok, kusuru ne kadar büyük olursa olsun, af edileceğini ümit ederek samimî bir şekilde tövbe ettiği takdirde hiç günah işlememiş gibi amel defterinin günah sayfasını sileceğini vaad ediyor. Çünkü Rabbimizin merhameti gazabından daima büyüktür. Kulun günahı ne kadar çok olursa olsun, Allah’ın mağfireti ondan daha çoktur. Bu şekilde vaad ve müjdelerle insanı ümitsizlikten kurtarıyor, cehennem yolundan çevirip cennet yoluna sevk ediyor.

Günah işleyen bir kulunun kalbine sıkıntı ve huzursuzluk vererek, yaptığı amelin kötü bir şey olduğunu hatırlatıyor. Böylece o yolun ne kadar kötü ve zararlı olduğunu bu dünyada da insana hissettirerek hatasından dönmesi için ikaz ediyor. Güzel bir ameli için de kalbine huzur ve mutluluk veriyor, kulunu bu yolda teşvik ediyor. Yani neredeyse kulunun kolundan tutup cennetine sokmak istiyor.

Bu kadar korumaya, kollamaya ve kolaylığa rağmen, nasıl oluyor da ekser insanlar bu sınavı kaybediyor ve cehenneme müstehak oluyor diye düşündüm. Sonra da Bediüzzaman Hazretlerinin bahsettiği, “kırk vefiyattan ancak bir ikisinin kazandığı, diğerlerinin kaybettiği” şeklinde ehl-i keşfin tesbitleri, beni dehşete düşürdü. Ama başta kendi nefsim olmak üzere, çevreme şöyle bir baktığımda bunda şaşılacak fazla bir şey olmadığını anladım.

Tavşanla kaplumbağanın yarışa girmesini anlatan masal, insanların bu sınavı niçin kaybettiklerini izah eden güzel bir misâl teşkil ediyor. Cennet yolu bu kadar kısa ve kolay olmasına rağmen, nefis ve şeytanın hilelerine aldanan insan, tavşan misâli hayatını gafletle geçirdiği için cennete doğru bir adım atmazken; cehennem yolunda kaplumbağa gibi durmadan ilerliyor. Bir de bakıyor ki, ömür denen yolun sonuna gelmiş. Kabir ağzını açmış, kendisini bekliyor. O zaman atağa kalkmak istiyor, ama dizlerinde derman kalmadığını fark ediyor. Neticede kendisini cehennemin kapısında buluyor. İşte o zaman zoru başarıp büyük sınavı kaybettiğini anlıyor. Anlıyor ama, iş işten geçtiği için bu anlayış bir işe yaramıyor.

04.12.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (29.11.2010) - Dinleyen dinlenir

  (16.11.2010) - Bayram hatırlamaktır

  (10.11.2010) - Zamanı namaza göre tanzim etmek

  (03.11.2010) - Her yaşta güzel kalmak elimizde

  (21.10.2010) - Bediüzzaman’ın Türkiye turu

  (06.10.2010) - Masumâne tebessüm

  (23.09.2010) - Nizasız mübâhese

  (15.09.2010) - Şimdi sıra başörtüsünde

  (09.09.2010) - Bir tesellidir bayram

  (07.09.2010) - Hangi yoldan gitmeli?


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  YENİ ASYA NEŞRİYAT

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.