Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 17 Haziran 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

Rahmeti hissederek yaşamak



Rahmet denilince ne anlıyoruz? Zerreden kürelere kadar bütün kâinatı şenlendiren, aydınlatan, terbiye eden, gözler kamaştıran parlak bir hakikati değil mi?

Eğer rahmet olmasaydı kâinat hüzne gömülürdü.

Eğer rahmet olmasaydı, kâinat zindana döner, her şey karanlıklar içinde kalırdı.

Eğer rahmet olmasaydı her şey cansız, ruhsuz, ölü bir cesetten farksız hâle gelirdi.

Eğer şen-şakrak, cıvıl cıvıl, mûnis, sevimli, şevk ü cezbe içinde, aydınlık bir kâinatta yaşıyorsak bunun sebebi rahmettir.

Kökü, gövdesi, yaprağı, çiçeği, kısacası her şeyiyle ağaç meyve için çalıştığı gibi havası, suyu, toprağı, yağmuru, güneşi, dağı, taşı, bitkileri, hayvanları, kısacası her şeyiyle kâinat da insan için çırpınıyor. Sebebi rahmettir.

Ya diyeceğiz ki her şey insanı tanıyıp, acıyıp onun imdadına, yardımına koşuyor, ihtiyaçlarını karşılıyor; ya da ilmi, kudreti, rahmeti sonsuz bir Yaratıcı var ki, her şeyi insanın emrine vermiş.

Birinci şıkkın imkânsızlığı açık. Âciz, zayıf, fakir bir insanın imdadına sayısız yaratığın birden koşması ancak sonsuz bir rahmetle olabilir.

Şuursuz toprak enva-i çeşit ürününü insanı tanıyıp şefkat edip veremez. Bitkiler. ağaçlar bizi tanıyıp, acıyıp ikramlarda bulunarak sevgi gösteremezler.

Yaşayabilmemiz için binlerce unsura, sebebe ihtiyacımız var. Havasız, susuz, güneşsiz, besinsiz yaşayamayız. Bunları biz düşünüp de yerlerine koymadık ve bu şuursuz varlıklar da bizi tanıyıp bizim imdadımıza koşamazlar. Hepsi birer sebeptir. Sebepleri elinde tutan, Müsebbibü’l-Esbab olan Allah bunları emrimize vermeseydi biz ne yapabilirdik? Bir âyette buyuruluyor ki: “Üzerinde gezin ve Allah’ın verdiği rızıktan yiyin diye, yeryüzünü sizin emrinize veren Odur. Sonra dönüşünüz yine Onadır.”1

Sözler’de denilir ki: “İşte ey insan! Bu rahmeti bulan ebedî, tükenmez bir hazine-i nur buluyor. O hazineyi bulmanın çaresi, rahmetin en parlak bir misâli ve mümessili ve o rahmetin en beliğ bir lisanı ve dellâlı olan ve rahmeten lilâlemin ünvanıyla Kur’ân’da tesmiye edilen Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın sünnetidir ve tebâiyetidir. Ve bu rahmeten lilâlemin rahmet-i mücessemeye vesile ise salavattır.”2

Kısaca rahmetle yaşıyoruz. Önemli olan bu rahmetin şuurunda olmak ve her hâl ü kârda onu hissederek yaşamak..

Dipnotlar:

1. Mülk Sûresi: 15

2. Sözler, s. 20.

17.06.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (16.06.2006) - ‘Çok kısa bir öğüt’

  (15.06.2006) - O hidayet nuru olmazsa

  (14.06.2006) - “Risâle-i Nur radyo ile ilân edilecek”

  (13.06.2006) - Rahmet Peygamberi

  (12.06.2006) - Fâni gençliği ebedîleştirme

  (11.06.2006) - Namaza koşturmak

  (10.06.2006) - Namaza koşmamak

  (09.06.2006) - Namaza koşmak

  (08.06.2006) - Allah hidayet verince

  (07.06.2006) - Hatip dediğin

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004