Küçük Hatice’nin dramını biliyorsunuz. Hatice, izlediği ve çok etkilendiği diziden sonra, odasına çekiliyor ve bunu bizzat denemek istiyor.
Ne yazık ki, oracıkta benzer sahneyi tekrarlayınca can veriyor. Kimi gazeteler, “sır”lı dizilerin Hatice'yi intihara sürüklediğini yazdı.
Daha sonra Zaman gazetesi görgü tanıklarıyla konuştu. Haberi birinci sayfaya taşıdı. Küçük kızın canına kıymasına, Show TV’de yayınlanan “Yaralı Yürek” dizisindeki intihar sahnesinin sebep olduğu vurgulandı. (Nergihen Çelen’in haberi)
Hatice Demir daha 12 yaşındaydı.
Habere göre, Hatice Demir’in babası ve annesi, bir düğüne katılmak için Osmaniye’ye gitmeden önce Hatice ile birlikte 8 kardeşini aynı mahalledeki akrabaları Ali ve Feride Demir çiftine bırakmış... Misafir kaldıkları evde önceki akşam saatlerinde oyun oynayan çocuklardan ilköğretim 4’üncü sınıf öğrencisi Hatice, kardeşi Gülbahar ve amca kızıyla birlikte televizyonun bulunduğu oturma odasına geçmiş. Bu arada televizyonda intihar sahnesini canlandıran ‘Beyaz’ karakterinin de içinde bulunduğu dizinin fragmanını görmüş. “Ben de Beyaz gibi intihar edeceğim, bakalım acıyacak mı?” diyen Hatice, evin damında asılı eşarbı alarak içeriye girmiş ve boynuna bağlayarak intihar etmiş.
Olay yerine gelen Hatice’nin amcası Cuma Demir, odadaki diğer iki çocuğa ‘Hatice’ye ne oldu?’ diye sorduğunda, çocuklardan ‘Rol yapıyor, Beyaz’ı oynuyor’ cevabını almış...
Şu acıya yürek mi dayanır?
Acılı haber ile yıkılan baba, “sorumsuzca yapılan yayınlara tepki gösterdi...
Kızının Show TV’deki Yaralı Yürek isimli töre dizisinden etkilendiğini anlatan baba Demir, olayın Samanyolu Televizyonu ve Sırlar Dünyası programı ile hiçbir ilgisinin olmadığını açıklamış. (Zaman)
Samanyolu Televizyonundan “Sırlar Dünyası” dizisiyle ilgili yapılan açıklamada, Sırlar Dünyasının hiçbir bölümünde haberlerde iddia edilen intihar edilip tekrar dirilme gibi bir senaryo çekilmemiştir” diye bir açıklama geldi.
Yaralı Yürek dizisinin bu noktada suçu olduğu belli.
Ancak şu var ki, “sırlı diziler”de de şiddetin çok yaygın olduğunu hatırlatalım. Bu dizilerde kötü daha da “kötü” gösterilmek isteniyor. Ama bazan ölçü kaçıyor.
Hemen aklıma gelen bir bölümü aktarayım. Çocuk kaçırıp, kapkaç yaptıran bir adamın, daha sonra kızı sokak ortasında öldürülüyor. Sonra kötü adam, pis işten vazgeçiyor. Ve “karanlık güçler” sokak ortasında adamı öldürüyor. Rol dahi olsa, çocukların önünde sergilenen vahşi infaz sahnesi bu diziye yakışmadı. Kaldı ki, bir de tekrarı yayınlanıyor (Beşinci Boyut).
Mesaj kaygısıyla yayınlanan dizilerdeki “şiddet”in dozu azaltılsa fena olmayacak.
YERLİ DİZİ İSTEKSİZLİĞİ
Bu arada bir internet sitesinin araştırmasını size nakledeyim.
Akampus.com’un düzenlediği bir anket bu.
Soru şu: “Yerli dizilerle aranız nasıl?”
Gelen cevapların sadece %6’sı dizileri çok yakından takip ettiğini ifade etmiş.
Oranlara bakalım:
-Yerli dizilerle aranız nasıl?
(Toplam oy: 1162)
“Dizileri ve bu yoğun ilgiyi saçma buluyorum (%23)”
“Alakam yok (%19)”
“Bir-iki tanesini takip ediyorum (%53)”
“Pek çoğunun bağımlısıyım (%6)”
Yani, ankete katılan üniversite gençliğinin sadece yüzde 6’sının televizyonlardaki yerli dizilerden hoşlandığını, geri kalanının ise dizi meraklısı olmadığını ortaya koyuyor.
Asmalı Konak’la birlikte “ağa” dizileri hız kesmedi. Yenilerini ısrarla çekiyorlar. İki haftayı doldurmadan yayından kaldırıyorlar.
“Dicle” (atv) yeni yayına giren dizilerden. Bakalım ömrü ne kadar sürecek?
08.03.2007
E-Posta:
[email protected]
|