Irak hesabını vermeye Bush, Sudan’dan Darfur hesabını soruyor. İşi BM’ye havale ettikten sonra bizzat İngiltere ile bölgeye müdahalenin yollarını arayacak. ‘Extra miles’ deyimi gereğince bütün yolları tükettik gözüktükten sonra Darfur’a müdahale için düğmeye basacaklar. Darfur politikasının mimarı olarak da Alman asıllı Amerikalı neocon Robert Zoellick gösteriliyor. Dünya Bankası’nda Wolfowitz’in koltuğuna oturacak zat. Birbiri için bulunmaz ikili veya halef-selef. Bu kadar benzeri nereden bulurlar, şaşılacak şey! Birisi Irak işgalinin mimarı diğeri de Darfur’un işgali için proje üretiyor. Demek ki, Dünya Bankası belalıların kızak yeri. Savaş karşıtı annelerden birisinin aynen havlu atma seansında söylediği gibi: “Bu şirretlerle uğraşılamaz. Kapıdan kovsanız pencereden, pencereden kovsanız damdan atlarlar...”
Şimdi Avrupa da giderek Amerikalılaşıyor. Sözgelimi, Sarkozy, Attaliler de dahil galiba Fransa’nın bütün siyasî Yahudi klanını etrafına toplamakla meşgul. Bernard Kouchner bunlardan birisi olsa gerek. Kouchner de aynen Sarkozy gibi bir tarafı Yahudi, diğer tarafı da Hıristiyan. Kırma... Birbirlerini nasıl da buluyorlar ve uyuyorlar? Attali gibi sosyalist olması da Sarkozy cephesine iltihak etmesine engel teşkil etmiyor. Kouchner seçimlerde Sarkozy’nin siyasî rakibi Sosyalist aday Segolene Royal’ı desteklese bile yine de Sarkozy tarafından devşirildi. Demek ki tercih için sağ ve sol ayrımını aşan nedenleri var. Yahudi aidiyetinden başka da akla gelebilecek bir ayrıntı yok. Neden tercih edildiğini anlamak için özgeçmişine bakmak kâfi. 1980 yılında Médecins du Monde adıyla bilinen ‘sınır aşan doktorlar’ın eşkurucularından birisi oldu. En önemli özelliği insanî müdahale denilen ‘humanitarian intervention’ siyasetinin sözcülüğünü yapmasıdır. Bu bağlamda, ‘diktatörlüklere’ karşı müdahale politikasını savunmuş ve bu çerçevede 2003 yılında Saddam’ı devirmeye çağırmıştır. Diktatörlere karşı müdahalenin dünyanın önceliği olması gerektiğini de savunmaktadır. Ama bu politikayı ‘big brother’ olarak en büyük diktatörlük olan ABD veya İngiltere’nin dışında fiili olarak kim yürütecek? Kimin gücü var başka? Öyleyse nazariyatta mantıklı gibi gelen bu çağrı pratikte daha büyük diktatörlüklerin işine yarayacak bir tez. Bununla birlikte bu devirme işleminin Amerikan müdahalesi yerine BM çerçevesinde ve daha değişik yollarla olması gerektiğini savunmuştur.
Bush’la ayrıntılarda ihtilafı varmış gibi gözüküyor ama Bush’u devirmeye çağırmadığına göre demek ki onun müdahale anlayışı gariban diktatörlere karşı. Bir artısı olarak; Kosova’ya yapılan müdahalenin savunucuları arasında da yer almıştır.
***
Zoellick ve Kouchner insan haklarını istismar ederek yabancı müdahaleyi meşrûlaştırmak isteyen akımı temsil ediyorlar. Onların uygulayıcısı ve tetikçisi olarak Bush’un Darfur konusunda sabrı taşmış. Ya Bush’dan sabrı taşan Iraklılar için ne demek veya yapmak lâzım?
Zoellick, adının Wolfowitz’in halefi olarak anılmasının ardından ilk ziyaretini de Afrika’ya gerçekleştirdi. Sırf bu işin altyapısını hazırlamak için. İlk ziyaretinin güzergâhını Gana ve Etiyopya oluşturuyor. Zoellick’in Afrika ziyaretinin asıl amacı Darfur’a BM müdahalesinin önünü açmak ve Afrikalıları bu yönde seferber etmektir. Buna mukabil, Etiyopya’nın Somali’ye müdahalesi ABD’nin desteğiyle devam etmekte ve bu çerçevede Meles Zenawi Mogadişu’yu ziyaret etmiş bulunmaktadır. Maalesef Wolfowitz’in Irak’ta yaptığı gibi Kouchner ve Zoellick gibiler Darfur için sözde uluslararası insanî müdahalenin altyapısını hazırlamaya koyulmuş vaziyetteler. Darfur’a uluslararası barış gücünün konuşlanması konusuna ilişkin tartışmalar devam ediyor. BM’den bir yetkili, bu soruna bir çözüm yolu bulmak için önümüzdeki hafta Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da bir görüşme gerçekleştirileceğini açıkladı. Görüşmeye Sudanlı temsilcilerin katılması beklenirken, 23 bin askerden oluşacak barış birliklerinin ülkede görev yapmaya başlaması için Sudan’ın iknâ edilmeye çalışılacağı ifade ediliyor. Darfur’a uluslar arası güç sevki projesinin arkasında Zoellick ismi bulunuyor. Zoellick Addis Ababa ziyaretiyle BM şemsiyesi altında uluslar arası müdahaleyi sağlamaya çalışırken Bush da G-8’ler zirvesinde aynı doğrultuda zenginlerin desteğini almaya çalıştı.
***
Bush: “BM yoksa biz varız” dedi. Başta ifade ettiğimiz gibi, önce kendilerine göre bütün seçenekleri tüketecekler (extra miles) ardından da İngiltere ile birlikte Irak gibi petrol denizi üzerinde yüzen Darfur’a müdahale edecekler. Müdahale için tezleri veya insan hakları kılıfı da hazır. Koç gibi Kouchner ve Zoellick sağ olsun.
09.06.2007
E-Posta:
[email protected]
|