Geçen yüzyılın önemli isimlerinden biri de hiç şüphesiz İsmet İnönü idi.
Her fani gibi o da dünyasını değiştirdi.
Mustafa Kemal’den sonra “ikinci adam” olarak tarihteki yerini aldı.
Askerî hayatından sonra siyasî hayatı oldukça uzun ve macerâlı idi.
İkinci cumhurbaşkanlığı döneminde paraların üzerine kendi resmini bastırması, zaman zaman Mustafa Kemal ile olan kırgınlıklarıyla İsmet İnönü’nün son demlerine kadar siyasî hayatıyla ilgili bir çok hatırası vardır.
Siyasî hayatımızın önemli isimlerinden biri de Osman Bölükbaşı’dır. Birgün, merhum Erdal İnönü’yle birlikte bulunduğu uçakta, Erdal İnönü tarlada çalışan işçileri görür. Çocukluğun verdiği masumluk ile:
“Osman amca, bozuk paralarından ver de işçilere atayım” der.
Bölükbaşı, uçakta bulunan İsmet İnönü’yü göstererek, şaka yolu ile:
“Oğlum, bırak şu bozuk paraları. Babanı atalım da şu millet kurtulsun” der.
Tabiî gülüşmelerle bu tatlı anı tarihe geçmiş olur.
Erdal İnönü, babasının aksine mutedil, ağırbaşlı yapısı ile biliniyordu.
1992 yılından sonraki başbakan yardımcılığında ve dışişleri bakanlığı dönemlerinde dengeli bir idarecilik sergiledi. Yıllarca yasaklı sayılan Risâle-i Nurlar, o dönemde devlet kütüphaneleri-ne devlet eliyle satın alındı.
Hanımı Sevinç İnönü’nün Yasin okutması ise İsmet İnönü’ye rağmen ailede hâlâ dinî duyguların var olduğunu gösterdi.
Demek ki insan toptancı olmamalı. İnsanların her hali kötü değildir. Bunu da unutmamalı.
08.11.2007
E-Posta:
[email protected]
|