Hz. İbrahim’in Allah’ın halîli, yani dostu lakabını kazandığını biliyoruz. Halil kelimesi âdetâ ona âlem olmuştur.
Ancak herkes isterse Allah’a dost olabilir. Âyette de belirtildiği gibi, “Allah mü’minlerin dostu, yardımcısı”1 değil midir?
Birgün İbni Abbas, Allah Resûlüne (a.s.m.) sormuş: “Allah’ın dostları kimlerdir?” diye.
“Görüldüklerinde Allah hatırlanan insanlar”2 diye cevap vermiş Allah Resûlü de (asm).
Camiyi, minareyi, cenazeyi görünce, dinî bir sohbet dinleyince insanın hemen hatırına din, iman, ahiret gelir. Bazı kılık kıyafetler kişilerin mesleklerini hemen insanın gözünde canlandırır. Din, iman, Allah, peygamber sevdalılarının da gerek yaşayış, gerek söz ve gerekse davranışlarına bu özellikleri hemen yansır. Onların simalarını görseniz, sözlerini dinleseniz, onlarla sohbet etseniz, hareket ve davranışlarını izleseniz, hemen din, ahiret hatıra gelir, maneviyâta yönelir, onları örnek alır; söz ve davranışlarınızı kontrol etme ihtiyacı hissedersiniz. Âdetâ bir mihenk, bir terazi olur onlar sizin için.
Onlar yaşayan Kur’ândırlar.
Onlar Allah rızasının âdetâ cesetleşmiş şeklidir.
Onlar güzelliklerin aynasıdırlar.
Onun için de Allah dostudurlar. Onun için gıptayla seyredilir, sevgiyle özenilir olmuşlardır.
İşte sahabe böyleydi. Onlar öylesine cazip bir hayat sürmüş, cazibe merkezi hâline gelmişlerdir ki sadece o günün dünyasında olsun, asırlar boyunca daima sevgi, saygı ve imrenilerek bakılmış, örnek ve ölçü alınmışlardır.
Hangi sahabenin hayat tarzına bakılırsa bakılsın, Allah Resûlünün (asm) belirttiği gibi, onların yıldızlar gibi olduğu görülür. Hangisinin peşine takılınırsa takılınsın doğru yol bulunur.3
Sahabeye yetişen, onlarla sohbet etme imkânı bulan Hasan-ı Basrî, onların iman, aşk, şevk ve İslâmı yaşayışlarını anlatırken, “Siz onları görseydiniz bunlar deli derdiniz. Onlar da sizi görselerdi bunlar Müslüman değil derlerdi” demiştir.
İşte onlar böylesine mihenk taşıydılar. Hangisinin hayatı incelenirse incelensin fanî dünyaya gönül kaptırmanın, onu ön plâna almanın yanlışlığını, asıl olanın ebedî hayat ve Allah’ın rızası olduğunu anlamamak mümkün değil.
Dipnotlar:
1. Bakara Sûresi: 257.
2. Hak Dini Kur’ân Dili, 4:2731.
3. Keşfü’l-Hafa, 1:132.
13.10.2006
E-Posta:
[email protected]
|