“Tüm Araplara, Müslümanlara ve insanlığa yazıklar olsun. İsrail’i ne zaman durduracaklar?” diyor Filistinli acılı baba… 5 çocuk babası Filistinli Tevfik Şaban’ın bu feryadı Gazze’de insanlık dramı yaşatan İsrail’i kınamakla yetinen dünyaya acı bir mesaj olmalı.
İsrail’in, Gazze Şeridi’nde roket saldırılarını bahane ederek başlattığı ablukadan sonra elektrikler kesilmiş, yiyecek ve ilâç sıkıntısının had safhaya çıkmış, insanlar ölümü göze alıp hastasına ilâç, çocuğuna bir lokma ekmek almak için Mısır sınırına geçmek zorunda kalmıştı. Bu insanlık dramını bütün dünya sadece seyretmiş, kılını kıpırdatmamıştı. Gazzeliler bu sıkıntıları yaşarken, İsrail Gazze’ye girerek aralarında çocuk ve kadınların da yer aldığı 22’si çocuk 116 Filistinliyi öldürmüştü. İsrail 5 günde Gazze’de bu kadar insanı öldürüp, her tarafı yakıp yıktıktan sonra bölgeden çıktı ancak hava operasyonlarını bütün hızıyla devam ettiriyor… Kana doymayan İsrail önceki günde 1 aylık Emire bebeği öldürdü. İsrail bu katliâmları yaparken ne hak, ne hukuk, ne insanî, ne ahlâkî değer tanımadı, tanımıyor.
Dünya ne yapıyor? Avrupa Birliği’nin toplu cezalandırma anlamına gelen orantısız güç kullanımını kınadığını açıklamasının ardından Gazze saldırılarını görüşmek için olağanüstü toplanan BM’de konuşan BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, İsrail’in, kendini savunmaya hakkı olduğunu kabul etmekle birlikte, aralarında çocukların da olduğu bu kadar çok sayıda sivilin öldürülmesinin, ölçüsüz ve aşırı güç kullanımını kınadığını söylüyor. Türkiye’de katliâmları kınadı. Burada BM’nin bundan öncede İsrail’le ilgili yüzlerce kınama yayınladığına ve İsrail’in onlarca BM kararını uygulamadığına dikkat çekmek gerekiyor.
* * *
Ve dünya yıllardır bu katliâmları seyrediyor. Sadece kınama ile geçiştiriliyor. Hiçbir yaptırım uygulanmıyor. Hiçbir caydırıcı unsur kullanılmıyor. Hiçbir ülke, —Türkiye dahil-— çekmiyor, ambargo uygulamıyor. İsrail ile yapılan anlaşmaları hiçbir ülke iptal etmiyor. Onlar yakıyor, yıkıyor öldürüyor, dünya sadece kınıyor. Onlar da bu kınamalara alıştıkları için ciddiye dahi almıyor, hatta daha da şımarıyor.
İnsanlıktan nasibini almamış İsrail Başbakanı Ehud Olmert bu şımarıklıkla dünyaya meydan okuyor, utanmadan, sıkılmadan: “Kimse bize ahlâk dersi veremez. Saldırılar sürecek…” diyerek. Emzikli bebekleri vururken bir de tehdit savuruyor: “Resmî görüşmeler sekteye uğrarsa Batı Şeria da Gazze’ye döner…”
Bir yaptırım uygulanmadığı için pişkin pişkin de kalkıp “Amaçlarımıza göre hareket edeceğiz” diyebiliyor. Bütün dünya amaçlarının ne olduğunu biliyor, ama bölge ülkeleri dahil hiç kimse sesini çıkartamıyor. Daha ne kadar süre geçmesi lâzım dünyanın İsrail’e dur demesi için… Daha kaç bebek, kadın, yaşlı masum insan ölmesi lâzım bu insanlık dışı katliâmların durdurulması için… İnsanlık bu katliâmlardan, iki aylık emzikli bebeklerin öldürülmesinden utanmıyor mu?
Filistin’in Ankara büyükelçisinden ses çıkmazken İsrail Büyükelçisi Gabby Levy Ankara’da basının karşısına çıkıp, tıpkı Başbakanı gibi saldırıları savunabiliyor. Sivillerin öldürüldüğünü “Bunlar maalesef doğru” diyerek kabul ediyor, dünya ile alay edercesine sivillerin de “istenmeyerek” öldürüldüğünü söyleyebiliyor.
İsrail’in en büyük müttefiki, partneri, destekçisi ABD’nin Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice de İsrail’in kınamak bir tarafa Hamas’ı suçluyor. 116 masum Filistinlinin öldürülmesi barış sürecini baltalamıyor da, onları savununlar baltalıyor gibi…
Emrindeki orduyu Filistinlilerin üzerine gönderen İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak 12-13 Şubat’ta Türkiye’de en üst düzeyde ağırlanırken, “operasyonları genişleteceğiz” tehditleri savurmuştu. Türkiye ile anlaşmalar imzalayıp ülkesine dönmüştü. Dediğini yaptı, operasyonları genişletti ve 116 masum Filistinliyi öldürdü.
* * *
Geçtiğimiz gün sivil toplum kuruluşları İsrail Büyükelçiliğinin önünde “demokratik eylemlerle” tepkileri gösterdiler. Memur-Sen ve bağlı sendikaların başkanları bu katliâmların cezasız kalmaması gerektiğini vurgulayarak, İsrail Devlet Başkanı Şimon Peres, İsrail Başbakanı Ehud Olmert ve katliam emrini verenlerin “savaş suçlusu” olarak Uluslararası Savaş Suçluları Mahkemesinde yargılanmasını istediler. Nasıl ki, Bosna-Hersek’te katliâm yapan Sırp komutanlar yargılandı, yargılanıyorlar, yıllardır Filistin’de katliâm yapan İsrailli yetkililer de mahkemede hesap vermeliler. İnsanlık suçu cezasız kalmamalı…
“Yeter artık” demenin zamanı geldi de geçti… Dünya artık bu katliâmlara dur demeli, akan kan artık durdurulmalıdır. Zira, insanlık suçu işleyen İsrail’e dur demeyenler de bu katliâmlara ortak olacaktır. İsrail’e karşı sert yaptırımlar, ambargolar hemen devreye sokulmalı. Dünya insanî değerler adına İsrail’i tek başına bırakmalı, elini kolunu bağlamalıdır. Zaman zaman ortaya çıkan barış görüşmeleri eşit şartlarda yapılması böylelikle sağlanmalı.
Artık bu soykırıma karşı kimin elinden ne geliyorsa yapmalı. Çünkü orada insanlık ölüyor, katlediliyor.
07.03.2008
E-Posta:
[email protected]
|