Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 17 Haziran 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Süleyman KÖSMENE

Kur'ân'ı öğrenmeye ve öğretmeye hazır mıyız?



İstanbul’dan okuyucumuz: “Kur’ân-ı Kerim okumak ve öğrenmek farz mıdır, sünnet midir?”

Kur’ân-ı Kerim Allah kelâmıdır. Ezel ve Ebed Sultanı olan kâinat Sahibi’nin insanları hem muhatap alıp, hem de insanlara İlâhî kelâmını tenzil buyurması, sonsuz şefkatini ve merhametini gösterir. Çünkü Cenâb-ı Hakk’ın beşer aklına, fehmine, seviyesine, kelâmına ve anlayışına uygun olarak konuşması bir tenezzül-ü İlâhîdir.1 Yoksa Cenâb-ı Hak kelâmını Hazret-i Musa’nın (as) Tur dağında işittiği kelâmullah tarzında, sadece kendi Resûlüne (asm) indirmiş olsaydı, bizim bu gün on dört asır geriden, iki kapak arasını açar açmaz Allah kelâmına hemen ulaşmamız ve kendimizi ona muhatap saymamız mümkün olur muydu? Yüce Allah’ın, fert fert bütün Mü’minleri kendi Zât-ı Müberrâsına muhatap kabul edip, kelâmını kullarının katına indirmesi eşsiz bir tecellîdir ve misilsiz bir lütuf ve merhamettir! Fert fert bütün Mü’minlerin de ibadetlerinde, duâlarında, niyazlarında, tazarrularında, zikirlerinde, tesbihlerinde, tehlillerinde, tahmidlerinde, tekbirlerinde kendi Rablerini, Hâlık’larını, Râzık’larını ve Muhyî’lerini kendi acz, fakr ve zaaf içindeki kişiliklerine muhatap saymaları yine eşsiz bir nimettir ve misilsiz bir manevî rızıktır. Aç olan ruhumuzu ve kalbimizi bu manevî sofradan ve ulvî ziyafetten doyurmak istemez miyiz?

Evet; Kur’ân okumak, bilmiyorsak öğrenmek farzdır. Çünkü Allah’ın emridir. Çünkü Kur’ân, Allah’ın Kelâm sıfatından gelmiş ve insan olarak bizim omuzlarımıza yüklenmiş en mukaddes, en muazzez, en temiz, en pak, en kıymetli ve en mânâlı bir emanet-i İlâhî’dir. Bu emanete sahip olmak, kimliğimizi kavramak, nereden gelip nereye gideceğimizi öğrenmek, bu dünyadaki vazifemizi benimsemek ve buna göre davranış geliştirmek ancak Kur’ân’ı okumak ve öğrenmekle mümkündür. Cenâb-ı Hakk’ın, “Kur’ân’ı tane tane, açık açık oku!”2 emri kulaklarımızda çınlamalıdır.

Kabir karanlığında Kur’ân’ın ışığına ve âhiret âleminde Kur’ân’ın feyiz, sevap ve şefaatına çok ihtiyacımız olacak.

Şu Peygamber (asm) sözleri kulaklarımıza ve gönlümüze kılavuz olmalı: “Sizin en hayırlınız Kur’ân’ı öğrenen ve öğretendir.” Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) bir diğer hadislerinde, “Kur’ân dostuna: ‘Oku da yüksel! Dünyada ağır ağır okumaya devam ettiğin gibi oku! Senin Cennet’teki menzilin, okuduğun âyetin sonuna kadardır!’ denilir”3 buyuruyor.

Şimdi yaz geldi; Kur’ân öğrenimi dönemi başladı. Çocuklarımıza Allah kelâmını öğretebileceğimiz, öğrenmelerine kapı açabileceğimiz altın günlerin içinde bulunuyoruz.

Mutlaka değerlendirelim. Çocuklarımız, kendi Yaratıcılarının öz kelâmıyla bire bir muhatap olsunlar; okusunlar, öğrensinler. Camilerimiz, Kur’ân Kurslarımız hizmete hazır. Birbirinden değerli din görevlilerimiz çocuklarımızı altın kalpleriyle kucaklayacaklar. Yeter ki biz gönderelim, ihmal etmeyelim, ilgimizi eksik etmeyelim. Yarın mahşerde, “Annem veya babam bana dînimi öğretmedi, Kur’ân’ı öğretmedi. Allah’ım, senin kelâmını öğretmedi” şikâyeti bizi mahcup eder. O günün mahcubiyeti,—Allah muhafaza—bizi perişan eder.

Spor kursuna, resim kursuna, müzik kursuna, tiyatro kursuna, balo kursuna zaman ayırıp para, fırsat ve imkân bulurken; Kur’ân kursunu ihmal etmek izah edilir cinsten değildir. Yalnız Mahşerde değil; dünyada bile bizi mahkûm etmeye yeter.

Dipnotlar:

1- Şuâlar, S. 115 2- Müzzemmil Sûresi, 73/4 3- Ebû Dâvûd ve Tirmizî

17.06.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (16.06.2006) - Biz peygamber seçmek değil, inanmak mevkiindeyiz

  (15.06.2006) - İffetsizlik özgürlük değildir!

  (14.06.2006) - İslâmın kendini tanıtım hakkı

  (13.06.2006) - Güneşten Ehad ismine bir yolculuk

  (11.06.2006) - Kardeşlik ibadetimizin vakti geçmesin

  (10.06.2006) - Namazdaki şahitliğimiz

  (09.06.2006) - Allah'a ulaşmak zor mu?

  (08.06.2006) - Kur'ân'da “sağ” ve “sol” kavramı

  (07.06.2006) - Derdimiz ibadet olsun

  (06.06.2006) - Unutkanlık nasıl nimet olur?

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004