İnsanoğlu hem âlim, hem zalim konumunda olabiliyor. Bu, Kur’ân’ın hükmüyle sabit. Bu iki zıt rol, farklı şahıslarda tezahür ettiği ve edebildiği gibi, aynı şahıslarda da zaman, zemin, mekân ve şartlara göre tezahür edebiliyor. İnsanlık hayatı bunun çarpıcı örnekleriyle doludur.
Hayata bakışı şekillendiren de hiç şüphesiz ki, her insanın kalp dünyası, ruh dünyası, his dünyası, inanç ve fikir yapısı, muhakemesi, arzu, niyet, kendine has perspektifidir.
İnsanlık hayatının tarih boyu serüvenine, gerek toplum, gerekse de fert olarak bakacak olursak, hayat ve yaşama konularına ve olaylara bakışta iki tip insan modeli var:
1. Maneviyat, kalp, ruh ve inanç penceresinden bakış açısı.
2. Materyalist, felsefik, arzî ve akılcı bakış açısı.
Materyalist düşünceyi bir kenara bırakarak, maneviyât yönüyle hayata ve olaylara bakıldığı zaman hakikatlerin ve gerçek hayatın verdiği neticeler ve tecrübelerle şöyle bir tablo ortaya çıkıyor:
Hayatta ki en önemli şey: Allah’ın gücü!
En güçlü iletişim kanalı: Duâ!
En değerli servet: İman!
Hayatta ki en etkili güç: Sevgi!
En büyük mutluluk: Vermek!
Onsuz olunması en kötü şey: Ümit!
En yıkıcı alışkanlık: Kaygı!
Dünya üzerinde ki en inanılmaz bilgisayar: Beyin!
En büyük kayıp: Öz saygıyı yitirmek!
En büyük fıtrî ve tabiî enerji kaynağı: Gençlik!
En çirkin kişilik özelliği: Bencillik!
Üstesinden gelinmesi gereken en büyük problem: Korku!
En güzel kıyafet: Gülümseyiş!
Başarıyı engelleyen en güçlü düşman: Mazeret!
Toplumda istenmeyen en tehlikeli kişi: Dedikoducu!
En güç dolu kelime: Yapabilirim!
En değersiz duygu: Kendine acımak!
En çok güç veren aşı: Teşvik etmek!
En etkili uyku ilacı: Zihin huzuru!
En takdir edilen iyelik: Güvenilirlik!
En memnunluk verici iş: Başkalarına yardım etmek!
Ve en iyi yaklaşım: Şükretmektir!
Şükretmek, hayatın iyi taraflarını ortaya çıkarır. Sahip olduklarımızın aslında yeterli, hatta fazla bile olduğunu hissettirir. Reddi kabule, düzensizliği düzene, karmaşıklığı netliğe çevirir. Bir öğün yemeği ziyafete, bir evi bir yuvaya çevirir. Şükretme geçmişimizi anlamlı kılar, bugüne huzur ve yarınlara bir ışık getirir.
“Dünya iyiler için yaratılmış bir mezra ve tarladır” hükmüne uyarak hayatın lezzet ve zevkini alıp meşrû dairedeki keyiflerle kulluğumuzu tam olarak yapmanın gayret ve himmeti içinde olmak dilek ve temennisiyle.
13.01.2007
E-Posta:
[email protected]
|