Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 07 Ekim 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Nejat EREN

Kur’ân’a hizmet yolunda ince nükteler



“Bu zamanda, Kur’ân hizmetindeki az bir çalışma dahi çok hükmündedir. Çünkü görülen vazife-i Kur’âniyenin hepsi mübarektir.”

Bunun için en önemli şart, gösterilecek olan intibah-ı ruhîdir. Yani ruh uyanıklığıdır.

Etrafımızdaki bir kısım insanların uyanmasına sebep olmak ve güzel örnek olmak, bir başka önemli konudur.

Bu dâvâ ile meşgul olup, bu eserleri okuyanların yorgunluğuna bedel Rabbimizin binlerce, milyonlarca ehl-i gazâ sevabı ihsan buyurması ve rızasına nail olunması, her ehl-i hizmetin duâsı olsa gerektir.

Bu konuda büyük rehber şöyle buyuruyor: “Barla’da ne vakit bana fütur gelmişse, yalnız kendimi düşünmek hatırası kuvvet bulmuşsa, bu ehl-i dünyanın yılanlarından, münafıklarından birisi bana musallat olmuş.”

“Ben şu vazife-i kudsiyede bilmeyerek istihdam olunurdum; siz bilerek hizmet ediyorsunuz, bahtiyarsınız” tesbiti ne kadar yerinde, ne kadar ağırlıklı ve önemli. Uyanlara müjdeler, tebrikler olsun!

Şu zamanda şu vazife-i imaniyenin çok mühim olduğunu anlamak, kavramak, idrak etmek ne kadar büyük bir nimettir.

Hata ve kusur yapmamaya çalışmak, kardeşlerinin hatalarını gördüğü zaman nazikçe ve açık yüreklilikle serbestçe onlara söylemek, söylendiği zaman bundan memnun ve mesrur olmak, ezberi bozmanın, nefsi yenmenin, hakikate âşinâ olmanın emareleri ve işaretleri olsa gerektir.

Her insanın ve inananın çok iyi bilip idrak etmesi gereken başka bir husus ise ‘ömrün kısa, lüzumlu işlerin pek çok olduğu’ gerçeğidir.

Tesanüd ve dayanışma için lâzım olan şu “Üç elif ittihad etmezse, üç kıymeti var. Sırr-ı adediyet ile ittihad etse, yüz on bir kıymet alır” hakikati her türlü hayat için ne kadar gereklidir.

“Bu Nurların kıymetini zaman gösterecek ve dillerde destan olarak şark ve garbı gezecek itikadındayım” tesbitini yapan Hulusi Bey’in hissiyâtı, ne kadar isabetlidir!

Talebe ve dost arasındaki farkı anlatan şu ifadeler, bizde ne gibi düşünme farklılığı meydana getirmelidir: “Çünkü bir talebe, yüz dosta müreccahtır.”

“Fakat şimdi maddeten, mânen kıştır” tesbitindeki hissiyât derinliğini anlayabiliyor muyuz? Birbirimize yardımcı olmak hususunda: “Galip Beyin iki eli var; sağ elini bana vermiş, benim hesabıma yazıyor” tesbiti bizde ne gibi bir tesir meydana getiriyor?

Dünyanın tapusunu alacakmış gibi ona çalışmanın ne getirip ne götürdüğünü anlatan şu ifadeler, muhatabına ne gibi dersler veriyor: “Hâdisât-ı dünyeviye meşgalesi, şimdiye kadar başımdan geçmemiş bir tarzda beni yormuş.”

Külliyatı okuma alışkanlıklarımızı tazelememizi gerektirdiğine inandığım şu ifadelerin sizdeki etkisini merak ediyorum: “Hadsiz bir zevk-i mânevî ve nihayetsiz bir hazz-ı ruhî ile okuyorum.”

“Hayatı ihsan edene ve vesile olan uğruna, o hayatı ifnâ etmemek kâr-ı akıl değildir” hakikati karşısında nasıl bir gayret ve himmetin içerisinde olmalıyız?

Yaşadığı müstesna hayatla, herkesi, özellikle de etrafında pervane olan en yakın dostlarını müthiş derecede etkileyen o muazzez Üstad hakkındaki şu gerçek neyi anlatıyor: “Hayatımın her safhasından kıymetli ve o hayatı, pervâne-misâl, bir emrinin infâzına ateşte yakmaya her an hâzır olduğum kıymetli Üstadım! Evet, değil böyle hakikat uğrunda, hattâ bir kıymetli hediyeyi ihsan eden Pâdişâh-ı Zîşân için, o hediyeyi sarf etmekte tereddüt edilmez.”

“Hemen, Rabbim yorgunluğunuza bedel bin ehl-i gazâ sevabı ihsan buyursun” tesbitine ne kadar yakınız?

“Sen beni değil, ben seni düşünmeliyim” hasbîliği, hayatımızın hangi safhalarında ne kadar geçerlidir?

“Sen benimle ne kadar konuşmayı arzu ediyorsan, belki ondan ziyade ben arzu ediyorum” samimiyeti ve içtenliği aramızda tatbikat şansını ne kadar bulabiliyor?

“Sen mâdem fedakârsın; ben de o fedakârlığa mukabil, menfaatinizi menfaatime tercih ediyorum, gücenme” ifadelerindeki fedakârlığın şahikasını gösteren bu hal, bizde mevcut mu?

07.10.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (05.10.2006) - Hayat tecrübelerinden elde edilen bazı hakikatler

  (30.09.2006) - Altın değerinde prensipler

  (23.09.2006) - Papa’ya selâm, hizmete devam

  (16.09.2006) - Manevî temizlik için önemli fırsatlar

  (02.09.2006) - Risâle-i Nur patenti ve Bediüzzaman damgası

  (26.08.2006) - Dünyanın bahtiyar insanları ve mübarek bir belde

  (19.08.2006) - Ciddiyet ve doğru yaşamak üzerine

  (12.08.2006) - Nur yolu kervanına katılanlar

  (05.08.2006) - Zalimler için yaşasın Cehennem!

  (29.07.2006) - Kendimizi muhasebeye çekiyor muyuz?

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habip FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004