10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer görevi Abdullah Gül’e devretti. 7 yıl 3 ay devam eden cumhurbaşkanlığı süresince alışılmadık profil çizdi Sezer. Kararları hep tartışıldı. Şimdi medyada ardından övgüler diziliyor. Kırmızı ışıkta duruşu, markette alış veriş yapışı, kamu malına sahip çıkışı yazılıyor. Ancak bir olay unutuluyor...
**
Sezer, 2005 yılında “devletin aracını ve benzinini kullanarak evine gitti diye” koruma amirini görevden alır. Koruma amirinin savunması “çocuğum hastalandığı için acilen eve gittim” olur. Ama Sezer’in kararı kesindir.
Olayı, 11 Ocak 2007 tarihli yazısında aktaran Hürriyet yazarı Fatih Çekirge, Sezer’in aynı hassasiyeti kızı için göstermemesini eleştirir. “Sezer’in kızının, devletin siyah Laguna’sı ve korumasıyla kuaföre gittiğini” yazan Çekirge ,“Cumhurbaşkanının şimdi ne yapacağını” sorar.
Ardından da Sezer’in bu tür küçük olaylardaki titizliğine karşılık Türkiye’yi yakından ilgilendiren çok önemli iç ve dış gelişmelerdeki sessizliğinden şikâyet eder:
“Türkiye dört tarafından belâyla sarılmış. Kuzey Irak’ta Kürt devleti kuruluyor. KKTC çatlıyor. AB hayali uzaklaşıyor. İran nükleer bir volkan haline geliyor. Güneydoğu bir ‘kimlik savaşı’na düşüyor. 1 Mart Tezkeresi ve çuval olayından sonra ABD ile ilişkiler kopma noktasına gelmiş. Ve Cumhurbaşkanı Sezer, yalnızca ‘dürüst olmak’ noktasında duruyor. ‘Tasarruf yapıyor. Köşk’teki Laguna’ların nasıl kullanıldığını takip ediyor.’
Ne bir uluslar arası çaba, ne bir tavır, ne bir açılım, ne de örneğin hükümete ‘Projeniz nedir’ diye sorma gereği duyuyor.”
Evet, emekli cumhurbaşkanı Sezer, markete gidip kendi alış verişini yapıyordu, parasını ödemek için sıraya giriyordu. Nadiren dışarıya çıktığında kırmızı ışıkta duruyordu. Köşkün ışıklarını kapatıyordu. İnternet bağlantısını sınırlandırıyordu. Köşkte tasarruf sağlıyordu. Başka…
**
Çalışma arkadaşlarıyla vedalaşmak için Dışişleri Bakanlığına giden Abdullah Gül’ün trafik polisinin yolu açmasına rağmen, yayalara ve diğer araçlara yol vererek yeşil ışığın yanmasını beklemesi haberleri bunları hatırlattı.
11. Cumhurbaşkanı Gül için öncelikli mesele ne olacak? Türkiye’nin geleceğini ilgilendiren hayatî konularda inisiyatif alacak mı? Devlet çarkının krizsiz dönmesinde rol alacak mı? Yoksa medyanın yönlendirmesiyle bir-iki göstermelik olayla “imaj” mı yapacak?
Gül’ün, Sezer gibi kırmızı ışıkta durup, önemli meseleleri pas geçmesini beklemiyorum. Eğer mümkünse hem kırmızı ışıkta dursun, hem AB sürecinde olumlu açılımlar sağlasın. Hem market alış verişini yapsın, hem de Ortadoğu kazanında aktif rol alsın. Hem köşkte tasarruf yapsın, hem de Türkiye’nin demokratikleşmesi için çalışsın.
Ama ilk yaptıkları asıl yapması gerekenleri engelleyecekse kırmızı ışıkta da durmasın, market alış verişini de yapmasın, köşkte ampulleri de söndürmesin...
29.08.2007
E-Posta:
[email protected]
|