Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 14 Temmuz 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

İbretli bir olay



“Allah’ım, Muhallim’i bağışlama!”

Bu Resûl-i Ekrem’in (asm) Muhallim Bin Cessame’ye yaptığı ender bedduâlarından biriydi. Muhallim, bu bedduâyı duyduğunda af dilemek için Peygamberimize (asm) gelmiş, fakat Peygamberimiz (asm) “Allah seni affetmiyor” buyurmuştu. Gözyaşlarıyla huzurdan ayrılan Muhallim yedi gün geçmeden ölmüş, defnettiklerinde de toprak onu dışarı fırlatmış, kaç defa koydularsa yer kabul etmemiş, iki taş ortasında sağlam bir duvar yapıp öylece yer altında gizlemişlerdi.

Durumdan haberdar olan Kâinatın Efendisi (asm) “Toprak, arkadaşınızdan daha kötülerini kabul ettiği halde Allah ibret olsun diye böyle yapmıştır” buyurmuşlardı. Olay üzerine Nisâ Sûresi’nin 94. âyeti nâzil olmuş, mü’minlere savaşa çıktıklarında son derece dikkatli davranmaları emredilmiş, Müslüman olduğunu ifade için söz verene “Mü’min değilsin” denilmemesi emredilmişti.

Muhallim ne yapmıştı da yedi gün içinde ölmüş, toprak kendisini kabul etmemiş, Allah affetmemişti?

Muhallim bin Cessame, Ebû Katâde el-Haris b. Rib’iy gibi sahabelerin de içinde bulunduğu bir müfrezeyle birlikte Medine yakınlarında İdam mevkiine gönderilmişlerdir. Oraya vardıklarında Amir b. Edbad’a rastlamışlardı. Âmir samimi bir Müslümandı ve onlara İslâmın emrettiği tarzda selâm vermişti. Müfrezedekiler selâm verdiği için ona dokunmamışlardı. Ancak Âmir’le Cahiliye döneminden kin ve düşmanlığı bulunan Muhallim, elindeki okla onu öldürüp deve ve eşyalarına el koymuştu. Onun gadren öldürüldüğünü öğrenen Resûl-i Ekrem (asm), oldukça hiddetlenmiş ve kolay kolay yapmadığı bedduâlarından birini yapmıştı.

Bu olay, zulmen bir Müslümanı öldürmenin dehşetini nazara veriyor. Haksız yere cana kıymak, Kur’ân’ın ifadesiyle “bütün insanları öldürmek kadar” dehşetli. Hz. Osman bütünüyle haklı ve emrinde yedi yüz askeri olduğu halde, asilerle savaşması istendiği ve onları öldürerek isyanı önlemek mümkün olduğu halde, “Ümmet-i Muhammed içinde Resûlullah’a kan döken bir halef olmak istemem” demiş, ısrarla savaşmasını isteyenlere de “Benim için bir tek adamın kanının dökülmesinden Allah’a sığınırım” demişti. Abdullah bin Ömer’in de, fitne ve fesat dönemlerinde kendisine hilafet teklif edildiğinde, “Vallahi, bütün dünya malı karşılığında da olsa, benim yüzümden bir tek kişiyi öldürmenize bile razı olmam” dediğini biliyoruz.

Onların gözünde insanın değeri buydu.

14.07.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (13.07.2007) - Peygambere saygı

  (12.07.2007) - Cevherin kıymeti

  (11.07.2007) - Allah korkusu olursa

  (10.07.2007) - Unutulmaması gereken

  (09.07.2007) - En büyük sevinç

  (08.07.2007) - Sevginin böylesi

  (07.07.2007) - Daha üstünü düşünülemeyen bir nimet

  (06.07.2007) - Azrail'i karşılamak

  (05.07.2007) - Îmanla ölmek için

  (04.07.2007) - Büyüklerin son anları

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004