Zbigniev Brezinski 20. yüzyılı bu şekilde adlandırıyor. Dün ve bugün yapılan savaşlara baktığımızda bu hükmün doğru olduğunu görmekteyiz. Hitlerin tek başına sebep olduğu cinayetlerde 17 milyon insan, Stalin’in katlettiği insan sayısı ise 25 milyon. Mao’nun sebep oluduğu cinayetler 29 milyon insan, birinci dünya savaşında 13 milyon, ikinci dünya savaşında ise 20 milyon civarında insan katledilmiş.
11 Temmuz 1995 yılında Srebnitsa’da 8000 kişi. Körfez savaşında binlerce insan öldü. Irak’ta ise 2003’den buyana 655 bin ikinin öldüğünü gazateler yazdı. Evet yılda silâha harcanan para 1 trilyon dolar olunca bu silâhlar bir yerlerde kullanılacak ve kullanılıyor da. Dünyanın mamur edilmesi için kullanılması gereken bu paralar insanın soyunun tüketilmesi için kullanılması çok acı.
Dünyayı idare edenlerden, artık kılıçların kınına girmesini ve sulh-u umumiyi istiyoruz. Yoksa bu silâhlanma yarışında insanlık kendi eliyle kendi sonunu mu getirecek? Nitekim insanlığın korkulu rüyası olan nükleer silâhlar patlamaya başladı bile. Bu bilgi ve teknoloji çağında insanlığın yararına olan ilimlerde bir yarışma olması gerekir ki, bu bütün toplumların yararına olacaktır. Daha insanlığın önünde keşfedilmesi gereken bir çok gizli hazine vardır. Hani Hz. Süleymanvari uçmalar? Hani Hz. İsavari ölüme çare bulmalar?
*
Dünyayı tüketenler
Tüketimi bir ‘ibadet’ şeklinde algılayan Batı düşüncesinde aşırı tüketim dünyayı bitirme noktasına getirmiştir. Bu konu ile ilgili olarak çevre konusunda duyarlılığıyla tanınan İngiliz Independent gazetesinde Çevre Örgütü Dünya Politika Enstitüsü’nden, Victoria Markham şunları söylemiş: “ABD, hayat tarzıyla, boğaz düşkünü halkıyla, tabiî kaynakları tüketimiyle ‘süper beden’ bir ülke haline geldi. Amerikan halkı dünyanın doğal kaynaklarını hızla tüketirken, bu hızlı tüketimin ABD’ye yansımasının da su sıkıntısı, trafik sıkışıklığı, çöp yığınları, aşırı avlanma ve ithal petrole bağımlılık olarak kendini göstermektedir.
ABD nüfusu dünyanın yüzde 5’ini oluşturuyor. Ancak küresel enerji tüketiminin 23’ü, kâğıt tüketiminin yüzde 28’i, et tüketiminin ise yüzde 15’i bu ülkede gerçekleşiyor. Bir ABD’li günde 2.5 kilo çöp üretiyor. Dünya ortalaması 400 gram. Dünyadaki motorlu araçların yüzde 37’si ABD’de. 24 milyonu, aşırı benzin tüketen cipler. Dünyada üretilen her 7 varil petrolun 1 varilini Amerikalı sürücüler harcıyor. 54 milyon ‘obez/şışman’ bulunan ABD’de yılda 300 bin kişi obeziteye bağlı sebeplerle hayatını kaybediyor. Kişi başına düşen karbondioksit üretimi 19.8 ton, dünya ortalaması 3.9 ton”.
ABD bu gerekçelerden dolayı Kyoto sözleşmesini imzalamıyor. Bu sözleşmeyle ülkeler karbondioksit salımını belirli bir seviyeye indirmeleri gerekiyor. Tabiî ki, bir yerde tüketimi de kısmak anlamına geliyor. Bu alışkanlıklarından vazgeçemediklerinden dolayı, bütün dünya insanlarını etkileyen aşırı tüketime devam etmektedirler. Aslında insanlığın sağlığı için ortak akılla alınan bir karardır. Yoksa bu aşırı tüketimle insanlık kendi ürettiği çöplükde boğulacak gibi.
16.10.2006
E-Posta:
[email protected]
|