Dahilde boğuşanların müsbet hareket edemeyeceği gerçeğini kimse inkâr edemez. Müsbet hareket etmeyenlerin yaptıkları işlerde başarılı olma şansları bulunmamaktadır. Bu durumun örnekleri, tarihin derinliklerinden başlayarak günümüzün olaylarına kadar devam eden süre içinde bir çok kere görülmüştür. İçerde birbirine düşen insanlar dışarıdan gelen tehlikelerden kendilerini koruyamamışlar, izzet ve şevketlerini yitirerek tarihten silinmekle karşı karşıya kalmışlardır.
Büyüklerimiz, birlik ve beraberliğin önemini bizlere anlatmak için, her zaman tek başına olan bir çubuğun çok kolay kırılabileceği, birkaç çubuğun birleştirilmesiyle meydana gelen oluşumun kolay kolay kırılmayacağı örneğini hatırlatmaktaydılar. Babalarımız bu örneği, çoğunlukla kardeşler arasında meydana gelebilecek ihtilâf ve boğuşmaların zararlı neticelerini bizlere hatırlatmak için anlatırlardı.
Rabbimizin “Muhakkak mü’minler kardeştirler; siz de kardeşlerinizin arasını düzeltin” emr-i mübini, kardeşler arasındaki fitne ve fesadın şeytanî bir iş olduğunu bize hatırlatmaktadır. Buradan inananlar arasındaki birlik ve beraberliğin Allah’ın emri olduğu sonucunu açık bir şekilde çıkarabilmekteyiz.
Peygamber Efendimiz (asm), “Mü’min için mü’min, sağlam yapılmış bir binanın birbirine kuvvet veren taşları gibidir” mânâsındaki hadis-i şerifiyle Müslümanlar arasındaki birlik ve beraberliğin ehemmiyetini çok güzel bir şekilde ifade buyurmuştur.
Yavuz Sultan Selim, “Milletimde ihtilâf-u tefrika endişesi / Kûşe-i kabrimde bikarar eyler beni” şeklindeki beytiyle İslâm toplumunun parçalanması durumunun tehlikesine dikkat çekmek istemiştir. İslâm toplumlarını tek millet olarak kabul eden Kur’ânî anlayışa sahip olan bütün insanlar, her zaman “İttihad-ı İslâm”ın önemini zikretmişlerdir.
Ne yazık ki, tesanüdün, birlik ve beraberliğin bu kadar açık önemine rağmen, çoğu zaman inananlar bu mesajların aksine hareket etmiş ve bu yanlış hareketin de çok açık cezasını görmüşlerdir. Bu ihtilaf hatalarının neticesinden sadece inananlar değil, inananların adil davranışlarına muhtaç olan bütün insanlık zarar görmüştür. Çünkü Müslümanların yekvücut oluşlarından bütün bir insanlık fayda görecektir.
İslâm inancında barış esastır. İnsanlar çevresine zarar vermediği müddetçe istedikleri inanca bağlı olmakta serbesttirler. Bu sebeple İslâmî hükümlerin uygulandığı toplumlarda gayr-i Müslim olanlar da rahat ve huzur içinde yaşamışlardır. Bu durum da bizlere, dünyada sulh ve sükunun tesisi için Müslümanların İslâm inancına uygun bir hayat modeliyle topluma örnek olmaları gerektiği gerçeğini hatırlatmaktadır.
Günümüzde İslâm’ı en güzel bir şekilde yaşamakla topluma örnek olmak için didinenlerin ve iman ve Kur’ân hizmetini hayatlarının en önemli maksadı haline getirenlerin birlik ve beraberliği çok daha önemlidir. Böyle bir hizmet için en başta gelen “ihlâs” düsturunu hayata geçirmek çok ehemmiyetlidir. Şeytanın yönlendirdiği his ve duygular, her an inananları İlâhî rızaya nail edecek hareket ve davranışlardan uzaklaştırmaya çalışmaktadır.
Çoğu zaman, hedefe varmak için içimizde bulunup da bizimle ufak tefek ihtilafları bulunanların bertaraf edilmesi gerektiğine kendimizi inandırır ve her şeyden önce aynı dâvâya hizmet ettiğimiz bu kardeşlerimizle mücadele etmeyi bir marifet telâkki ederiz. İyi niyetle yaptığımız bu mücadeleden hayırlı bir sonucun çıkması oldukça zor olacaktır. Zira içerde boğuşanların başarıya ulaşması eşyanın tabiatına aykırıdır.
Birbiriyle kenetlenmesi gereken insanları birbirine düşürenlerin büyük bir vebal altına girdiklerini unutmamamız gerekir. İnançlı insanın, hep kendisini haklı görüp, başkalarının da haklı olabileceği gerçeğinden uzaklaşması ancak şeytanları ve şeytanların yolunda olan insanları sevindirir. Çünkü şeytanlar, mü’minler arasında ihtilafa sebep olan düşüncelerin yayılmasını arzu etmektedirler. Ve en büyük emelleri de, Allah’ın rızası dairesinde çalışan inananların birbirine düşmesi, birlik ve beraberliklerinin bozulmasıdır. Unutmayalım ki, günümüzde, her zamankinden fazla birlik ve beraberlikle hedefe yürümeye ihtiyacımız bulunmaktadır.
27.03.2007
E-Posta:
[email protected]
|