Altın Kelebek Ödülleri “sahiplerini” buldu. Kimler vardı diye sormak yerine “kimler yoktu” demek isabetli.
Çünkü belli başlı kanallarda görünen isimlerin hepsine “mavi boncuk” verilmiş.
Sanki bu ülkede başka kanal yok. Sanki bu ülkede diğer kanallar “yabancı.”
Hadi onu bırakın. TRT’den tek bir isme bile ödül çok görülmüş. Buna ne buyrulur?
Düşünün: Türkiye’nin en iyi “Kadın Sunucu” kategorisine Seda Sayan layık görülmüş.
Espri gibi. “Altın Kelebek 34 yıldır uçuyor sloganını bırakın.”
En iyisi Emel Sayın’ın dillendirdiği gibi:
“Mavi Boncuk kimdeyse benim gönlüm ondadır” deyin oluversin.
İKİ AYŞE VE ÇOCUK
Önce “birinci Ayşe”den bahsedelim. Prof. Ayşe Soysal, tartışılan bir isim...
Özel hayatıyla ilgili bir suale şöyle cevap vermiş: “3 çocuk annesi olmak için Rektörlükten istifa ederdim.”
“Her hafta sonu yemek pişiriyorum: sonra onlar yenemiyor. Ev insanı çok mutlu eden bir ortam. Rektörlükten de vazgeçerdim bunun için. Ben çok kalabalık aile ortamında büyüdüm. Evli olduğum dönemde çocuk için çok erkendi. Ben hazır olduğumda da uygun biri yoktu bunu yapabileceğim. Olmadı ne yapalım. Kısmet meselesi’’ dedi.
Boğaziçi Üniversitesi Rektörü olması çocuk annesi olmaktan çok daha iyi Ayşe Soysal’a göre... Bana göre, “Kariyer mi, çocuk mu sorusuna en iyi cevap, bu haber!
Gelelim “ikinci Ayşe”ye.
Konu aynı. Ayşe Hatun Önal, kariyeri uğruna “Çocuk şart değil” diyor.
İddiasına dayanak ise “Küresel ısınma.”
“Bence küresel ısınmanın altında yatan nedenlerden biri nüfus fazlalığı. Bazıları da çocuk yapmasın.”
Bravo, ne akıl ama! Şarkıcı Ayşe Hatun’a, modern, çağdaş, kariyer sahibi Prof. Ayşe Soysal’ın söylediklerine bakmasını istiyoruz.
MEDYA KRALININ KİRLİ ÇAMAŞIRLARI
Avustralyalı medya kralı Rupert Murdoch’la ilgili iddialar dolaşıyor.
Üstelik Amerika’dan... New York Post Gazetesi, basın tarihine geçecek bir ilke imza atarak, kurum içindeki bir skandalı herkesten önce dünyaya duyurmuş.
Tabloid gazetenin dedikodu ekinde yer alan yazıda, bazı editörlerin karıştığı rüşvet skandalına geniş yer ayırmış.
Gazetenin sahibi Rupert Murdoch, yazı işlerine: “Çin’de iş yapıyorum. Çin hükümetini eleştirmeyin” diye baskı yapmış.
Çünkü Murdoch’un sahip olduğu internet devi MySpace de, geçtiğimiz günlerde Çin’e açılmış...
Dahası, Murdoch, dostlarından Bill ve Hillary Clinton’ın yanı sıra, Nicole Kidman gibi isimler aleyhine haber yapılmasına da izin vermiyor...
Derginin editörü Richard Johnson, bir lokanta sahibinden 3000 dolar rüşvet almış.
Murdoch’un sahibi olduğu New Corp medya grubu, New York Post’tan çok daha saygın bir yeri olan ekonomi ağırlıklı gazete The Wall Street Journal (WSJ) için 5 milyar dolarlık teklif vermişti. Murdoch, satın alması durumunda bu gazetenin editöryal bağımsızlığına müdahale etmeyeceğini savunuyordu. Ancak şimdi bu iddialarla birlikte Wall Stret Journal işi de komplike bir hal aldı. (Hürriyet)
Aynı haberi ülkemize uyarladığınızda bir takım benzerlik olduğunu göreceksiniz.
24.05.2007
E-Posta:
[email protected]
|