Kâinatın Efendisi (a.s.m.), “Ey insanlar! Çoluk çocuğunuza din ve dünyaya ait faydalı bilgileri öğretiniz. Onları en güzel şekilde terbiye ediniz. Çünkü onlar yanınızda bir emanettir” buyururlar.
Bu emanetleri daha konuşmaya başlar başlamaz eğitmek, onlara güzel örnek olmak; Allah, Peygamber sevgisini kalblerine nakşetmek; iyiyi, kötüyü, helâlı, haramı, dinimizin temel kitabı olan Kur’ân’ı öğretmek; vatan millet aşkını aşılamak; terbiyeli, güzel ahlâklı kimseler olarak yetiştirmek onlara karşı vazifelerimizin başında gelir.
Okullar tatil oldu, bu hususta bize güzel bir fırsat daha doğdu. Tatilde okul süresince pek veremediğimiz manevî eğitimi vermeye çalışmalı.
Çocuklarımız elbet tatil yapacaklar. Buna hakları var.
Ancak tatil, dinlenmek hiçbir şey yapmamak, boş oturmak, gezmek-tozmak demek değil. Tatile renk ve anlam katmak, güzel şeylerle meşgul olarak onu tam değerlendirmek de mümkün.
İşte bu uzun tatil bunun için en uygun zaman. Ağaç yaşken eğildiği gibi bu güzel dönemde onlara mutlaka dinlerini öğretmek gerek. Kur’ân okumaya gidecekler, körpe dimağlarına tam vaktinde dinî değerlerini nakşetmiş olacaklar. Bu fırsatı kaçırırsak sonra bu eğitimi vermek çok zor. Her işi vaktinde yapmalı.
Çocukların kalbi, dimağı tertemizdir. Beyaz bir kâğıda benzer, balmumunu andırır. O kâğıda istediğimiz yazıyı yazmak, o balmumuna istediğimiz şekli vermek bize düşmektedir. Bunu ya bizzat biz yapacağız, ya da yapabilenlere yaptıracağız. Yaz tatilinde hocalara gönderdiğimiz gibi.
Çocuğun istikbalde alacağı şekil, küçük yaşlardayken verilen bu eğitime bağlıdır. Bu, onun için bir çekirdek olur, ömrü boyunca onu geliştirir. Allah Resûlü (a.s.m.) “Her doğan İslâm fıtratı üzerinde doğar. Anne babası onu ya Hıristiyanlaştırır, ya Yahudîleştirir, ya da mecûsîleştirir”1 buyurmak suretiyle bu temel eğitimin çocuğa istikàmet verecek kadar önemli olduğunu bildirir. Anne baba verdikleri eğitimle, ya çocuğunu doğuştan getirdiği İslâm fıtratını devam ettirecek, ya da farklı inanç ve yaşayış telkin edeceklerdir. Bu bakımdan anne babanın büyük sorumlulukları vardır. Diğer bir hadiste, “Bir babanın evlâdına verebileceği en değerli hediye iyi bir eğitimdir”2 buyuruluşunda da bunun ehemmiyetine dikkat çekilmiştir.
Eğitim ve öğretimde zaman geçirilmemelidir. Resûl-ü Ekrem (a.s.m.) küçük yaşta öğretilenlerin, verilenlerin taşa yazı yazmaya benzediğini bildirir ki,3 bunlar kolay kolay silinemezler.
Gelin bu yaz tatillerini en güzel, en verimli şekilde değerlendirelim. Çocuklarımız dinlerini, diyanetlerini öğrensinler. İleride pişman olmamak için bunu yapmak zorundayız. Hem ikna ederek, sevdirerek…
Dipnotlar:
1. Müsned, 4:24.
2. Tirmizî, Birr: 33; Müsned, 3:412; 4 :77.
3. Mecmâü’z-Zevâid, 1:125.
20.06.2006
E-Posta:
[email protected]
|