Tarihin dönüm noktalarından biri, bundan 98 yıl evvel bugün (27 Nisan 1909) yaşandı.
Otuz üç yıldır Osmanlı tahtında oturan kudretli padişah Sultan II. Abdulhamid, Meclis–i Mebusanın aldığı bir karar neticesi halledildi, yani tahttan indirildi.
Padişaha "hal tebliği"ni götüren dört kişilik heyetin içinde hiç Türk yoktu.
Heyetin başında bulunan sözcü ise, Yahudi asıllı Selanik mebusu Emanuel Karasso vardı.
Heyette bulunan diğer üç şahıs ise şunlardı: Aram Efendi (Ermeni), Esat Toptani Paşa (Arnavut), Arif Hikmet Paşa (Gürcü.)
Esas çarpıcı ve dikkat çekici olan gelişme ise şudur: Padişahın düşürülmesi fikriyle Mebusan Meclisini toplayan ve kararı çıkartan başroldeki kişi, sekiz yıl sonra Sadrâzamlık da yapacak olan Meclis Başkanvekili Talat (Bey) Paşadır.
Hem mason, hem de köken itibariyle Selanik dönmelerine dayanan Talat Bey, İttihat–Terakki komitasının en önde gelen siyasî lideriydi.
Bir Selanik Yahudisinin götürdüğü tebliğle tahttan indirilen Osmanlı Sultanı, yine Selaniklilerin marifetiyle derdest edilip Selanik'teki Alatini Köşküne götürülüp hapsedildi.
Bu tavrın zımnî mesajı şuydu: Ey Osmanlı Sultanı! Bundan böyle sen bizim yerimize, biz de senin makamına gelip oturuyoruz.
Tahtı elinden alınan bir Osmanlı padişahı, ilk defa İstanbul dışına gönderiliyordu.
Balkan Harbine kadar (1912) Selanik'te mahpus tutulan Sultan Abdulhamid, daha sonra İstanbul'a getirtilerek Beylerbeyi Sarayına hapsedildi.
Onu bu vaziyete düşüren mason Sadrazam Talat Bey ise, Dünya Savaşı ve Ermeni tehciri başta olmak üzere, Müslüman Osmanlı milletlerinin başına getirmediği helâket, felâket, musibet kalmadı.
Selanik merkezli muhalefet
1430 senesinde başlamak üzere, Fatih Sultan Mehmed zamanında kesin olarak fethedilen Selanik'te, ilk dönemde yaşayanların ekseriyeti Müslüman idi. Ancak, daha sonraki yüz yıllarda demografik yapı değişti ve nüfus ekseriyetini gayr–ı müslimler teşkil etmeye başladı.
Bunun sebebi, 1492'de yaşanan Yahudi göçüdür. İspanya'dan kaçmak mecburiyetinde kalan binlerce Yahudi ailesi, o zaman dalgalar halinde gelip Selanik'e yerleştiler.
482 sene Osmanlı idaresinde kalan Selânik, 1912'de patlak veren Balkan Savaşı esnasında elden çıktı. Bu tarihlerde nüfus sayısı 100 bini aşan Yahudilerin (20 bini dönme, yani Sabetaist) az bir kısmı muhtelif Avrupa şehirlerine göçüp giderken, çoğunluğu ise İstanbul ve İzmir başka olmak üzere Türkiye'ye gelip yerleştiler.
İşte, vaktiyle muhacir olup Osmanlıya sığınan Yahudiler, 1909'daki saltanat değişikliğinde en aktif rolü oynamaya muvaffak oldular.
Bu ibret verici vaziyeti, "Besle kargayı, oysun gözünü" atasözüyle şematize etmek mümkün.
Evet, provokatif 31 Mart Vak'asını (13 Nisan 1909) fırsat bilen Selanik Yahudileri, aynı gün içinde Selanik merkezinde kurdukları "Hareket Ordusu"nun kurmay heyetini dahi tesbit ettiler. Hemen ardından, hareketin çapını genişlettiler ve toplanan birlikleri İstanbul üzerine harekete geçirdiler.
23 Nisan günü İstanbul'a giren Hareket Ordusunun ilk işi, hükümete ve Millet Meclisine müdahale oldu. İttihatçıların lideri olan Selanik kökenli Talat Bey, Meclis'te en etkili konuma getirildi. O da ilk iş olarak Meclis'ten Sultan Abdulhamid'in tahttan indirilmesi kararını çıkarttı.
Gariptir ki, bu kararın padişaha tebliği, yine bir Selanikli Yahudinin öncülüğündeki bir heyet tarafından gerçekleştirilmiş oldu.
Bediüzzaman Hazretleri, 1909'da yaşanan bu tarihî hadiseyi "tebeddül–ü saltanat" tâbiriyle ifade ediyor. (Bkz: Tarihçe–i Hayat, Kastamonu hayatı, "Karadağ'ın bir meyvesi".)
Bu tabiri, saltanat değişikliği, yahut saltanat idaresinin el değiştirmesi şeklinde yorumlamak da mümkün.
Zira, Sultan Abdulhamid'den sonra tahta geçen iki zâtı, gerçek anlamda birer padişah gibi görmek kabil değil. Abdulhamid'den sonra, saltanatın kuvveti, kudreti kırıldı; padişahlık gölgelendi ve M. Reşad ile M. Vahdeddin, askerin, İttihatçıların ve bilhassa Selaniklilerin gölgesi altında yaşamaktan kurtulamadılar.
Nitekim, 1922'de Saltanatın tamamen kaldırılması ve hanedana mensup bütün fertlerin sınır dışı edilmesinde de, yine Selanik menşeli şahısların emir ve iradesi söz konusudur.
27.04.2007
E-Posta:
[email protected]
|