Ali FERŞADOĞLU |
|
Dost istersen Kur'ân yeter |
Şeytan değişik taktikler uygulayarak kötü, çirkin, olumsuz şeyleri güzel gösterir. Değişik baskılar uygulayarak rûhî ve kalbî rahatsızlıklara iter. Kur’ân insanın imdadına koşarak şeytanın vesveselerini yok eder. İnsanın imdadına Kur’ân’ın cihanşumûl/evrensel mesajları yetişir: “Biz, Kur’ân’dan öyle bir şey indiriyoruz ki o, müminler için şifâ ve rahmettir.” 1 “O, inananlar için doğru yolu gösteren bir kılavuz ve şifâdır.” 2 Allah Rasûlü (asm), “Evlerinizi kabirlere çevirmeyin, şüphesiz ki şeytan, içinde Bakara Sûresi okunan evden kaçar” buyurarak Kur’ân okumayı teşvik etmektedir. Şeytanın şerri, vesvese ve desiselerinden korunmak için başta Felak, Nas ve İhlâs Sûreleri okunur. Mânâlarını anlayarak okumanın daha etkili olacağı şüphesizdir. Yüce Peygamber (asm) bu cepheden bir rahatsızlık duyduğunda ve her gece yatmadan önce bu üç sûreyi okur; ellerine üflerdi. Ardından başından başlayarak aşağıya doğru ellerinin ulaştığı her yerini sıvazlardı. Bunu üç kere tekrarlardı. Bizi şeytanın desise ve oyunlarından halâs edecek Kur’ân-ı Kerîm, hadîs-i şerîftir. Çünkü Kur’ân; * Şu büyük kâinat kitabının ezelî bir tercümesi; * Şu gayb/metafizik ve şehâdet/maddî âlemler kitâbının müfessiri, yorumcusu; * Zeminde ve gökte gizli İlâhî isimlerin (Esmâ-i Hüsnâ’nın) mânevî hazînelerinin keşşâfı/açıklayanı, keşfedeni; *Hâdiselerin satırları altında saklı hakikatların anahtarı; *Gördüğümüz şu dünyada; görmediğimiz âleminin dili; *Şehâdet âleminin perdesi arkasında olan gayb âlemi cihetinden gelen sonsuz Rahmânî iltifat ve ezelî hitabının hazînesi; *Ahiret âleminin mukaddes haritası; *Şu insaniyet âleminin terbiye edicisi; *Büyük insaniyet olan İslâmiyetin su ve ziyâsı, ışığı; insanlığın hakiki felsefesi; *İnsaniyeti saadete sevk eden hakikî mürşidi/aydınlatıcısı ve hidâyete erdiricisi; *Ve insana hem bir kitab-ı kanun, hem bir kitâb-ı duâ, hem insanın bütün mânevî ihtiyaçlarına mercî olacak çok kitapları ihtivâ eden tek, câmi’ bir kitâb-ı mukaddestir. *Kur’ân; en büyük makam arştan, Allah’ın en büyük isimden, her ismin en büyük mertebelerinden geldiği için bütün âlemlerin Rabbi (atomdan galaksilere kadar ucu bucağı olmayan her şeyi terbiye etmesi) itibâriyle, Allah’ın kelâmıdır. *Melek ve ins ü cân için makbul bir kitâb-ı semâvîdir. 3 *Kur’ân öyle kitap ki, kaideleriyle âlemin yaratılışının kitabından kader eli ve hikmet kalemiyle yazılmış mektup; geçerli olan İlâhî, ince, derin kanunları açıkladığından; adâletli hükümleriyle insanlığı düzen, ölçü/denge ve yükselmesine kefil-i mutlak/tam kefil ve her yönden üstad olmuştur. *Deccala, şeytana ancak Kur’ân nûrlarıyla karşı konulabilir. *Kur’ân, bütün insanlara ve hattâ dinsizlere de rahmettir. *Kur’ân kendisine hizmet edenleri korur. *Dost isteyene Kur’ân yeter. *Kur’ân-ı Hakimin her harfinin okunmasıyla öyle bir kıymeti olur ki, bir harf, on, yüz, bin ve binler sevabı ve baki meyve-i uhreviyi verecek mahiyettedir. *Yalnız kıraatinde herbir harfinin on, yüz, bin ve binler ve eyyam-ı mübarekede otuz bine kadar sevab-ı uhrevî ve meyve-i Cennet verir. Dipnot: 1- Kur’ân, İsra, 82; 2- Fussılet, 44; 3- Sözler, s. 330-331 17.05.2010 E-Posta: [email protected] [email protected] |