Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 24 Mayıs 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Murat ÇETİN

Elbette



Demokrasilerde elbette çoğunluk herşey değildir, ama en azından “birşeydir”, söz hakkı vardır: Seçme ve seçilme hakkı ve yaptığı seçimin hakkını verme hakkı ve yetkisi vardır.

Demokrasilerde elbette çoğunluk herşey değildir, ama devletin âli menfaatleri hemen hemen hiçbir şeydir. Çoğunluk değilse bile, “birey” herşeydir.

Demokrasilerde elbette çoğunluk herşey değildir, ama bunu söyleyenlerle devleti kutsal sayanlar demokrasilerde aynı kişiler değildir.

Demokrasilerde elbette yargı herşeyin üstündedir, ama “ön”ü olmayan ve hükümlerini “peşin”en vermeyen bir yargıdır herşey olan.

Demokrasilerde “hukuk” üstündür elbet, hatta o kadar üstündür ki, mevzuat ile hukuk çatışırsa mevzuat hukuka, yasalar, adalete göre yorumlanır. Üstün olan (ön)yargı değil, “hakk”ın çoğulu olan “hukuk”tur.

Demokrasilerde elbette yargı bağımsızdır, ama seçilmişlere gösterdiği dikbaşlılığı atanmışlara da gösterecek kadar bağımsızdır. Ve o kadar ki, kendi düşüncelerinden bile bağımsızdır.

Demokrasilerde özgürlüklerin elbette sınırı vardır. Ama bu sınır sözü edilemeyecek kadar az, görülemeyecek kadar uzakta, ulaşılamayacak kadar yüksektedir. O sınıra varıncaya kadar yaşanacak ve yaşatılacak çokça özgürlük vardır.

Demokrasilerde seçim elbette herşey değildir, ama seçim yine de hemen hemen herşeydir. Seçimin herşey dışında kalan kısmı, yine milletin seçimleriyle doldurulacak kadar “seçme” fiiline yakın, “atama”ya uzaktır.

Demokrasilerde seçim elbette herşey değildir, ama yine de seçim seçilenlere iktidarı getirir ve iktidar siyasî iktidar ve devlet iktidarı şeklinde iki kollu değildir.

Demokrasilerde seçim elbette herşey değildir, zira seçilerek gelenler bir bakmışsınız ki askeri müdahaleye davet etmeye başlamıştır.

Demokrasilerde liyakat elbette önemlidir ve liyakatsız kadrolaşmalar hoşgörülemez; işte bu yüzden, seçimle işbaşına gelenlere verilmeyen bir devlet iktidarından söz eden kişiler demokrasilerde Anayasa Hukuku profesörü olamaz.

Demokrasilerde elbette çeşitlilik vardır, ama bu, düşüncelerdeki, eğitimdeki, siyasetteki çeşitliliktir; yoksa bir demokraside yargı sivil ve askerî diye bir çeşit olamaz.

Ve Türkiye’de elbette bir tehlike vardır. Ama o tehlike olmayan laikliğe değil, olmayan cumhuriyete dairdir.

24.05.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (22.05.2007) - Bir futbol sahası büyüklüğünde düşünce özgürlüğü

  (21.05.2007) - Bazen zordur yazmak

  (17.05.2007) - Temenniname

  (08.05.2007) - Kendimize özgü(r)lük

  (07.05.2007) - 367’lemek

  (02.05.2007) - Bir gecede 6 milyar düşman bulduk her ırktan

  (30.04.2007) - (Yeri geldi, yeniden) Demokrasi ne değildir?

  (26.04.2007) - Biz bu değiliz. Katil değiliz

  (24.04.2007) - Neşe dolu insanlar albümü

  (19.04.2007) - Cumhurbaşkanı kim olacak?

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004